İSMİMİ KAYBETTİM HÜKÜMSÜZDÜR ERTUĞRUL SANCAĞININ TUĞLARI GÖZÜMDE YELPELENİYOR - Sadettin BAYRAM/Köşe Yazısı

İSMİMİ KAYBETTİM HÜKÜMSÜZDÜR ERTUĞRUL SANCAĞININ TUĞLARI GÖZÜMDE YELPELENİYOR - Sadettin BAYRAM/Köşe Yazısı

1947 yılının orakların biçilmesi ve harman zamanı Fıranlar köyünde dünyaya merhaba demişim. O yıllarda Goca Anamın ( Babaanne) kardeşi Abdullah Balcı dayımın Sadettin adında gencecik oğlu Sadettin’i vefat etmiş, ben de o acının üzerine arz üzerine teşrif edince adımı Sadettin koymuşlar. Ben Çocukluğumda üç hanenin oğluydum. Bayram ağa’lar, Balcı Abdullah’lar ve Esmalar ( Kibar Hasanlar). Bu üç haneye de gider yemlenir ve gecelerdim. Tabi ismimi kaybetmek gibi bir durum söz konusu değildi. “ İsmimi kaybettim” sözü de nereden çıktı derseniz buyurun konuyu beraber inceleyelim.

CUMHURİYET ÖNCESİ- CUMHURİYET SONRASI ŞEKLİNDE BİR ÇOK GELİŞMEYİ ETÜT ETMELİYİZ.

Neler gelmiş, neler gitmiş. Neler kazanılmış, neler kaybedilmiş. Lord Curzon neler demiş, biz bu doğrultuda neler yapmışız. Bence Osmanlının çıkış kaynağı olan bu topraklarla özel ilgilenilmiş. Bilecik’in Osmanlı şehri olduğu gerçeği unutturulmak için gereken her şey yapılış. Tıpkı yurt genelinde olduğu gibi. Birçok tarihi yapı ve emtia yakılmış, yıkılmış, yok edilmiş ve satılmıştır. Bu paragraftaki fikirler ayrıca ve detaylı bir şekilde ele alınması gerekir.

İSİM ÖNEMLİDİR. İSİM KARAKTERİ YANSITI.

Mevzu; ülkemdeki şehir, kasaba, köy ve mevkilerin isimlerinin değiştirilmesidir. Elbette bazı isimlerin mutlaka değişmesi gerekir. Lakin bu toprak şehit kanlarıyla sulanarak vatan yapılınca bizim koyduğumuz ve bizim şanımıza yakışan isimlerin değiştirilmesine de şiddetle karşıyım. Biz kokan, ecdadı hatırlatan isimlerin değiştirilmesini kötü maksatlı buluyorum. Bu isimler bizi biz yapan değerlerin hatırasını taşımaktadır.

ERTUĞRUL, HÜDAVENDİGÂR, GERMİYAN, MENTEŞE, SARUHAN, KARESİ, CANİK, EL- AZİZ, KARESİ, HAMİDELİ TÜRK İSMİDİR. Bilecik (Belekoma), Bursa (Burusias), Kütahya (Katiaeion), Muğla (Moğala), Manisa (Mangezya), Samsun (Amisos), Balıkesir ( Paelo Kastro) ve Isparta Rumcadır.

Anadolu’da bir yere giderseniz, buyur ederler, çay söylerler. Daha adınızı bile öğrenmeden sorarlar. Memleket nere hemşerim? Bunu takiben iki soru daha gelir. 1- İçinden mi? Eski adı neydi? Bu sorular laf olsun diye sorulmuyor, çünkü köylerin ve şehirlerin üçte biri değiştirilmiş durumda.

Cumhuriyetle birlikte bu iş hız kazanıyor. Sadece Rumca, Farisi ve Türkçe isimlerde değiştiriliyor. Hülasa yer ve şehir ismi değiştirilemez mi? Elbette değiştirilebilir. Mesela Bozüyük’e bağlı Alınca köyü Çamyayla oldu, Pazaryerine bağlı Bakraz köyü Günyurdu oldu. Bilecik Merkeze bağlı Çatak köyü Şükraniye oldu. Bundan kimseler gocunmadı. Lakin isimler resmiyette kalıyor, herkes eski adları ile anılıyor.

1924 de Çölemirik Hakkâri yapıldı. Kırk Kilise Kırklareli oldu. Kengiri Çankırı, şimdi Balık esir mi? Yoksa balı kesir mi? Hakiki adı Karesi Sancağı. Balıkesir, Paleo Kastro’dan geliyor. Güya Rumca isimleri ayıklıyorduk.

Devrek’in adı Hamidiye iken tekrar Devrek’e çevrilmiş. Devrek’e çevrilmeden önce Hızırbeyli imiş.

BUNLARIN HANGİSİ MİLLİ?

Selçuklunun Hamidabad’ına da Yunanca bir isim bağlanıyor, Isparta oluyor.

