H.Türker ÇOBAN
Söğüt Belediye Başkanı Halil Aydoğdu, 30 Mart yerel seçimleri öncesinde Söğüt Belediyesi'nin borcu olmadığının söylendiğini ancak göreve geldiklerinde 2,5 milyon lira borç ile karşılaştıklarını dile getirdi. Başkan Aydoğdu, Söğüt Belediye Eski Başkanı Osman Güneş'i sert bir dille eleştirdi.
Aydoğdu; "Bıraktıkları borç 2,5 milyon lira. Peki siz ne yaptınız? Yaptığınız binaların parasını ödemiş olsaydınız, onlarla övünebilirdiniz. Yaptığınız işlerin borcunu bize bıraktıysanız, sizin bunlarla övünmeye hakkınız yok. Yaptın da ne oldu? Biraz acı bir cümle olacak ama bir kendine saray yaptın. Bir de dostun, arkadaşın Namlı'ya saray yaptın." ifadelerini kullandı.
Söğüt Belediye Başkanı Halil Aydoğdu, MHP Söğüt Olağan İlçe kongresinde konuştu. Konuşmasının büyük bir bölümünde Söğüt Belediyesi'ni 2,5 milyon lira borçla devraldıklarını söyleyen Başkan Aydoğdu çarpıcı ifadelerle Söğüt Belediye Eski Başkanı Osman Güneş'i eleştirdi. "Bir kendine saray yaptın bir de dostun Namlı'ya saray yaptın" diyen Aydoğdu; "Bıraktıkları borç 2,5 milyon lira. Peki siz ne yaptınız? Yaptığınız binaların parasını ödemiş olsaydınız, onlarla övünebilirdiniz. Yaptığınız işlerin borcunu bize bıraktıysanız, sizin bunlarla övünmeye hakkınız yok" şeklinde konuştu.
"KİMLERE NE SÖZ VERİLDİĞİ BELLİ DEĞİL"
Çözüm süreci ile ilgili eleştirilerde bulunan Başkan Aydoğdu; "AK Parti'yi yıkmak, yerine iktidar olmak isteği ve arzusu içerisinde hareket ediyorduk. Ama artık durum bunu aştı. Benim içim yanıyor. Ben yarın babamdan ve dedemden devraldığım bu toprakları, bu bayrağı, bu ülkeyi acaba çocuklarıma, torunlarıma verebilecek miyim, emanet edebilecek miyim? diye düşünmeye başladım. Öyle bir noktaya geldik ki artık Güneydoğu maalesef, üzülerek söylüyorum, bizim egemenliğimizden çıkmış, başkalarının egemenliğine girmiş. Oradaki insanların, oradaki halkın bunu içtenlikle arzu eden, isteyen, bizden kopmak isteyen, ayrılmak isteyen insanlar olduğunu bilsem o da dert değil. Ama bir avuç eşkiyay devlet bölgeyi terk etti. Hepimiz sosyal medyadan, ulusal medyadan veya gazetelerden okuyarak görüyoruz, duyuyoruz. Malesef devlet eşkiyayla otura kalka, pazarlık yapa yapa, Güneydoğuyu verdi. Orada PKK kimlik yoklaması yapıyor. Türk jandarmasının bir yüzbaşısına bile kimlik sorma küstahlığını gösterebiliyor ve devlet buna ses çıkarmıyor. Aman barış süreci zarar görmesin. Aman biz süreci bozan tarafı olmayalım diyor. Nerelerde kimlere ne sözler verildiğini hala hiçkimse bilmiyor. İnanın AK Parti'nin milletvekilleri bile bilmiyor. Kimlere ne söz verildiği belli değil. Benim içim acıyor, üzülüyorum. Ben çocuklarıma, torunlarıma bırakabilecek bir ülkem kalıp kalmayacağı noktasında endişeye düştüm. Umutsuz muyum, tabiki değil. Umudumuz var. Bu millet küllerinden doğmuş ve cumhuriyeti kurmuş. Neden tekrar kül haline gelelim ki? Neden tekrar doğmayı bekleyelim ki? Dolayısıyla ben 2015 yılında bu kadroyla bu işe artık bir dur diyeceğimizi biliyorum. Sizlere inanıyor güveniyorum" ifadelerini kullandı.
