Mehmet ERDAL
Geçtiğimiz hafta Cuma günü Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilimizi ziyaret ederek, Yüksek Hızlı Tren açılışını yaptı. Başbakan'ın açılışında yaşanılan protokol krizi de güne damgasını vuran en önemli olaylardan biri olarak tarihteki yerini aldı.
Protokole Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Yaşar ve Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan alınmadı. Cumhuriyet Başsavcısı Yaşar ve Rektör Özcan'ın alınmaması sebebi ne, GÜVENLİK TEDBİRLERİ.
Hasbinallah.
Böyle bir durumun söz konusu olabilmesi için insanın akli melekelerini yitirmiş olması gerekir. Başbakan Erdoğan’ı kimden koruyacaklarmış, Cumhuriyet Başsavcısı ve Rektöründen öyle mi?
Cumhuriyet Başsavcılığı devletin kolluk kuvvetlerinin bağlı olduğu bir kurum. Devletin asayişini, nizamını, hasılı, GÜVENLİK'ten sorumlu bir makam. Allah muhafaza içeride bir olay olmuş olsa ilk müdahale edecek kişi Cumhuriyet Başsavcısı olacaktı.
Ya diğeri.
Üniversitemizin Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan. Sayın hocamız görev yaptığı günden bu yana Bilecikliler'in gönlünde taht kurmuş. Yaptığı başarılı çalışmalarıyla herkesin takdirini kazanmış, ikinci dönemindeki seçimi sırasında ilimizdeki tüm sivil toplum kuruluşlarının yeniden görevinin devamını istediği bir gönül insanı. Protokol sırasında da en ön sıralarda yer alan bir ünvanı var.
Biliyorsunuz ilimizi ziyaret edecek üst düzey bürokratların protokol listelerini ve programları hazırlayan makam Valilik olur. Valilik bürokratlarının yaptığı listeyle protokole girecek kişilerin isimleri belirlenir. Emniyet mensupları da Valiliğin belirlediği isimleri protokole alır, liste dışındaki hiçbir ismi protokolde yer vermez.
İlimizin en önemli iki şahsiyetini protokolde yer yerilmemesi tüm Bilecikliler'i derinden üzdü. Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Yaşar ve Rektör Azmi Özcan'ı protokol dışı bıraktı.
Haberi aynı gün internet sitemizde paylaştık ve çok değişik yorumlar geldi. Yorumların en ilginci ise Cengizhan isimli bir okuyucumuzdan gelmişti. Yorum şöyle; "Protokol listeleri zaten hazır olur. Sadece başlıklar ve isimler değiştiğinde düzenlemesi yapılır. Ünvanlar aynı kalır. Bu bağlamda önemli olan ’Başsavcı ve Rektör Beyin ismi neden listede yok değil, listeden ne maksatla çıkartıldıkları?’ Esas sorulması gereken soru bu." şeklindeydi.
Her program için ayrı bir protokol listesi oluşturulacak değil ya, bilgisayardaki kayıtlı protokol listesinden eklemeler veya çıkartmalar yapılır. Cumhuriyet Başsavcısı ve Rektör'ün de ismi her protokol listesinde yer alır.
Cengizhan isimli okuyucumuzun yorumundan anlaşıldığına göre listeler yapılırken ön yargılı ve agresif davranılmış olunabilir mi?
Eğer öyleyse durum daha da vahim...
Peki bu listeler, Valilik dışında hazırlanmış olabilir mi? Olmamalı. Çünkü Başbakan Erdoğan'ın bu programı, bir parti programı değil. Devletin en önemli hizmetlerinden biri olan YHT hattının açılış töreni. Yani devlet töreni. Onun için yetki Valiliktedir. Valilik ilimiz Cumhuriyet Başsavcısı ve Rektörünün dışlanmasına nasıl göz yumar, hem de GÜVENLİK TEDBİRLERİ nedeniyle.
Gerçi bir okuyucumuz da yorumunda, "Vali bey bu müdürleriyle kendisinin girdiğine şükretsin" diye yazmış
Eeee ne diyelim.
En vahim olanı da bu olurdu herhalde.
Bu müdürleriyle belki bir dahaki protokole Vali bey de giremez herhalde.
Geçtiğimiz haftaki programa Vali Beyde girebildiğine şükretsin diyelim.
Hakkaniyetli bir şekilde işini yapan tüm dostlara selam ve dua ile.
Hoşçakalın.