BİLECİK'İN BİYOÇEŞİTLİLİĞİ ANLATILDI

BİLECİK'İN BİYOÇEŞİTLİLİĞİ ANLATILDI

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü tarafından 'Bilecik'in Biyoçeşitliliği' konulu konferans düzenlendi.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Atilla Ocak ve Prof. Dr. Naime Arslan tarafından verilen konferansta ilimizin biyoçeşitliliği masaya yatırıldı. 

Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğrencilerinin katıldığı konferansta ilk olarak Prof. Dr. Atilla Ocak konuştu. Prof. Dr. Ocak, Avrupa, Türkiye ve Bilecik'in biyoçeşitliliği hakkında bilgiler verdiği konuşmasında, yeryüzündeki türleri korumak için ekosistemin korunması gerektiğini vurguladı. Biyolojik çeşitliliğin kökeninden bahseden Prof. Dr. Ocak, tüm canlı ve cansız varlıkların yıldız tozlarından oluştuğunu kaydetti. Dünya yaşının 4,5 milyar yıl olarak hesaplandığını ifade eden Prof. Dr. Ocak, daha sonra dünyanın oluşumundan bahsetti. 4,5 milyar yıl önce dünyanın koca bir okyanustan ibaret olduğunu, 4,2 milyar yıl önce de yeryüzünde yaşamın başladığını ifade eden Prof. Dr. Ocak, yeryüzündeki bütün canlıların aynı kökenden geldiğini söyledi.

bilecik-biyocesitlilik3.jpgBiyolojik çeşitlilikteki patlamanın 570 yıl önce sulardan karaya çıkıldığı zaman olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ocak,  tüm jeolojik zamanlar boyunca yeryüzünde bugüne kadar 2 milyar türün yaşadığını ve bunların %99'unun yok olduğunu kaydetti. Bugün yeryüzünde 9 milyon türün yaşadığının düşünüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Ocak konuşmasının devamında bitki türlerine değindi. 

Ekosistemlerin esas anahtarının bitkiler olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ocak, dünyadaki yaşamın devamının tek gerçek garantisinin bitkiler olduğunu belirtti. Daha sonra konuşmasında Türkiye'nin bitkisel zenginliklerini anlatan Prof. Dr. Atilla Ocak, ülkemizde 12 bin tür olduğunu fakat bunların 11 bin tanesini tanımadığımızı anlattı. Türkiye'nin bitkiler bakımından çok zengin olduğunu kaydeden Prof. Dr. Atilla Ocak, 4 bin 300 bitkinin sadece ülkemizde yetiştiğini kaydetti. 

Konuşmasının devamında Bilecik'teki biyolojik çeşitliliği anlatan Prof. Dr. Atilla Ocak, ilimizin bu konuda çok zengin olduğunu söyledi. Prof. Dr. Atilla Ocak, ilimizin orman ağaçlarından, step ekosisteminden, yüksek dağ ve yayla ekosisteminden ve Bilecik'in sucul ekosisteminden bahsederek konuşmasını sonlandırdı. 

bilecik-biyocesitlilik4.jpgKonferansın devamında Prof. Dr. Naime Arslan, Bilecik ve çevresinin faunistik çeşitliliğinden bahsetti. Ülkemizi bir açık hava müzesine benzeten Prof. Dr. Naime Arslan, biyoçeşitlilik bakımından Türkiye'nin çok zengin olduğunu söyledi. 

Bilecik'in karadeniz nehir havzası içinde yer aldığını ifade eden Prof. Dr. Naime Arslan, ilimizin ekosistem çeşitliliğini anlattı. İlimizde sucul, orman ve step ekosistemlerin temel ekosistemler olduğunu kaydeden Prof. Dr. Naime Arslan, daha sonra ilimizdeki su ve karasal canlı türlerinden bahsetti. 

Konferansın ardından günün anısına Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Atilla Ocak ve Prof. Dr. Naime Arslan'a tabak hediye edildi.

bilecik-biyocesitlilik2.jpg

 

Kaynak:Sinan ÖNCE

Bu haber toplam 3008 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.