İzmitliler böyle bir kazaya kurban gitmek istemiyor, 1922 yılında meclisi Umumi Vilayet toplanıyor Akça Koca İli manasına “ Kocaili” ismini münasip buluyorlar. Ankara Kocaeli diye bozuyor.

Kütahya adı da antik dönemdeki Katiaeion Osmanlı da da Kütahiye ya da Germiyan Sancağı olarak anılıyordu.

Manisa ile antik Magneziya ya nazire yapılıyor. Osmanlıda da “Şehzadeler Şehri “ya da “Saruhan”

Menteşe vilayeti adını, yöreyi fetheden Menteş Beyden alıyor. 1923 de Muğla yapılıyor, mazisine ( Mogala ) dönüyor.

Samsun Yunanca Amisos dan geliyor. Canik ismi Türkçe ama kaldırılıyor.

Selçukluların Darü’n - Nusret dedikleri güzel vilayetimizde eski adına dönüyor, Grekçe Dokeia kökünden gelen Tokat’a…

Uşşak “ âşıklar diyarı” demek Uşşaki hazretlerinin şehrine yakışıyor. Peki Uşak? Halayık ve hizmetçi anlamı manasında, arada hiç fark yok mu?

Asırların Tuşba’sına da Van adı konuyor. Vank mabedi isim babası oluyor.

Yozgat 1. Mecliste Bozok olarak kabul görüyor, 1923 de tekrar değiştiriliyor.

Hatay adını antik şehir Hattena’da alıyor. Ama onu Atatürk koydu bahanesi bulunuyor.

Cumhuriyetin ilk yıllarında uyanıklar göze girmek için isim teklifleri sunuyorlar. Mesela İzmir’de Nif kasabasının adı Kemal Paşa’ya çevriliyor. Nif Dağı ve Nif Çayının isimlerine dokunmuyorlar.

Bir Kemal Paşa’da Bursa’da var. Güya Mustafa Kemal Balıkesir’e giderken Kirmastı’ya girmek istiyor. Yanındakiler “ aman ha “ diyorlar. “Burada çok muhalif var, başımıza iş almayalım” Paşa’da uğramadan yoluna devam ediyor. Kızıp kendi adını veriyor. Burada Lala Şahin adlı bir Türk Serdarı yatıyor, onun adı verilebilirdi. Diyelim ki Rumca isimden kurtulmak isteniyorsa Kirmastı çayının adı hala aynı. Hüdavendigar adı kaldırılıp yerine Bitinya Kralı Prusia adından esinlenerek Bursa adı kondu.

Eğin, sahtiyan derisi, dutu, dokuması, ekmeği ve takıları ile Anadolu’da meşhurdur. Düşünün Eğin halısı Amerika’da bile aranıyor. Biz tutuyoruz oranın adını Kemaliye koyuyoruz.

Selendi adını ise Gazi Paşa diye değiştiriyoruz. Ama Şemsettin Sami Selendi’nin Rumca olmadığını söylüyor..

EL – AZİZ ‘DEN ELAZIĞ’A

Ma’muratü’l Aziz ( Sultan Abdül aziz’in imar ettiği şehir) vilayet olunca “ Elaziz” diye anılıyor. 1937 Bakanlar Kurulu kararıyla “ Elazık “ bilahare “ Elazığ” olarak değiştiriliyor ki aynı benim köyüm “ Fıranlar” gibi lügatlerde anlamı bulunamıyor. Fıranlar Fırınlardan evriliyor. Aslında Kanuniden önce köyümüzün adı kroniklerde Karye-i Kayı olarak geçmektedir.

HAMİD-İ BÜNYAN

Bünyan ise Ulu Hakan Sultan Abdül Hamid’in bina ettiği yer demektir. Hamid iptal edilince, bina ettirdiği yer kalıyor. Kimin? Çünkü cevap ortadan kaldırıldı.

Liva Aziziye, Pınarbaşı oluyor, Everek Develi yapılıyor. İyi de ortada deve falan yok. Dev Ali denilse tamam, öyle derviş gazi biliniyor zira.

1934-1936 arası iş halk evlerine kadar düşüyor. Hızını alamayanlar Türkçeleri tırpanlıyor. Mesela; Sert ismi Siirt yapılıyor.

ANKARA

Ankara’da Hacı Bayram- Veli Hazretlerinin doğduğu Zülfadl köyü orasının müzik ile alakası olmamasına rağmen Solfasol , Ahi Mesud Etimesgut, Kulderviş Kurtuluş yapılıyor.

Prag’da bile Aleksandar Dubçek Caddesi, Paris’te Degol Caddesi var mı bilmiyorum ama bizim başkentimizde var. İstanbul’da Piyer Loti tepemiz bile var. O Piyer Loti ki düzgün birisi de değil. Bir de Keçiören var, Ya hu keçi örülür mü? (tiftiğe sahip çıkılsaydı gam yemezdik) Yalova Yalakova idi. Yalova ne anlama geliyor.

