YMM Münür Şahin, Bilecik kamuoyunda oldukça dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Bilecik'te, CHP teşkilatlarının İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na sahip çıkarken, rüşvet operasyonu kapsamında görevinden uzaklaştırılan eski başkan Semih Şahin'e neden sahip çıkmadıklarına vurgu yapan Münür Şahin, "Bilecik, Ekrem İmamoğlu'na sahip çıkarken, Semih Şahin'e haksızlık yapmış olmuyor mu?" diye sordu.
Münür Şahin tüm dikkatleri üzerine çeken yazıda, şu ifadelere yer verdi:
"2019 yerel seçimlerinde uzun yıllar sonra Semih Şahin partisine Bilecik Belediye Başkanlığını kazandırmıştı. Bilecik Belediyesi’nde kritik görevlere atamalar yaparken, Semih Şahin Şişli Belediye Başkan Yardımcılığından geliyor olması nedeniyle ağırlığını koyamadı. İstanbul il başkanının şirket müdürü dahil birçok atamada etkisi altında oldu. Semih Başkan, Bilecik ilinden uzak kaldığı için belediye üst düzey kadrolarda İstanbul ağırlıklı kuruldu. Bilecik’te basın bu konuyu o dönemde çokça dile getirmiş ve uyarmıştı.
Yargıya intikal eden malum olayla da görevi bırakmak zorunda kalan Semih Şahin hem partisi hem de teşkilatı tarafından ilk günler bu olay komplodur denilse de sonrası için dışlandı. Bir anda yargı süreci tamamlanmadan suçlu görülüp yalnızlığa itildi. Tabi ki bu durum kendi partisini, teşkilatını ilgilendiren bir konu.
Semih Şahin İnşaat Mühendisi, Balıkesir Üniversitesinde Öğretim Görevliliği yapmış, Şişli Belediye Başkan Yardımcılığı ve belediyede üst düzey görevlerde bulunmuş, 1999 yılı genel seçimlerinde DSP Bilecik Milletvekili Aday Adayı, ailesi Bilecik ilinin tanınmış eğitimcisi olan bir siyasetçi ve akademisyendi. Eğitimi, geçmişi kariyeri tartışma götürmeyecek üst düzeyde kıymetli bir kardeşimizdi.
Bunları niye anlatıyorum diye düşünebilirsiniz. Ortada çifte standart var onu belirtmeye çalışyorum. Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargıya intikal eden olayları ölçek olarak farklı olmakla beraber aynı. Baştan da belirttiğim gibi yargıya intikal etmiş olaylarda yargı karar vermeden kimse suçlu ilan edilemez.
Bir Bilecikli olarak sadece şunu düşünüyorum, Semih Şahin İstanbul teşkilatının göreve getirdiği şirket yöneticisinin karıştığı olaydan sorumlu görülerek görevden el çektirildi ve partisi ve teşkilatınca dışlandı, kaderiyle baş başa bırakıldı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise partisi ve belediyesi içinden yargıya müracaat edilerek diploması dahil birçok konuda ihbar edilerek, görevi kötüye kullanma dahil bir çok konuyla suçlanarak görevden alındı. En yakınındaki yöneticileri de itirafçı olma sırasına girdi. Yani suçlamalar partililerinden ve çalışma arkadaşlarından, üst düzey yöneticilerinden geldi.
İstanbul’un ve teşkilatın başlangıçta yargı kararları netlik kazanıncaya kadar Ekrem İmamoğlu’na sahip çıkmaları doğal olabilir. İleride yargı kararları gelmeye başlayınca ve bunları kamuoyu öğrendikçe durum değişecek ve herkes gerçeği görecek.
Semih Şahin ve Bilecik açısından baktığımızda bir yerde kariyeri tartışılmayacak kadar güçlü olan bir başkan bir anda dışlanıp, suçlu ilan edilip yalnızlığa mahkum edilirken, Bilecik ilinde partisinin ve teşkilatının Bilecik’te yapıldığı iddia edilen olayın milyonlarca kez daha büyüğünü partisine yaşatmış olan Ekrem İmamoğlu’na bu denli sahip çıkılması normal mi?
Semih Şahin için kimse yürümedi, kimse imza toplamadı, kimse paylaşım yapmadı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı çok daha büyük suçlamalarla itham edilirken ona sahip çıkan partisi ve teşkilatı haksızlık yapmıyor mu? Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti olan koltukta oturanların ona yakışan liderler yöneticiler olması gerekmez mi?
Bülent Ecevit’in dürüstlüğünde, inançlara saygılı, ekonomi ve dış politika bilgisi üst seviye olan sosyal demokrat bir lider Türkiye’de yok mu? Atatürk’ün partisinin hedefi; hakkında bu kadar suçlama olan Ekrem İmamoğlu’nu aklamak ve onu erken seçimle Cumhurbaşkanı yapmak mı? Türkiye Cumhuriyeti’nin ana muhalefet partisinin kişileri korumak için değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin hedeflerini benimsemiş lider ve kadrolarla iktidara alternatif olması gerekir, Türk halkı bunu bekliyor.
Bilecik ilinde de parti içinde bu düşüncelerde olan çok kıymetli kardeşimiz ve değerlerimiz var. Kendi çocuklarını bir kalemde silip, Semih Şahin’den çok daha büyük suçlamalarla tutuklanan ve kariyeri asla Semih’le karşılaştırılamayacak Ekrem İmamoğlu’na yargı kararlarını beklemeden sahip çıkmak “Kuruluşun ve Kurtuluşun kenti Bilecik” iline yakışıyor mu?”