MADEM HER ŞEY KAMUOYU ÖNÜNDE...

ALİ ERDAL

Ankara Baro Başkanı Av. Metin Feyzioğlu; “Biz 70.000 avukatız. 70.000 avukatın bu ülkede ‘olmaz’ dediğine kim olur der şaşarım” demiş. “Biz 70.000 avukat”?.. Ülkedeki bütün avukatlar… “Biz avukatlar” istemedikten sonra, yargıda düzenleme yapacak kanunu çıkaracak olana bırakın şaşmayı, böyle bir şeye kalkışanın alnını karışlayın…

Düşünün bir… Bütün baroların yönetim kurulları bulundukları yerlerde toplanıyorlar. Gündemlerinde hükümetin hazırladığı kanun taslağı var… Hazırlığı okuyorlar… İnce eleyip sık dokuyorlar ve kanunun ülke menfaatlerine aykırı olduğunu tespit ediyorlar. Başkanlar da çıkıyorlar kamuoyu önüne ve niçin çıkmaması gerektiğini, çıkarsa nelerin olacağını bir bir anlatıyorlar… Bir değil, iki değil… Ülkenin bütün barolarından aynı ses yükseliyor… Başkanlar çıkıp kendi kafalarına göre konuşmuyorlar; yönetim kurullarının uzun çalışmalardan sonra verdikleri objektif neticeyi açıklıyorlar… İşi bilenlerin bildirisini okuyorlar. Bu haykırmaya rağmen kanun çıkarılabilir mi? Çıkarılamaz…

Ama kanun çıktı… Cumhurbaşkanı siz bu yazıyı okurken belki de imzalamış olacak… Peki, ikazlara mı kulak verilmedi, ikazlar yerinde mi değildi? “Biz 70 bin avukat”a nasıl kulak verilmez?

Öğreniyoruz ki… Kanuna karşı çıkan baro sayısı 24’müş… Baroların üçte biri bile değil… “Biz 70.000 avukat”, kaça düştü?.. Demek ki, işi bilenlerin çoğu karşı değilmiş.

Böyle bildirileri duyduğum zaman sanıyordum ki… Başkan yönetim kurulunu topluyor… Meseleyi inceliyorlar; enine boyuna konuşuyorlar. Ve kararlarını kaleme alıyorlar. Başkan da çıkıyor kamuoyu önüne bunu, yani uzmanların görüşünü açıklıyor… Bilecik Baro Başkan Yardımcısı Av. Serkan AŞICI’nın açıklamasını duyana kadar böyle sanıyordum.

Yargı organlarında düzenleme kanununa karşı çıkan ve bu yolda bildiri yayınlayan barolardan biri de Bilecik Barosu… Baro Başkan Yardımcısı AŞICI diyor ki:

“Ülkemizde son günlerde yüksek yargı organları ile ilgili olarak yapılması düşünülen düzenlemeler ile ilgili birtakım tepki açıklamaları yapılmıştır. Bu açıklamalardan birisi de 24 baro tarafından yapıldığı belirtilen açıklamadır. Bilecik Barosu da bu 24 barodan birisi olarak yer almıştır. Ancak bu açıklama Bilecik Barosu Başkan Yardımcısı olarak şahsımın görüşleri bu yönde olmadığından konu ile ilgili fikirlerimi kamuoyu ile paylaşma zorunluluğu doğmuştur.” Aşıcı, açıklamasının devamında, kanunun niçin çıkarılması gerektiğini anlatıyor.

Hale bakın… Başkan ayrı, yardımcısı ayrı görüşte… O zaman Başkan, nasıl baro adına açıklama yapabildi? Yönetim kurulu toplanıp bu meseleyi görüşmemiş miydi? Ortak karar alınmamış mıydı? Başkan kendi bildiğine mi açıklama yaptı? AŞICI, görüşlerini yönetim kurulunda söyleme imkânı bulamamış olmalı ki, kamuoyu önünde ifadeye lüzum gördü.

Kanuna karşı çıkan baro sayısı zaten üçte birden azdı… Bir de böyle yönetim kurullarını kaale almadan açıklama yapanlar olduğuna göre karşı çıkanlar, üçte birin çok altında…

Şimdi benim gibi her halde bu açıklamayı okuyan herkes merak etmiştir… Bilecik Baro Başkanı, yönetim kurulu ile görüşmeden kendi bildiğine mi açıklama yaptı? Yönetim kurulunda tartıştıktan sonra çoğunluk tarafından kabul edilen açıklama mı kamuoyuna duyuruldu? Kamuoyunun bunu da bilmeye hakkı var... Her halde Baro Başkanı, bilgi vermenin, görevi olduğunu biliyordur.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.