Aydoğdu konuşmasını şöyle sürdürdü; "2009 yılında hakikaten az bir farkla hatalarımız sebebiyle biz seçim kaybettik. Seçim kaybetmek hakikaten çok zor bir hadise. Seçimi başarısızlığımızdan veya eksikliğimizden kaybetmiş olsaydık; 'Olmadı, bu sefer böyle oldu' diyebilirdik. Ancak hem başarılıydık, hem vatandaşın yanındaydık. Fakat vatandaş iktidar partisini denemek arzusu içerisine girdi. Gelen giden bakanlar insanların kafasını karıştırdı. Sonuçta bir şekilde seçimi kaybettik. Ancak seçim kaybettikten sonra Ankara'da sayın genel başkanıma gittiğimizde çok zor da olsa şu cümleyi sarfedebildim; 'Efendim bu sefer olmadı' Genel Başkan dedi ki; 'Sakın üzülmeyin. Sizin nasıl seçim kaybettiğinizi biz biliyoruz. Son 1 haftada seçimi kaybettiniz. Ama şunu unutmayın; bazen kaybetmek kazanmaktır. İnşallah siz Söğüt'ün kalbini kazanacaksınız' deyince biz 2009'dan 2015 yılına kadar hiç boş durmadık. Bu noktada umudunu yitirmeyip bizim yanımızda koşturan, çaba sarfeden, gecesini gündüzüne katan, bütün teşkilatıma, bize gönül veren Milliyetçi Hareket Partisi mensuplarına ve oylarıyla bizi destekleyen Söğüt halkına birkez daha huzurunuzda teşekkür ediyorum. Çünkü üç hilali tekrar o göndere dikmeyi başardılar.
Söğüt'te seçim almak işin sonu değil, başlangıcıydı. Biz bir tarafta Söğüt'te başarılı olmak zorundayız. Diğer taraftan da iktidar noktasında partimize destek vermek ve en az 1 milletvekili ile parlementoda var olmak istiyoruz. Bu noktada gerek seçmenlerimiz, gerek teşkilatlarımız, ocaklarımız ve büyüklerimiz, herkes elini o taşın altına koyacak. Bu ülkeyi hep birlikte kurtaracağız. Bu zulme, bu diktatörlüğe dur diyeceğiz. "
"2,5 MİLYON LİRA BORÇ VAR"
Söğüt Belediyesi'ni Eski Başkan Osman Güneş'ten 2,5 milyon lira borçla devraldıklarını belirten Başkan Aydoğdu sert eleştirilerde bulunarak şunları kaydetti; "Belki bu yazla alakalı olarak kulağınıza bazı şeyler gelmiş olabilir. 'Belediye çalışmıyor, başkan bu dönem yattı, iş yapmıyor' gibi bazı şeyler söylenmiş olabilir. Bir çoğunuzun bilgisi var ama ben birkez daha tekrarlamak istiyorum. Hatırlarsanız seçim arifesinde Eski Belediye Başkanı Osman Güneş Bey miting alanında borçsuz, dertsiz bir belediye olduklarını söylemişti. Ben de sevinmiştim. 'Hiç olmazsa rahat rahat işlerimizi yaparız, işimizi önümüze katar, Söğüt'ümüze hizmet götürürüz' demiştim. Koltuğa oturduğumuz zaman bir baktık ki 2,5 milyon lira borç var. 2,5 milyon Söğüt için büyük para. Belki Bilecik, Bozüyük için çok büyük bir para değil ama Söğüt için büyük para. Şurada bir otel yapıldı. Bununla övünüyorlar. Otelin maliyeti yaklaşık 1 milyon - 1 milyon 300 bin. Belediye binasının maliyeti de 1 milyon 100 bin lira. İkisini topladığınız zaman 2 milyon 300 bin lira rakama tekabül ediyor. Bıraktıkları borç 2,5 milyon lira. Peki siz ne yaptınız? Yaptığınız binaların parasını ödemiş olsaydınız, onlarla övünebilirdiniz. Yaptığınız işlerin borcunu bize bıraktıysanız, sizin bunlarla övünmeye hakkınız yok. Yaptın da ne oldu? Biraz acı bir cümle olacak ama bir kendine saray yaptın, belediye sarayı. Adını da belediye başkanlığı yazdın nerenin belediyesi olduğu belli değil. Bir de dostun, arkadaşın Namlı'ya saray yaptın.
