NİHAYET

ALİ ERDAL

Masketakıpher gösteride pervasızca, meydan okur gibi, bu meydanların horozu benim der gibisokakları savaş alanına çevirenlercezalandıracak. Bunu duyunca, “nihayet” dedim.

Maskeyle meydana atılanlar,bu halleriyle açıkça şunu demiş oluyorlar:

Maskenin arkasına saklanıp açıkça suç işleyeceğiz, buna rağmen hiçbir kişi, kurum, emniyet görevlisi beni yakalayamayacak ve adalet beni cezalandıramayacak, çünkü bu hareketimizi önleyecek kanun da yok; bu eksiği görecek devlet de…Biz de bu tedbirsizler memleketinde bu boşluklardan rahatça yararlanacağız…

Maskeyi takıyor; tabanca, bomba, bıçak, pala, kılıç, eline ne geçerse alıyor, her şeyi kırıp döküyor… Bilhassa çeşitli aletlerle boy gösteriyor ki dehşet saçsın. Emniyet kuvvetleri, çaresiz;  niye maske takıyorsun, diyemiyor… Oh… Ne alâ memleket!..Köpeksiz köyü buldular, değneksiz geziyorlar...

Evet nihayet başta Başbakan Davutoğlu olmak üzere hükümet harekete geçti…

Nihayet dememin sebebi, daha önce birkaç defa maskeli gösterinin ayrıca suç olduğunu ifade eden ve cezalarını açıkça belirten bir kanun olması gerektiğini yazmıştım.Fevkalâde bir keşif yaptım, kimsenin görmediğini gördüm, kimsenin düşünemediğini akıl ettim demiyorum. Başka yazanlar ve söyleyenler de oldu. Nasıl olup da bugüne kadar bunun görülememiş ve tedbirin düşünülememiş olduğuna şaşıyorum… Bu ihtiyacı, hattâ şartı vatandaş sokakta, kahvede, evde, stadyumda; kısaca her yerde ifade ediyor. Herkesin gördüğünü, ne hikmetse, devlet yıllardır görmüyordu… Maskeliler o kadar pervasız hareket ediyorlar ki, yetkililerin bakış açısını ve tedbir kapasitesini dumura uğratıyorlar. Ama bu sefer herkesin gördüğünü devlet de gördü; bunun için “nihayet” dedim…

Galiba bu sefer iş ciddî… Tedbir alınacak gibi görünüyor. Muhalefet bile, vay efendim, baskı kanunları geliyor, bir gün siz de bu kanunlara hedef olabilirsiniz;demokratik haklara sizin de bir gün ihtiyacınız olur; gelin bu sevdadan vazgeçin yollu lâflar ediyorama maske ile gösteri yapmak demokratik haktır diyemiyor. Hükümetin her yaptığına karşı çıkan ve çarpıtan medya da, maskeli gösteriyi müdafaa edemiyor. Maske takıp terör estirmek; korku, dehşet saçmak; yakıp yıkmak, sevgili göstericilerimizin haklarıdır diyecek güç kimsede yok. Halktan çekiniyorlar. Herkes biliyor ki, maskenin arkasında bizim insanımız yok. Maskenin arkasında masum gösterileri saptıran, masum göstericileri yıkıcılıklarına alet eden dış güçlerin ajanları var; hainler var! Maskenin arkasında devletimizin acizliği ile alay eden dış güçlerin gizli servisleri ve onların içerdeki yardakçıları var! Halkı suç işlemeye teşvik eden, insanımızı birbirine düşüren başka ne olabilir ki?

Nihayet, “maskeleri yırtacak devlet otoritesi nerede?” diyehayıflananları rahatlatacak, millî irade kendini gösterdi. Bu sefer inşallah, Başbakan Davutoğlu’nun sözlerine bakınca, maskeleri yırtmakta kararlı bir otorite görünüyor. Diyor ki: “Maske takan alıp, götürülüp, tedbir alınacak. Maske takan kişi şunu deklare etmiş oluyor; ben kimliğimi gizliyorum, suç işlemeye hazırım.” Amasya’da halka hitabında da meseleyi canevinden yakalayan bir mantık ortaya koyuyor:“Hiçbirinizin yüzünde maske görmüyorum. Niye maske takmadınız? Çünkü siz buraya suç işlemek için gelmediniz.”  Demek ki eksik olan devletin karar vermesi ve kararlı olması imiş…

Hükümet kararlı, muhalefet maskelilerisavunma sadedinde, halkın nefretinden ve tepkisinden çekindiği için, sesini çıkaramıyor. İnşallah bu sefer tamam… Nihayet…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.