2014 yılının sona ermesine çok az bir zaman kaldı. 2015 yılına girmek üzereyiz. Bir yaş daha almanın mutluluğunu yaşayan gençlerimizin yanında ömründen bir yıl daha gitmenin üzüntüsünü duyan insanlarımız oldukça fazla. Bir yılın muhasebesini yaptığımızda topluma faydalı işler yaptığımız düşüncesi ağır basıyorsa kazançlı çıkmış sayılırız. Eğer bir yıllık ömrümüz boş işlerle geçmişse, kendimize, ailemize ve topluma fayda sağlayacak işlerde bulunmamışsak seneyi zararla kapatmış sayılırız.
Bizim için sadece günleri, haftaları, ayları belirleyen yılın başka bir özelliği olmamalı. Maalesef İslam dininde yeri olmayan, Hıristiyanların kutladığı gibi kutlamayı alışkanlık haline getiren Müslüman Türk toplumu değerlerini kaybetmektedir. Yılbaşı kutlama gecelerinin bilançosunun, milyonlarca liralık israf, iş kaybı, binlerce ailenin mahremiyetine zarar, aile bağlarında çözülmeler ve kör kütük sarhoşluktan başka bir şey değildir. Yılbaşı gecesini batının kokmuş düşüncesi ve İslam dinine muhalif davranışlarla kutlamak yerine, ilimde, fende, teknolojide nasıl daha ileri gidebileceğimizi sorgulamalıyız. Yılbaşı gecesinde ne kadar çok çılgınlık yapılırsa, edebe, adaba aykırı ne kadar çok davranış sergilenirse, içki, fuhuş kısacası gayri meşru hareketler ne kadar çok olursa o kadar mutlu bir yıl geçireceğini zanneden sözüm ona kendisini ileri görüşlü, çağdaş ve ilerici sanan insanlar o kadar çok yanılmaktadırlar. Bizim yapacağımız geçmiş yılın muhasebesini yaparak kendi kendimizi “ben geçmiş yılda Allah rızası için neler yaptım, topluma ve insanlığa ne gibi faydalar sağladım, memleketimin birliği, dirliği, düzenliği ve kalkınması için neler yapabildim, bazı davranışlarım yanlış oldu, bunları nasıl düzeltebilirim” diyerek gelecek yılda insanlığa yapabileceğimiz çalışmaların planını yapmak, yeni yıla bu şekilde girmeyi sağlamak olmalıdır.
Bilhassa Okullarımızda 3-4 yaşındaki anaokullarımızdan itibaren öğretmenlerimizin destekleri ile yılbaşı kutlamaları yapılmakta, öğrenciler ve veliler zorlanmakta, sınıflarımızda bizim dinimize, örfümüze uygun olmayan kıyafetler giydirilmekte, öğrencilerin birbirlerine hediye almaları teşvik edilmekte, hatta zorlanmaktadır. Başta İl Milli Eğitim Müdürümüz olmak üzere, İlçe Milli Eğitim Müdürlerimizin ve okul müdürlerimizin bizim inancımıza, örf ve adetlerimize aykırı olan bu davranışlara izin vermemeleri hususunda hassas olmalarını tavsiye ediyoruz.