KİMİN İŞİ DAHA ZOR?

ALİ ERDAL

Başlangıçta tanımladıkları gibi“ÇATI ADAY”mı desem; son zamanlarda daha çok rağbet gösterdikleri“Türkiye’nin adayı”mı?.. En iyisi bir sıfat eklemedenkolay söylenensoyadını tercih edeyim…

Sayın İhsanoğlu, İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Âkif’in mezarını ziyarete gidiyor.Kitabede, İstiklâl Marşı’ndan bir kıta var:

“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?

Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!

Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.”

Kameraların önünde kıtanın son iki (mısraını) okuyor:

“Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.”

(Değil canımı, sevdiklerimi ve bütün varlığımı alsın Allah; ama beni dünyada vatanımdan ayırmasın)…

Sonra yumuşak bir sesle, basın mensuplarına,Âkif’in;“babasının kadim dostu olduğu”bilgisini veriyor ve diyor ki:“Bu Âkif’in şiiri…”E herhalde!..Şairin mezar taşında, başkasının şiiri mi olacak?İstiklâl Marşı’ndan bir kıtayı, sıradan bir şiir olarak ifade…Küçük bir hata… Hattâ ancakÂkif böyle bir şiir yazabilir, mânâsına şiirin değerini belirttiği bile düşünülür. Fatiha okuyup gitse ne iyi olacak…“Bu Âkif’in şiiri…” diye başladığı cümlesini“ve mısraları…” diyerek bitirmez mi!..“Akif’in şiiri ve mısraları”…Elinizdeki elmayı; bu elma ve kabuğu diyerek göstermek ne kadar düşüncesizceise, “şiiri ve mısraları” demek de öyle… Bari burada sussa…Herkesin düşebileceği ve anlayışla karşılanması gereken bir küçük sürçülisan denir geçilir… Ama CHP’nin, (Arşimet)e taş çıkartacak bir çığlıkla “evraka (buldum)!”diye sunduğu ve diğerlerine de kabul ettirdiği aday;“Erdoğan olmasın” diyenleri bir “çatıda” birleştirsin diye bulduğu aday…En büyük çamı devirmeden, İstiklâl Marşı’ndan“cüda (ayrı)” olduğunu ifşa etmeden susmayacak…“Bu Âkif’in şiiri ve mısraları” dedikten sonra şiirin, Çanakkale Şehitleri’nden olduğunu söylemez mi! Söylüyor ama pek emin de değil…Tereddüdünü, sadece sesinin tonu ile değil, cümlesinin sonuna“herhalde”kelimesini ekleyerek ilân ediyor: “Bu Çanakkale Şehitleri’nden herhalde…”Belli ki, her iki şiir hakkındaki bilgilerinden emin değil… İstiklâl Marşı şairinin mezarındasın… Şiirleri bilmesen de, buraya ancak milletine yazdığı marştan bir bölüm alınır, diye düşünmek basireti de mi yok? Pes…

Olay, kameraların önünde cereyan etti. Tabiî ki medyaya yansıdı.Ertesi gün, durumu kurtarmak için konuşurken de, gaf üstüne gaf yaptı… Aslındanezaketen gaf deniyor;gaftan öte cehil sergileniyor… Güya dünkü “yanlış anlamayı” düzeltecek… Daha ilk cümlede, ortaokul öğrencisinin bile yapmayacağıiki hata… Diyor ki;“İstiklâl Marşı’ndan bir beyit okumuştum”... İstiklâl Marşı’ndan “beyit” ha?..İstiklâl Marşı beyitler halinde değil kıtalar halinde yazılmıştır; bu bir… İkincisi; okuduğu da beyit değil, kıtadan iki mısra… “Kıtadan iki mısra okudum”demeliydi. Şiirleri bildiğini ve karıştırmadığını anlatmaya çalışıyor… O okuduğu“beyitte” şehitler ve şehitlik anlatılıyormuş, bunlar da en iyi Çanakkale Şehitleri’nde ifadesini bulurmuş…Bunu demek istemişmiş… Eyvah!.. Konuştukça batıyor… Okuduğu mısralarda, şehitlik ve şehitler değil, vatandan ayrı olma ıstırabı anlatılıyor… Yani Sayın İhsanoğlu’na“damardan” hitabetmesi gerekenduyguyu…Şehitler ve şehitlik, okumadığı, yani söz konusu olmayan ilk iki mısrada ele alınıyor…Eyvah ki, eyvah!..Şiirler karıştı, beyit ve kıta bilgileri karıştı, mısralarkarıştı, mânâlar karıştı… İstiklâl Marşı’na ve Çanakkale Şehitleri’ne gafleti ayyuka çıktı…

Bu memlekette. İstiklâl Marşı’nı okuma yarışmaları yapılır… Çocuklar, gençler kendilerinden geçerek, heyecanlagözyaşları içinde41(kırkbir)mısrayı(10 kıta) ezbere okur… Yer gök alkışla inler… Haberleriyapılır…Kahramanların boy boy resimleri basılır, onlara hediyeler verilir…Videoları yayınlanır… Vatandan “cüda” olanlar, bu haberleri daha bir heyecanla takip ederler, videoları birbirlerine gönderirler…Bütün ders kitapları İstiklâl Marşı ile başlar. Çanakkale programlarında Çanakkale Şehitleri okunur. Kaside olarak söylenir.Kısaca İstiklâl Marşı ve Çanakkale Şehitleri her vesile ile okunur. İstiklâl Marşı’ndan ve Çanakkale Şehitleri’nden gafil olmak mümkün değildir.Kaldı ki, gurbet ellerde vatan hasretiyle yanan bir kimse;

“Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.”

Mısralarını bir duysa, gözyaşlarına boğulur ve onun hangi şiirin parçası olduğunu öğrenmedenedemez.Yani Sayın İhsanoğlu’nun;İstiklâl Marşı’na bigâne kalmasına, İstiklâl Marşı’ndan bir parçayı görünce bilmemesine, İstiklâl Marşı cahili olmasına;–“vatandan cüda” da olsa–bir mazereti olamaz. Hattâ “vatandan cüda” olmak, daha çok bilmeyi, daha derin anlamayı gerektirir. Bu konudaki cahilliğe hiçbir mazeret olamazken…Bir de bu şiirler; “babasının kadim dostuna” aittir. Daha iyi bilip değerlendirmek için yurt içindeki ve dışındaki Türkler’e nazaran, fazladan bir sebebi ve imkânı daha var!..Sayın İhsanoğlu, bu iki mısrayı ilk defa o mezar ziyaretinde okumuş olsa bile, vatanından ayrı kaldığı yılları düşünüp, tek kelime edemez hale gelmeliydi. Bütün bunlara rağmen İstiklâl Marşın’dan gafil olan, kimsenin yapamayacağı bir başarıya (!) imza atmıştır; ona bir “plâket” vermek lâzımdır.Kılıçdaroğlu ile Bahçeli, millet adına bu görevi yerine getiriverirler artık…

Bundan önceki yazımda, İsrail zulmüne karşı yarım ağızla bir şeyler söylemesine ve milletler üstü İslâm örgütüne yıllarca başkanlık yaptığı halde, İsrail ve Filistin üzerine derin analizler yapmamasına ve çözüm üzerine fikir söyleyememesine işaret edip…Bu mu milleti birleştirecek adayınız, diye sormuştum… Şu haline bakıp, bu mu millî birliği sağlayacak adayınız, diye sormayayım mı?

Sayın İhsanoğlu, devirdiği çamlarla alay konusu oldu. Bilhassa sosyal medyada, tokat gibicümlelerle tepki gördü… Bir de ben, vatan sevgisini ve millî duygularını sorgulayıp üzmeyeyim… Namazda gözü olmayanın, ezanda kulağı olmaz da demeyeyim. Ama gördüğü tepkilere bir örnek olsun vermemek olmaz: “Yusuf TURAN: Andımız kaldırıldı diye yaygara yapanların,nurtopu gibi İstiklâl Marşı bilmeyen cumhurbaşkanı adayları var!”İstiklâl Marşı’ndaki “mısra”sayısı kadar,41 KERE maşallah!..

Ülkücü gönüldaşların ve “tıpış tıpış” sandığa gitme talimatı alanların işi zor… Ama asıl Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin işi zor… Kendi memleketinde bile yeterli oyu alamayan adayıngetireceği faturanın hesabı, zor verilir…“Türkiye’nin adayı” diye öne sürülenin yükleyeceği fatura, Türkiye kadar olur!..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.