Atatürkçü Düşünce Derneği Bilecik Şubesi tarafından PKK’nın silah bırakması ve kendini feshetmesine ilişkin süreçle alakalı basın açıklaması gerçekleştirildi.
ADD Bilecik Şube Başkanı Rasim Yıldırım, dernek binasında yaptığı açıklamada, PKK’nın silah bırakma ve kendini feshetme açıklamalarının gerçek dışı olduğunu söyledi. PKK’nın ABD gözetiminde teröristlerini ve silahlarını Suriye’nin kuzeyindeki YPG’ye aktardığını dile getiren Rasim Yıldırım, “Yandaş ekran bülbülleri “Terörsüz Türkiye” nameleriyle mutlu mesut barış türküleri söyler, AK Parti sözcüsü yeni bir dönem başladığını müjdeler, bakanlar sıra sıra başarı nutukları atar, Cumhur İttifakı liderleri "milletimiz ve memleketimiz kazanacak" buyururken Atatürkçü Düşünce Derneği ve Milli Merkez milletimizle birlikte süreç başlatıldığında durduğu yerde durmakta ve gelişmeleri kaygıyla izlemektedir” ifadelerini kullandı.
PKK tarafından yayınlanan bildirinin bir hadsizlik manzumesi olduğunu aktaran Rasim Yıldırım, şöyle devam etti:
“Bu bildiri; emperyalizme karşı kazanılan Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşını, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar'ını, 9 Eylül 1922 İzmir’ini, 11 Ekim 1922 Mudanya’sını, 24 Temmuz 1923 Lozan'ını, 6 Ekim 1923 İstanbul'unu ve 29 Ekim 1923 Ankara’sını yok sayan bir hadsizlik manzumesidir.
Bu bildiri; Atatürk'ü, ilke ve devrimlerini, Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesini ve “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir” tanımını reddedip tarihi gerçekleri umursamayarak Türk Milleti’ne hakaret eden bir küstahlık belgesidir.
Bu bildiri; ABD’nin ülkemizi bölme hedefi haritası ile sabit olan Büyük Ortadoğu Peojesİ’ne (BOP’a) hizmet ederek Türk Milletini Lozan'dan vazgeçirip 105 yıl önce reddettiği, 103 yıl önce yırtıp çöpe attığı Sevr Antlaşması'na mahkum etmeyi amaçlayan bir ihanet manifestosudur.
Türk Milleti "Terörsüz Türkiye" tatlandırıcısı ile önüne sürülen bu zehri katiyen kabul etmez, etmeyecektir.
Atatürkçü Düşünce Derneği ve Milli Merkez olarak, devletimizi yöneten ve yönetmeye talip olan tüm kurum ve kişileri bir kez daha uyarıyor, bu utanç belgesini dikkate almamaya ve bu küstahlığa cüret edenlerle olanak sağlayanlardan hesap sormaya davet ediyoruz.”