Ahmet MEŞE
2. OSB'de faaliyet gösteren 13 firma tarafından ortak bir bildiri yayınlandı. 2. OSB yönetiminin Özel İdare'den yatırımcılara devrine ilişkin yaşanan süreci anlatan sanayiciler, yargıya taşınan konuyla ilgili Yargıtay sürecini bekleyeceklerini belirttiler.
2. OSB yönetiminin kendilerine devredilmesi gerektiğini savunan sanayiciler,"Yürüyen dava hakkında bir beyanımız bulunmamaktadır. Sadece kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini amaçlamaktayız. Adalet sistemine olan inancımız devam etmektedir. Bilecik 2. Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nın kanunun amacına aykırı olarak, ısrarla kamu tarafından yönetilmesini istemesine bir anlam verememekteyiz" ifadelerini kullandılar.
2. Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren firmalar, müteşebbis heyetinin görevinin sona ermesi ve yönetimin kendilerine devredilmesi için başvuruda bulunmuşlardı. Konu yargıya taşınarak, sanayicilerin Özel İdare’den yönetimi devralmak için açtıkları dava “Yasal şartların oluşmadığına hükmedilerek” reddedilmişti.
Konunun kamuoyunda geniş yankı bulması ve bazı siyasilerinde gündeme getirmesinin ardından 2.OSB'de faaliyet gösteren 13 firma tarafından ortak bir bildiri yayınlandı. Bildiride, konuyla ilgili yaşanan gelişmelerden bahsedilerek, davanın Yargıtay aşamasının bekleneceği ifade edildi. Sanayiciler, haklı olduklarını ve adalete güvendiklerini belirterek,"Yürüyen dava hakkında bir beyanımız bulunmamaktadır. Sadece kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini amaçlamaktayız. Adalet sistemine olan inancımız devam etmektedir" dediler.
Porland Porselen Sanayi ve Ticaret A.Ş., Aya Madencilik San. Tic. A.Ş., Arslan Alüminyum San. Tic. Ltd. Şti., Silkar Madencilik San. ve Tic. A.Ş., Reisoğlu İplik Men San. Ve Tic. A.Ş, Teknik Metal Sistemleri Ltd. Şti., Özkalkanlar Geri Dön. Tes. İnş. San. Tic. Ltd. Şti, Dekomer Mermer San. Tic. A.Ş., Kartal Mermer Mad San. Tic. Ltd. Şti., Durmuş İnşaat Gıda San. Tic. Ltd. Şti., Sibel Tekstil Konf San. Paz. A.Ş., Orka Elk. Elekt. Teks San. Tic. Ltd. Şti., Temiz İş Torna Ltd. Şti. firmalarının imza attığı bildiride özetle şöyle denildi:
"Bilecik 2. Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri olarak, mevzuatta belirtilmiş 2/3 sayımızdan fazlasının çalışma ruhsatı aldığını düşünerek, ilgili OSB Kanunu ve yönetmeliği uyarınca, bağlı bulunulan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na başvurarak, şartların oluşup oluşmadığının tespiti ile şartlar oluştu ise genel kurula gidilmesi talebinde bulunduk.
Bakanlık da 2/3 çoğunluğun oluştuğunu ve genel kurul sürecinin başladığını ve altı ay içerisinde Genel Kurulun toplanması için Bilecik 2. Organize Sanayi Bölgesi Müteşebbis Heyeti’ne ve Başkanlığı’na gerekli talimatları verdi. Altı ay süresince genel kurul yapılmasını bekledik. Bu dönemde OSB, Valilik ve Bakanlık arasındaki yazışmalara baktığımızda; Bilecik 2. Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nın itiraz ederek; ‘’2/3 çoğunluğun oluşmadığını, yeni parsel çalışmalarının yapıldığını‘’ bildirdiğini öğrendik.
Kazanılmış hakkımızı gören Bakanlık, gerek OSB’ye gerek Valiliğe, genel kurula gitmesi konusunda tekrar talimat yazısı yazdı. Ancak buna rağmen talimat gereğinin yerine getirilmediğini gördük.
Altı ay boyunca bu şekilde, talimat gereği yerine getirilecek diye bekletildik. OSB’ ler kanununun 25. maddesi ve yönetmeliğin 18. maddesine göre; ‘genel kurula gidilmediği takdirde katılımcılar mahkemeye başvurarak genel kurula gitme izni talep edebilirler.’ hükmü uyarınca kanuni hakkımızı kullanmak için mahkemeden izin talebinde bulunduk.
İlgili yönetmelik maddesinde; ‘İzin veren mahkeme katılımcıların listesini gün yer saatini belirler’ hükmü bulunmaktadır. Diğer bir deyişle burada kanunun emredici - amir - bir hükmü bulunmaktadır ki, mahkeme amir hükme uymalıdır. Mahkeme yönetmelik ve mevzuattaki bu hüküm doğrultusunda, Bakanlığın farklı tarihlerdeki yazılarına istinaden izin vermesini düşünürken, talebimizi kabul etmemiştir. İzin talep etmiş olduğumuz mahkeme de hâkim; duruşmanın 2. Celsesinde; talebimizin aksine izin vermediği yönünde kararını kendi gerekçeleri ile bildirmiştir. Mahkeme tarafından böyle bir karar verilmiş ise de işbu karar nihai olmayıp dosya Yargıtay tarafından da incelenecektir. Bu bakımdan davaya ilişkin açıklamalarımız görülen duruşmada yapılmıştır.
Yürüyen dava hakkında bir beyanımız bulunmamaktadır. Sadece kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini amaçlamaktayız. Adalet sistemine olan inancımız devam etmektedir.
Organize Sanayi Bölgeleri bütün kamunun ortak faydasına sunulmuş bölgeler olup, sanayicileri bir araya getiren ve ülkeye katkısı olan oluşumlardır. Dolayısıyla Bilecik 2. Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nın kanunun amacına aykırı olarak, ısrarla kamu tarafından yönetilmesini istemesine bir anlam verememekteyiz.
Öte yandan, 1993 yılında kurulan bir OSB’nin kuruluşundan bugüne kadar 22 yıl geçmesine rağmen hala Genel Kurul’a geçememiş olması bizleri düşündürmektedir. Zira müteşebbisler olarak bizlerden beklenen tüm edimler tarafımızdan yerine getirilmiştir.
Bilecik 2. Organize Sanayi Bölgesi katılımcı - sanayicileri olarak, şartların oluştuğunun Bakanlık tarafından tespit ve teyit edilmiş olması nedeniyle; genel kurul yapılmasını istememizin nedeni, sanayicilerin kendi problemlerine yönelik daha hızlı, etkin ve çözüm odaklı ilerleyebileceğine olan inancımızdır.
Hukuk devletinin ve toplumumuzun bu konudaki sağduyusuna ve hassasiyetine sonsuz inancımızla kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız."