Sinan ÖNCE
AK Parti Milletvekili Aday Adayı Osman Güneş, aday adaylığı süreci ile ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Aday Adayı Güneş milletvekili olması halinde yapacakları hakkında açıklamalarda bulundu. Güneş," Bilecik'i artık Urfa'nın Birecik'inden, Bursa'nın ilçesi olmaktan kurtaracağız. Bilecik, Allah'ın izniyle hak ettiği yere gelecek" dedi.
AK Parti Milletvekili Aday Adayı Osman Güneş kendisini tanıtarak başladığı açıklamasında şunları dile getirdi:
"1956 Söğüt doğumluyum. Söğüt'ün Yeşilyurt, eski ismiyle Osmanlı'daki kuruluş ismiyle Ahırköy köyündenim. Biz Eskişehir kısmına yakın olduğumuz için, Eskişehir ve Söğüt'e 25 km uzaklıktayız, ailemiz Eskişehir'e gitmiş babamın memuriyeti sebebiyle. Ben ilkokulu ve ortaokulu İmam Hatip okulunun birinci kısmını Eskişehir'de okudum. İmam Hatip'in lise kısmını ise Kütahya'da okudum. Daha sonra mecburi hizmetle yükümlü olduğumuz için Diyanet İşleri Başkanlığı teşkilatında Seyitgazi'ye ilk atamamızın yapılması ile göreve başladık. Bir yıl sonra yani 1976 yılında ben Erzurum Atatürk Üniversitesi İslami Bilimler fakültesine girdim. 80 öncesinin gençliği olarak 3 yıl sonra oradan ayrılmak zorunda kaldık. Daha sonra da atamam Söğüt Merkez Çarşı Camii'ne yapıldı, İmam Hatip olarak görev yaptık. O arada Balıkesir Meslek Yüksekokulu'nda bir müddet okuduk. Ama ben öğrenimimi Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler olarak tamamlayabildim, 80 öncesi o hızlı dönemlerde. Daha sonra bürokrat olarak Milli Eğitim'e geçtik. Eskişehir Milli Eğitim Müdürlüğü'nde Yapım Planlama Şefi olarak çalıştım. Daha sonra sicil şefi olarak çalıştım. 1994 yılında da Söğüt'te Refah Partisi'nden Belediye Başkanı seçildim. 5 yıl görev yaptık. Daha sonra Kütahya Belediyesi'ne geçiş yaptım. Kütahya Belediyesi'nde de Simpaş vardı, yani belediyenin bir iktisadi teşekkülü. Onun genel müdürlüğünü yaptım. Zabıta müdürlüğü, itfaiye müdürlüğü yaptık ve 2004 yılında Söğüt'te Ak Parti'den Belediye Başkan Aday Adayı oldum ama aday olamadım. Bu sefer Eskişehir Odunpazarı Belediyesi'ne geçiş yaptık. Orada da bir dönem Park ve Bahçeler Müdürü, Çevre Danışmanı olarak görev yaptım. 2009 yılında Söğüt'te yine AK Parti'mizden Belediye Başkanı seçilerek 2014 yılına kadar görev yaptım. 2014 yılında da aday olmayarak artık yerel siyasetten ayrılma kararı verdik" dedi.
ERDOĞAN'DAN SÖĞÜT'E YARDIM
1994 yılında Refah Partisi'nden belediye başkanlığı yaptığı dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Söğüt'e yaptığı yardımlar ve gösterdiği ilgiden bahseden Güneş,"Cumhurbaşkanımız o dönemde İstanbul Belediye Başkanıydı. Söğüt'e karşı, Ertuğrul Gazi'ye karşı, tarihimize ve kökenimize karşı da büyük bir ilgisi vardır. O dönemde kendisinden çok yardım aldık. Sadece ben değil, Türkiye'deki bütün Refah'lı belediyelere yardım eli uzatmıştır. O dönem en büyük destek olarak da kilit taşlar, oyun grupları bir takım makinalar gibi Söğüt Belediyesi'ne büyük yardımları dokunmuştur" ifadelerini kullandı.
'BİR DÖNEM AZ, ÜÇ DÖNEM ÇOK'
Güneş, 30 Mart 2014'te yapılan yerel seçimlerde aday olmamasına ilişkin konuşurken açıklamasının devamında şunları aktardı:
"Belediye başkanı arkadaşlarıma da hep söyledim. Bir dönem az, üç dönem çoktur. Belediye Başkanlığı eğer projelerin gerçekleştirilmesi ise biz Söğüt'te yapacağımızı yaptık. Yerel politikaya bir son verelim noktasına geldik. İki dönem yerel politika yeter diye düşündük ve bıraktık. Milletvekilliğinde de diğer arkadaşlarımız kadar şansımız var. İnşallah hem bizim için, hem Bilecik'imiz hem de partimiz için hayırlısı olur. Zaten bir aday kendini şanslı görmese bu yola çıkmaz, herkes kadar bizim için de şansımız var.
