DÜNYA’NIN DURUMU

FERRUH ERDOĞAN

25 Yıldır yayımlanmanın gururuyla Dünyanın Durumu 2008, dünyanın her yerindeki siyasetçiler, iş dünyasının liderleri ve sıradan insanlar sürdürülebilir ekonomiler inşa ederken, çok büyük, hatta devrim niteliğinde bir şeylerin doğum sancıları çektiğini belirtiyor. Yenilenebilir enerji, temiz üretimde yenilikler, ortak kaynaklar, ticaret politikaları, sürdürülebilirliğe yönelik finans uygulamaları, yeni ekonomik mihenk taşları ve başka pek çok konuyu ele alan bölümleriyle Dünyanın Durumu 2008, birbirinden farklı yenilikler ve bunların toplumları kısa vadede sürdürülebilir bir rotaya yönlendirme potansiyeli konusunda, küresel çapta yayımlanan ilk eser. Sözü edilen yeniliklerin ortak noktaları ise, bir yandan insanların gereksinimlerini karşılarken diğer yandan da gezegenimizin koruyan ekonomiler yaratmak üzere, temel ekonomik varsayımları ve ticari uygulamaları tekrar gözden geçirmeleri.

Dünyanın Durumu 2008, gezegenimizin ve bu gezegen üzerinde yaşayan her bireyin ciddi çevresel sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu açıkça gösteriyor. Sürdürülebilir bir ekonomiye giden yol, sera gazlarının atmosferde birikmesinden ciddi boyuttaki su sıkıntılarına ve pek çok farklı kirlilik ve doğal kaynak yönetimi sorunlarına kadar çeşitli engellerle dolu. Ama umut verici işaretler de var. En önemlisi, son yıllarda şirketlerin çevreye yönelik yaklaşımlarında büyük değişiklikler meydana geldi. Toplumlar pek çok farklı kirlilik kontrolü ve doğal kaynak yönetimi sıkıntısıyla karşılaştıkça (ve bunlara çözüm bulmak için önemli kaynaklar ayırdıkça), uygulanabilecek çözümler sunabilenler için piyasalarda önemli fırsatlar doğacak. Sürdürülebilir ekonomilerin uygulandığı bir dünyaya doğru ilerlerken, Dünyanın Durumu 2008, yeniliklerin önemini vurguluyor. Kitap, iş dünyasının, politika üreten toplulukların ve birey olarak her birimizin atması gereken adımları ortaya koyuyor.”

Genç Cumhuriyet kuşağı olarak oldukça zengin bir orman varlığı devralınmış olmasına karşın, bu varlığın değeri pek bilinememiş, aşırı faydalanmalar, yangınlar, tarla açma ve otlatmalar ve bir yönü ile de uygulanan yanlış politikalar sonucu bugün orman varlığımızın en az % 56'sı bozuk yapıda olan toplam 20.2 milyon hektara kadar gerilemiştir....Ormansızlaşma sonucu yalnız toprak kaybedilmemekte, hemen her şiddetli yağıştan sonra ülkenin pek çok kesiminde nice can ve mal kayıplarına neden olan taşkın, heyelan ve çığ olayları ile de karşılaşılmaktadır.

Worldwatch Enstitüsü her yıl Dünyanın Durumu adını taşıyan raporlar yayınlar. Bu raporlarda gezegenimizin fiziksel durumuna, doğal kaynaklarımıza, ekolojik sistemlere ve doğaya etki ettiği oranda insan sistemlerine dair en güncel ve anlamlı bilgi birikimine yer verilir.

Bu raporların 2009 yılına ait olanı Dünyanın Durumu 2009: Isınmakta Olan Bir Dünyaya Bakış yine aynı özenle küresel ısınma ve iklim değişimi konusuna odaklanıyor. Sera gazlarının salımını azaltarak iklim değişiminin en kötü ve en derin etkilerinin önüne geçmeyi hedefleyen faaliyetlere ilişkin bilgi veriyor.

2009, dünyanın iklimi için çok önemli bir yıl. Bilim insanlarına göre felaketlere neden olabilecek ani iklim değişimlerini önlemek üzere, sera gazlarının salımdaki artışını durdurmak için sadece birkaç yılımız kaldı. Nitekim Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Kimoon iklim değişimini, “çağımızın tayin edici sorunu” olarak tanımladı.

Elinizdeki kitap, bu tayin edici sorunun yani dünyanın atmosferi ile oynadığımız oyunun uzun süreli derin etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Dünyamızı tehdit eden bu büyük sorunun en güncel durumunu ve insanlığın geliştirdiği olası çözümleri en anlaşılır biçimde anlatıyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.