Halil Türker ÇOBAN
MHP Merkez İlçe Kongresi'nde konuşan Milletvekili Bahattin Şeker, gazetemizi takip ettiğini ve gazetemiz sahibi Şadi Erdal'ın bölge müdürlerinin ilimize önem vermediği konusundaki görüşlerine katıldığını söyledi.
MHP'li Şeker; "Burası Osmanlı'nın kurulduğu bir il. Hangi bölge müdürü olursa olsun, buradaki toplantıya gelme mecburiyeti var. Bunu vali getirtecek" ifadelerini kullandı.
Milletvekili Şeker il koordinasyon kurulu toplantıları ile ilgili olarak; " Bu toplantılara bizi niye çağırmazlar, Fahrettin Beyi niye çağırmazlar aklım ermiyor. Biz de basından okuyoruz" derken ayrıca yoğun kar yağışı sonrası kapanan yollarla ilgili olarak yol ihalelerini alan müteahitleri ve özelleştirmeleri eleştirdi. Şeker ayrıca Yenişehir yolu ihalesini de kardan kapanan yolları açamayan firmanın aldığı ile ilgili bir duyum aldığını söylerken; "İnşallah 2023'e kadar biter" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi MHP Bilecik Milletvekili Bahattin Şeker, partisinin Merkez İlçe Olağan Genel Kurulu'na katılarak burada bir de konuşma yaptı. Genel siyaset üzerine yaptığı konuşmada iktidar partisine eleştirilerde bulunan Şeker ayrıca ilimizde etkili olan yoğun kar yağışı ve ardından gelen sorunları dile getirdi.
Konuşmasında gazetemiz ve internet sitemizde yer alan haberlere atıfta bulunan Milletvekili Şeker, gazetemizi yakından takip ettiğini belirtti. Yazı İşleri Müdürü Mücahid Erdal'ın moderatörlüğünde gerçekleşen "Basın Masası" programında; gazetemiz Sahibi Şadi Erdal'ın karayollarına eleştirileri ile ilgili konuşan Şeker, yine Erdal'ın "Bölge müdürlerinin il koordinasyon kurulu toplantılarına katılmayarak ilimize gereken önem vermedikleri" düşüncesine hak verdiğini söyledi.
"SON YILLARIN EN BÜYÜK KIŞI OLDU"
Milletvekili Şeker şunları dile getirdi; ""Çok kar oldu, kış oldu. Son yılların en büyük kışı oldu. Serları gezdik, çiftçimizin halini gördük. Bozüyük, Söğüt, İnegöl ve civarda birçok kapalı pazaryerimiz çöktü. Fabrikalarda, özel sektörde bir çok zarar meydana geldi. Allah'tan gelen beyaz bir deprem, buna söyleyecek birşey yok. Ama burada canla başla çalışan bütün belediye başkanlarımıza, belediye çalışanlarına, emniyet kuvvetlerimize, polislerimize, jandarma komutanlarımıza, askerlerimize, özel idaredeki arkadaşlarımıza ve karayollarına teşekkür etmek lazım" dedi.
"BUNLARI ÖZELLEŞTİRİKEN NİYE DÜŞÜNMEDİNİZ?"
"Karayolları'na teşekkür etmek lazım" ifadesini kullanan Milletvekili Şeker, gazetemiz sahibi Şadi Erdal'dan bahsederek; "Şadi abim bana kızacak ama" diyerek esprili bir yaklaşımda bulundu. Karayolları meselesine açıklık getirmek istediğini dile getiren Milletvekili Şeker; "Herkes karayolları diyor ama bakın Bursa'dan gelip, Bozüyük'ten Eskişehir'e giden yolun haricindeki her yeri özelleştirmişler. Bir kişi bunu almış, isim vermiyorum başka birine devretmiş. O da başkasına devretmiş. Greyder yok, araba yok, var da sayısı karayollarına göre çok az. Biz de nakliyeciyiz biliyoruz. Çift çeker bir aracınız yoksa yolda yürüyemezsiniz. Normal bir kamyona bıçak takarsanız, kamyon kendisi yürüyemiyor ki nasıl yolu açsın? Gölpazarı yolunu, Söğüt yolunu, Bozüyük-Dodurga-Seyitömer yolunu açamadın. Köy yollarını nasıl açacaksın?
