"YARIŞMA DÜNYADA İLGİ GÖRDÜ"

"YARIŞMA DÜNYADA İLGİ GÖRDÜ"

İlimiz merkeze bağlı Kurtköy'de doğan, hafızlığını burada bitiren ve Heybeliada'da talim ve makam dersleri alan Hafız Mustafa Kavurmacı'dan, TRT 1'de tertiplenen Kuran'ı Kerim'i güzel okuma yarışmasıyla ilgili düşüncelerini sorduk. Kavurmacı; "Ramazan ayının son iftarını İstanbul ulemasından, dersiamlarından reis-ül’kurra ve Cumhurbaşkanımızın hocası Sayın Kemal Efendi’nin davetlisi olarak İstanbul’da yaptım. Kendileri benim altmış beş yıl önce tanıdığım bir beyefendi olarak Bursa’da ziyaretime geldi. Bu buluşmalarımızda hatıralarımızı yad ettik, Kur-an’ı Kerim tilaveti üzerine görüşlerimizi belirttik.

Biliyorsunuz ki, Ramazan ayında TRT1’de naklen Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma yarışmaları yapıldı, çok harikaydı. Özellikle jüri heyetinin bilgilerinden çok faydalar sağladık. Yarışma Dünya’da da ilgi ile izlendi. Yalnız ne var ki, yarışmaya katılan yarışmacılar Arap taklitleri ile okumayı benimsediler. Sebebi ise bu gençlerimizin İstanbul tavrından uzak yetişmeleriydi. Sesleri ve kıraatleri konusunda daha ehil bir hocadan ders görmeyiş olmalarıydı. Bu gençler Türk hafızlarından kimleri dinleselerdi? Son yirmi yıl içinde örnek alınacak okuyucularımızın sayısının azaldığı da bir gerçek olarak önümüze çıkıyor. Bundan yirmi yıl öncesi, Bursa’da İmam Hatip Lisesi öğrencileri ve Kur’an kursları öğrencileri benim okuyuşumu dinlemeye gelirler, beni taklit etmeye çalışırlardı. Benim öğrencilerimden Milli Eğitim’de, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda ve müftülük kadrolarında pek çok kimseler var.      

Ben İstanbul’da yetiştim, pek çok üstadların da olduğu büyük meclislerde bulundum. Onların tavırlarını benimsemeye çalıştım. Bunun içindir ki Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açtığı iç hizmet eğitim yuvalarında hocalık yaptım. 1954 yılından itibaren Cuma sabahları Ankara Radyosu’nda Kur’an-ı Kerim okumaya başladım, çok ilgi gördüm. Ama son yıllarda toplumun değer yargıları geriye gitti ve bağırarak Kur’an tilaveti yapmak moda oldu. Bu yüzdendir ki televizyonlarda Kur’an okuyan kimseleri iyi seçmiyorlar. Aynı zamanda da Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma hevesi azaldı. Bunu fark ettiğim için bir kurs açmayı düşündüm ama imkan bulamadım. Yani bizim yapabileceğimiz pek çok hizmetler olduğunun farkındayım.

Aslında bütün din adamlarımızın Kur’an-ı Kerim tilavetine birinci derecede önem vermeleri gerekir. Çünkü bu konu için ömür yetmez. Konuya başka açıdan bakarsak, bir din görevlisinin başka bir mesleği daha yürütmeye çalışmaması gerekir. Bizler imamken camide okuyacaklarımızı önceden prova ederdik. Hatta makamını bile önceden hazırlardık. Bu güzel günleri görenlerin sayısı da azaldı.

Sonuç olarak; şimdi dileğimiz Kur’an kurslarının da, İmam Hatip Liselerinin de, mesleğini benimseyecek ve dikkatini bu konuda toplayacak örnek din adamları yetiştirmeye odaklanması lazımdır.

Kaynak:Sinan ÖNCE

Bu haber toplam 1994 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.