"BU NASIL BİR İSLAMİYET ANLAYIŞI?"
Misafirlerimiz belki bilmiyorlardı. Şurada görmüş olduğunuz otelin aylık kirası 525 lira idi. Şimdi 670 lira oldu. 3 yıl boyunca artışlarla beraber geldiğimiz nokta 670 lira. Sadece otelin bahçesini düğünlere vermek üzere bir başkasına kiraya vermiş, yıllık 50 bin lira para alıyor. Otelini hiç çalıştırmasa, buraya hiç uğramasa, ki uğramıyor. Sadece düğünlerden dolayı 43 bin lira cepte kalıyor. O otelde, orada harcanan parada tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Bu nasıl bir müslümanlık, nasıl bir islamiyet anlayışı? Çağırdım beyefendiyi. 'Söğüt kamuoyu bundan rahatsız, ben de rahatsızım. Benim seninle bir problemim yok. Kirayı mevcut şartlara göre uyarlayalım, sen devam et.' dedim. 'Ben burayı ihale ile aldım hakkımdan vazgeçmem' dedi. 'Vicdanın rahat mı? Abdest alıp namaz kılıyorsun' dedim. 'Evet ben de rahatsızım' dedi. 'Rahatsız olduğun şeyi neden yapıyorsun' dedim. Durumumuz bu. Bunun üzerine yaklaşık 10 personel istifa etti, emekliye ayrıldı, vefat etti. Bunların tazminatları da devreye girdi. Borç oldu 3,2 milyon lira. Eğer biz bu borçları ödemeden büyük işlere girmiş olsaydık, Söğüt Belediyesi borç sarmalına girecekti. Öyle bir noktaya gelecektik ki aylık faizleri ödemekten inanın çöpü dahi toplayacak paramız kalmayacaktı. Bu yüzden bu yaz ufak tefek işlerimizi yaptık, acil olanları bitirdik. Borcun aşağı yukarı 1 milyon 700 bin lirasını kapattım. Yaklaşık 15, milyon civarı borcumuz kaldı. Bunu da yapılandırdık aylık ödemesi 30-40 bin lira olarak bağladık. Artık bundan sonra işimize, gücümüze bakacağız inşallah. "
"ELGİNKAN VAKFI AĞIR AMA SAĞLAM GİDİYOR"
Söğüt'te istihdama yönelik yatırımlardan bahseden Aydoğdu; "Söğüt'te bir tekstil atölyesi kurduk. Şu anda 55 civarında bayan kardeşimiz orada çalışıyor, evlerine ikinci bir maaş götürmeye başladılar. Hemen yanında bir seramik atölyesinin açılmasına sebep olduk. Dolayısıyla 75 kişi civarında bir istihdamı sağlamış olduk. Elginkan Vakfı çok ağır gidiyor ama sağlam basarak gidiyor. İnşallah bu yaz içerisinde oradaki yatırım da başlayacak. Ankara'dan gelen bir yatırımcı ilçemizde izolasyonlu tuğla ve yapı malzemeleri üretecek bir fabrika kuracak bunun çalışmaları devam ediyor. Haritaları bitti, bazı onaylar, izinleri almaya çalışıyorlar. Onlar da bittiğinde yaklaşık 6 ay içerisinde burayı kurup 120 kişinin istihdam edeceği bir fabrikaya kavuşmuş olacağız." şeklinde konuştu.