Bunları özelleştirirken niye düşünmediniz, neredeydiniz? Meclise gittiğimde bunları soracağım. 40 trilyona alınmış başka birine verilmiş. Ama bunun böyle gitmesi bundan sonra mümkün değil. Millet yollarda perişan oldu. 2-3 tane tır kaydı, Bozüyük-Bilecik arası 9 saat kapandı. Ben Bozüyük'e İnönü'den geldim. İki tane mütahit var, Kütahya yolu da kapandı. O yol da onda. Bir tek İnegöl-Bozüyük-Eskişehir yolu karayollarında. Şimdi karayollarına bakıyorsunuz; eskiden 150 kişi çalıyordu, bugün tahminim 50 kişi çalışıyor. Onların yarısı da müteahitte, taşeron. Zaten devamlı kar yağıyor, adamı 24 saat çalıştırırsanız bundan nasıl çıkacaksınız?" dedi.
"BİZİ NİYE ÇAĞIRMAZLAR AKLIM ERMİYOR"
Gazetemiz sahibi Şadi Erdal'a hak verdiğini dile getiren Milletvekili Şeker; bölge müdürlerinin ilimize gereken önemi vermediği ile ilgili gazetemiz ve internet sitemizde yer verdiğimiz haberlere atıfta bulundu. Bölge Müdürlerinin il koordinasyon toplantılarına katılmayışıyla ilgili Milletvekili Şeker; "Burası Osmanlı'nın kurulduğu bir il. Hangi bölge müdürü olursa olsun, buradaki toplantıya gelme mecburiyeti var. Bunu vali getirtecek. Bu toplantılara bizi niye çağırmazlar, Fahrettin Beyi niye çağırmazlar aklım ermiyor. Biz de basından okuyoruz. Bir zamanlar Kurtköy barajıyla ilgili DSİ Bölge Müdürü ile birbirimize girmiştik, sonra da Allah'a şükür gitti. 'Benim Bilecik'te ne işim var' dedi. Sana bağlıysa geleceksin arkadaş senin vazifen bu." ifadelerini kullandı.
Yoğun kar yağışının ardından Söğüt ve İnhisar'da birçok seranın zarar gördüğünü belirten Şeker; "Edebali'nin dediği gibi 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' diyorsanız; buranın afet bölgesi ilan edilmesi lazım. Ben ilk günden beri meclisteki konuşmamda da bunu söyledim. Bu işlerde normalde banka borçlarını erteliyorlar. Böyle giderse olmaz. Burada muhakkak afet bölgesi ilan edilmeli, belli bir kredi verilmeli. Bunun ödemesini de 2-3 sene sonra başlatmalılar" dedi.
"HEPSİNDEN SİZ SORUMLUSUNUZ"
İktidar paritisine eleştirilerde bulunan Şeker; "Niye hükümet olmuşsunuz, insanların sorunları, şerefleri haysiyetleri, onurları yaşamaları sizlerin elinde. Siz sokakta kalan çocuktan da sorumlusunuz, orada kağıt mendil satan kadından da sorumlusunuz, Ermenek’teki o lastik ayakkabıyla olan Recep Amcadan da sorumlusunuz.Siz emeklilikle geçinemeyenlerden de sorumlusunuz. Okulu bitirip öğretmen olmuş ama 6 senedir bekleyenlerden de sorumlusunuz. Borçları var kızını evlendirip intihar edenlerden de sorumlusunuz. Siz anası babası bakmayıp sokağa bırakılan yaşlılardan da sorumlusunuz. Siz Soma da 300 kişinin öldüğü o olaylardan da sorumlusunuz. Onların kalanlarından da sorumlusunuz. Evet, siz hükümet olmuşsunuz Türkiye’de yapılan her işten her sorundan siz sorumlusunuz. Lafa geldiği zaman 'Dicle kenarında kaybolan koyundan koyundan biz sorumluyuz' dediğine göre bu işlerin hepsinden siz sorumlusunuz. Bunlara çare bulacaksınız. Türkiye’deki bonzai içip ölen insanlardan, genç yaşta kumara alıştırılıp sigaraya alkole alıştırılan insanlardan sokağa atılmış insanlardan siz sorumlusunuz. Son bir senede gerçekleşen kadın cinayetlerine bakınız. Bu insanları korumaktan siz sorumlusunuz. Hakka hukuka adalete sığınmış insanların, hak hukuk aramasından da siz sorumlusunuz. Bu memleketin insanıyım diyen fakiri, zengini, kimliği ne olursa olsun herkesten sorumlusunuz. Bu insanların istediği; iş, aş, onurlu bir yaşam, özgür bir Türkiye'de düzgün bir şekilde yaşamak." şeklinde konuştu.