'SÖĞÜT'ÜN MİLLETVEKİLİ POZİSYONUNA DÜŞMEK İSTEMİYORUM'
Milletvekili seçilirsem nasıl bir profil çizeceğim konusunda ise Bilecik'te bir takım güç dengeleri var. Şimdiye kadar Bilecik milletvekili, Bozüyük milletvekili denildi. Bilecik'ten olsun, Bozüyük'ten olsun gibi bir durum var. Ama burada işin içine mikromilliyetçilik giriyor. Bana göre bu politikada pek uygun değil. Hepimiz Bilecikliyiz. En uçta Yenipazar'a gitsen, Cihangazi yada Alpagut'a, Osmaneli'nin bir köşesine de gitsen biz Bilecik vilayetiyiz ve hepimiz Bilecikliyiz. Ben bunu böyle görüyorum, ben Bilecikliyim. Sordukları zaman şuralıyım demiyorum. Nasıl bir milletvekili olacağım? Biraz farklı olmak istiyorum, bunun için yola çıktım. Ben Söğüt'ün milletvekili pozisyonuna düşmek istemiyorum.
'HALKIN İÇİNDE OLACAĞIZ'
Bilecik'te iki konuya dikkat çekeceğim. Birincisi; Ankara'nın milletvekili. Yani Ankara'nın sadece yasama hizmetleri ile meşgul olan bir vekil, elbette o da bir görev. Biz partimizin genel politik kararlarında elbette yanında olmak bizim vazifemiz ama Bilecik'te mutlaka halkın içinde olacağız. Bugüne kadar bu sıkıntıyı çektik, yaşadık. Halkımız da hep 'Yanımızda görmek istiyoruz' diyor. Bizi yanlarında görecekler. İkinci bir konu olarak da Allah nasip ederse benim vekaletimde biz seçilmiş arkadaşlarımıza çok değer vereceğiz. Muhtarlarımız, İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi üyelerimiz, Belediye Başkanlarımız, teşkilatlarımızi onlarla birlikte problemleri ortaya koyarak çözüm yolunu bulacağız. Allah izin verirse sorunları birlikte çözeceğiz. Ayrıca biz akortlu bir saz olacağız. Sesler ayrı ayrı çıkmayacak. Seçilmişler bizim rakibimiz değil dostumuz. Hep birlikte Bilecik'i kucaklayarak hep birlikte çözüme gideceğiz. Ses tek çıkacak. Belki sorunların tartışılması elbette çok sesli olacaktır ama tek sesli olacağız. Ortak bir noktada buluşacağız. Sandıktan çıkan hiçbir arkadaşımızı kendimize rakip görmeyeceğiz.
'OSMAN GÜNEŞ SÖZÜ DİYORUM'
Bilecik'in benim bildiğim belediye başkanı olmamızdan dolayı İl Koordinasyon toplantılarında konuşulan konular belli. Neyi konuşuruz biz? Dikenliboğaz, Ahı Dağı, Yenişehir Yolu, Yanan çöplüğü konuşuruz. Bozüyük yolunu, Osmaneli'nin Organizesini, Bozüyük'ün fakülte binasını, hastanelerin iki ayrı binada olmasını konuşuruz. Kısacası biz Bilecik'i iyi tanıyoruz. Bilecik halkının bizden beklentilerini çok iyi biliyoruz. Benim Bilecikli'ye sözümdür. Söğütlüyüm ama Bilecikliyim, bizim hizmetimizden herkes eşit miktarda yararlanacaktır. Adil olacağız, farklı bir politikacı profili çizeceğiz. Sorgulanmak istiyorum. Vaad etmek, yapacağız edeceğiz demek kolay şeyler. Tenkit etmek en kolayıdır. Ama icraat yapmak zordur. Ben 40 yıllık politikacıyım bunun 20 yılı bizzat işin içinde, mutfağında, uygulayıcı olarak geçmiştir. Vaadlerimiz rastgele, afaki değil. Yapacaklarımızı söyleyeceğiz, söylediklerimizi de yapacağız. Halkımızla birlikte olacağız. Çok dürüst, sözünün eri bir politikacı olarak arkadaşlarımız bizi tanırlar. Ben onlara bir şey olduğunda; 'Osman Güneş sözü' diyorum. Bu önemli bir şey. Bizim Bilecik halkımız da edilgen değil. Gerçekten bilinçli, kültürü yüksek, bir tarihi kültür mirasının üzerine oturmuş, değerlerimiz var. İnsanımız da bu şuurda. Onlara layık olmaya çalışacağız. Kısacası özet olarak şunu diyebilirim; Bilecik'i artık Urfa'nın Birecik'inden, Bursa'nın ilçesi olmaktan kurtaracağız. Bilecik, Allah'ın izniyle hak ettiği yere gelecek" şeklinde konuştu.