Pursaklar, Aşağı Eğlence, Nato yolu, (Sincan’da Nato Caddesi vardı adını biz değiştirdik) Bosna Caddesi koyduk. Oran gibi tuhaf isimler var. Dolmuşla gidiyorsunuz, “abi oran’da indir” deseniz şoför demez mi nerem de?

Engürü ismi Farisi üzümden (tengür)gelir. Ankara bilen varsa söylesin. Eski çağlarda Ankra ( çapa) bu şehrin sembolüymüş, belki oradan geliyor olabilir.

Bu arada oba, mezra, çiftlik, ekleri bulunanlar elden geçiriliyor. Detaylara girmeyelim öyle bir isim değiştirme furyası yaşanıyor. Uygun mu değil mi hiç bakılmıyor.

BAZEN DE CİDDİ YANLIŞLIKLAR YAPILIYOR.

Bilindiği gibi Alaiye adını ünlü Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’tan alıyor. Bir M. Kemal’e telgraf yolluyorlar, malum mors alfabesinde çok hata olur, memur yanlışlıkla Alaiye yerine Alanya yazıyor. Bu şirin ilçemiz Alaiye yerine Alanya oluveriyor. Hatırası ile hiç alakası olmayan bir isim.

O yıllarda demir, tunç ve bakır isimleri revaçtadır. Diyar-i Bekr’de “ Bakır diyarı” ismi münasip görülüyor. Erzincan ise adını Grekçe Eriza’dan alıyor. Kal’a-i Sultaniye olan ( Büyük Savaşta bu isim kullanılıyordu.) boğazın kahraman ve güzel şehri de Çanakkale oldu.

ERTUĞRUL SANCAĞI – BİLECİK

Tarihte bir çok değişik isimlerlerle anılan Bilecik Türklerin idaresine geçmeden önce Agrilion ve Belo Koma isimlerini taşımıştı. Osmanlı zamanın Ertuğrul Sancağı olarak anılıyordu. Cumhuriyet döneminde Blekoma’dan gelen Bilecik olarak değiştirildi.

Zamanın Bilecik Valisi Doç.Dr. Tahir Büyükakın; Bilecik’in şehirler kuran şehir olduğunun hatırlanacağını ve onu yeniden ayağa kaldırmanın mümkün olduğunu ifade ederek adının değiştirilerek ERTUĞRUL adı verilsin demiştir. Zamanın Belediye Başkanı Selim Yağcı vali beyimizin fikrini desteklemiştir. Ancak her şeyde olduğu gibi CHP liler buna şiddetle karşı çıktılar. Ve konu gündem de yer tutamadı.

Bir de dükkan, lokanta, berber, kuaför, çiçekçi, mağaza, otel, pansiyon ve muhtelif işyerlerine ecnebi – yabancı menşeli isimler konuyor ki bu durumu çok yadırgıyorum. Belediyelerin yabancı isimli tabelaları denetleme ve yasaklama yetkileri var. Bu kadar ruhsuzluk olmaz. Bu tür isimler Ülkemizin her şehrinde var. Bu gayri milli duygular nasıl gelişti acaba. Benim vilayetimde otelin adını Blekoma koymuşlar, üzüldüm ve yadırgadım.

Yabancı isme yasak getiren belediye başkanı vardı, yabancı isimli tabelalara geçit vermiyordu.

Konuyu dallandırıp budaklandırmadan, birçok karşı çıkanı olacağı ihtimaline rağmen devletimiz tarafından, Türkiye Cumhuriyet Hükümeti tarafından ele alınmasını canı gönülden temenni ediyorum. Basından ve milletvekillerinden de gereken ilgi alakanın gösterilerek desteklenmesini temenni ediyorum.

Bizler bu değişikliklerin yapılmasındaki ana etken değişikliklerle; Osmanlını izlerini tamamen silmek maksadını taşımak olduğudur. Biz TC. Olarak Osmanlının bıraktığı eserleri ve toprakları kabullendik. Kültürüyle birlikte her şeyini inkâr ettik. Hadi diyelim ki TC. nin ilk kurulduğunda kabullenmeyi temin etmek maksadıyla bunlar yapıldı. Günümüze böyle bir tehlike de kalmadığından gerekli değişikliklerin yapılması gerekmektedir diye düşünüyoruz. Hiç kimsenin bir sürü halledilmesi meselelerimiz varken bu işlerle mi uğraşacağız demeyelim. Bu bir kültür savaşıdır.

Vatan yaptığımız bu topraklar da kendi örfümüzle, kültürümüzle, geleneğimizle, töremizle, ananemizle, tamamen bize özgü değerlerimizle yaşamak en tabii hakkımızdır. Değişim, gelişim ve batılılaşma hevesiyle değerlerimizden taviz vermeye niyetimiz yok. Değerlerimizi aşındıranlara karşı da tavrımız olumsuzdur.

NOT: Buradan bütün devlet erkânına sesleniyorum. BİLECİK ERTUĞRUL GAZİ olmalıdır.

Sadettin Bayram

Fırınlar Köyü – Pazaryeri

BİLECİK

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Bilecik Haber Haberleri