"BİZİM PEYGAMBERİMİZE BİRŞEY SÖYLEME HAKKINA SAHİP DEĞİLSİNİZ"
İslamın yozlaştırılmaya çalışıldığını söyleyerek Paris'te yaşananları hatırlatan Şeker; "Son zamanlarda herşeyin yozlaştırıldığı gibi dinimiz de yozlaştırıldı. Hem içten hem dıştan. Bir gün bakıyorsunuz zırtapozun biri; '6 yaşında bir kızla evlenebilirsiniz' diyor. Bir gün biri çıkıyor; 'Kadınlar çalışamaz' diyor. Daha neler neler...! Müslümanlıkta böyle bir şey yok. Bizim dinimizi karıştırmak isteyen bununla ilgili birçok söylemde bulunan kişiler var. Bir taraftan dünyaya bakıyorsunuz, İŞİD'ciler ve diğerleri, neler yaptıklarını iğrenerek seyrediyoruz. Dünyada müslümanlığa karşı olaylar başlıyor. Son olayları da hep beraber Paris'te gördük. Düşünceyi ifade özgürlüğünü kabul ediyoruz ama insanların bir kutsalları var. Bizim peygamberimize, kutsalımıza, kitabımıza, dinimize birşey söyleme hakkına sahip değilsiniz. Bunlara en güzel cevabı Papa verdi. Hristiyan dininin başı; 'Anama sövseniz sizinle kavga ederim' dedi. Müslümanlıkta öldürmek yok bunu kabul etmiyoruz. Bu öldürmeyle ilgili binlerce kişiyi dolduruyorsunuz meydanlara ama Bosna'da, Afganistan'da, Afrika'da ölen müslümanları, Suriye, Irak'ta ölenleri, Reyhanlı'da bombada ölenleri Avrupa'da görmüyorsunuz. Kendinize olduğunda kral oluyorsunuz. İslamafobi diyorsunuz ama biz bunları lanetliyoruz. İnsanlar öldürülmemeli ama her olaya, her düşünceye karşı da Avrupa bizimle beraber olmalı. İşine geldi mi öyle, işine geldi mi böyle olmamalı. Güneydoğu'da terörden binlerce kişi ölürken neredeydiniz? Birçoğunuz bunu destekledi. Terörü sizler desteklediniz. Paris'teki olaylarda ne kadar PKK'lı varsa savundunuz. Oralarda sizler beslediniz. Ama işinize geldi mi plağın tersini çeviriyorsunuz. Bütün müslümanları suçlayamazsınız." ifadelerini kullandı.
"SALDIRACAKLARI TEK YER MHP VE MİLLİYETÇİLİK"
Milletvekili Şeker; "Güneydoğu sınırımız kalmamış, giren çıkan belli değil, kevgir gibi. Havaalanları öyle. Bütün olaylarda yurtdışında bizleri ve hükümeti suçluyorlar. Seçim yaklaşıyor, Türkiye için önemli bir seçim. Bu seçim başkanlık sistemine giden Ak Parti için de önemli bir seçim. Saldıracakları tek yer MHP ve milliyetçilik. Her dediklerini, her seçimde değiştiriyorlar. Şimdiden başladılar; kızlara çeyiz verelim, esnafa para verelim. Ne istiyorlarsa dağıtıyorlar. Arkadan Kılıçdaroğlu'na 'Sen Alevisin' deyip Alevi açılımı başlatmaya çalışıyorlar. Bize gelince; 'Milliyetçiliği ayaklar altına aldım, bunlar faşist, bunlar kafatasçı' derken, 'Türk' kelimesini kullanamazken bugün bakıyorsunuz, arkada 16 Türk devletinin sembolleriyle, milliyetçiliğe oynayan bir cumhurbaşkanı görüyorsunuz. Diyor ki; 'Biz geçmişi görüp geleceğe bakacağız' Her gün ne dedikleri belli değil. Bu arada da yandaş medya o kadar büyütüyor ki; 'Büyük lider, Ortadoğunun lideri, Ortadoğunun imamı, dünyanın en büyük lideri, yok liderler bunun peşinde' kimi; 'Dokunmak sevaptır, onun doğduğu yer mübarektir' O kadar saçma şeyler oluyor ki en sonunda biri çıktı, 90 yıllık cumhuriyeti aşağılar bir şekilde konuştu. Tabi biz de gülüyoruz; Atatürk olmasa, cumhuriyet kurulmasa a zavallı sen kim bilir neredeydin diye düşünmek lazım.
"HANİ BU PARALARI POLİSLER KOYMUŞTU?"
Bunlar 'Üç Y' ile geldiler; yolsuzluk, yolsuzluk ve yasaklar. Yolsuzluğu anlatmaya lüzüum yok, komedi. Adam otelde peçeteye yazmış; 'Saatin parasını aldım' diye mahkemeye delil gösteriyorlar. Bu kadar gülünç. Türkiye'de 700 bin liralık saat takan kaç kişi var? Böyle birşey var mı? Hani bu paraları polisler koymuştu? Bu kasaları polsiler koymuştu. Bir de bunları aklamaya çalışıyorlar. Duyduğumuza göre içeriden tehdit de başlamış 'Kriptolu telefonumu dinlediler' diyor, arkadaş telefonda konuşulana yanlış demiyorsun, telefonumu dinlediniz diyorsun. Şimdi önümüzdeki hafta da meclise götürüp, aklayacaklarmış. Aklayabilirsiniz de bu memleket Sultan Süleyman'a kalmamış, size de kalmayacak. Bunun hesabını kim olursa olsun ileride tek tek bu vatandaşa verecek. Yoksulluk diyorsunuz; icralar nereye çıktı. Kredi kartı mağdurları. İnsanlara kömür, buzdolabı dağıtarak kandırıyorsunuz. İnsanlar onurlu yaşamak istiyor, iş aş istiyor. Üniversitede okumu oğluna iş istiyor. Bu genç her gün anasından, babasından para istemek mecburiyetinde mi? Türkiye'de işsizlik çoğalıyor. Gençlerde okumuş işsizlik oranı %30'a yaklaşıyor. Normal işsizlik %10 küsur civarında. Türkiye'de üretim yok, yeni fabrikalar yok. Bu civarda kaç tane yeni fabrika yapıldı?" şeklinde eleştirilerde bulundu.
"YENİŞEHİR YOLU İHALESİNİ, KARI TEMİZLEYEMEYEN FİRMA ALMIŞ"
Bilecik'te yapılması yılan hikayesine dönen yeni devlet hastanesi ve Bilecik-Yenişehir yolu ile ilgili eleştirilerini dile getiren Şeker; "Şimdi özel idarenin yeri ile şimdiki hastanenin yerini takas ediyorlarmış. Bunların ikisi de devletin, niye takas ediyorsunuz? O hastane kalsın, ileride doğum hastanesi olur, başka birşey olur." dedi. Eskişehir basınından bir gazete küpürünü gösteren Şeker, "Avrupa'da bile eşi yok. Bütün branşlar olacak. 2016'da tamamlanacak 600 yataklı Eskişehir Tepebaşında giderken solda görürsünüz. Bu da 1060 yataklı şehir hastanesinin ihalesi yapılmış 2017'de tamamlanacakmış. Polatlı bitti zaten. Ama seçim geliyor, inşallah temelini atarlar. Yenişehir yolu 12-13 sene olmuş. Bugün olacak yarın olacak. Şimdi yeniden birisi almış. Duyduğuma göre bu yolları yapamayan, karı temzileyemeyen firma almış diye duydum. İnşallah böyle giderse 2023'e kadar biter diye düşünüyorum. Çevre yolumuz aynı, Hızlı Tren seferleri hala başlamadı. Adliye lazım dedik, adım atılmadı. Kan bankası olsun dedik yok. "Hamam" deyince çok kızıyorlar zaten. Gülünç tabi." ifadelerini kullandı.
Forbes dergisinde farklı alanlarda Bilecik'in sıralamalarını gösteren Şeker; "Şöyle çağ atladık, böyle yaptık, diyenler burayı arasınlar, yanlışsa yanlış desinler." dedi.