“Ne kasa başındakilerden ne de masa başındakilerden hayır gelmez!”

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin Bilecik il kongresinde yaptığı konuşmada, hem Cumhur İttifakı’na hem de Millet İttifakı’na resti çekti. Fatih Erbakan, “Ne kasa başındakilerden ne de masa başındakilerden hayır gelmez!” dedi.

Yeniden Refah Partisi Bilecik İl Başkanlığı 2’nci Olağan Kongresi gerçekleştirildi. Genel Başkan Dr. Fatih Erbakan’ın katılımıyla gerçekleşen kongre adeta gövde gösterisine döndü. Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi’ni hınca hınç dolduran Yeniden Refah Partililer “Başkan Erbakan” sloganlarıyla salonu inletti.

Genel Başkan Fatih Erbakan, burada yaptığı konuşmada, Cumhur ve Millet ittifakına eleştiriler getirerek, Türkiye’nin geleceğini ancak Milli Görüş kadrolarının şekillendirebileceğini söyledi. “Kasanın başındakilerden ve masanın başındakilerden hayır gelmez” diyen Erbakan, “Milli Görül, ikinci 40 yılında yanardağ gibi patlıyor.” dedi.

“PARASI VE HAVASI OLAN PARTİLERDEN DAHA COŞKULU KONGRELER YAPIYORUZ”

Genel Başkan Dr. Fatih Erbakan’ın birbirinden önemli mesajlar verdiği konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

“Milli Görüş; ikinci 40 yılda yanar dağ gibi patlıyor. Bazı parası ve havası çok olan partilerin yaptıkları büyük kongrelerden daha coşkulu, daha çok katılımlı, daha muazzam il kongrelerini yapıyoruz. Erbakan hocamız, 'Diğer partilerin seçmenleri var ama bizim inananlarımız var' diyordu. İhale, koltuk, makam ve mevki gibi hiçbir menfaati olmamasına rağmen bu aşkı, bu heyecanı ve bu coşkuyu yaşamak ancak milli görüşçülere has bir olaydır.

Osmanlı demek milli görüş demektir. Dolayısıyla aynı uğurda, aynı yolda, aynı istikamette mücadele eden milli görüş mensupları olarak Osmanlı'nın merkezinde, Bilecik'te ve Söğüt'te bu programları yapmak bizler için ayrı bir bahtiyarlık meselesidir. Ecdadımız gibi hakkın ve adaletin hakim kılınması için son nefesimize kadar mücadele etmeyi cümlemize nasip ve müyesser eylesin.

“MİLLİ GÖRÜŞ’ÜN İKİNCİ KIRK YILINDA TARİH YAZILIYOR”

4 seneye yakın zamandır 300 bin resmi üye 81 il ve 900 den fazla ilçe teşkilatlanması yaptık. Biz bu mesafeyi medya gücüyle, holding patronlarıyla, dış güçlerin desteğiyle değil teşkilat mensuplarımızın alın teriyle katettik. İman varma imkan da vardır. Milli Görüş’ün ikinci kırk yılında tarih yazılıyor, destan yazılıyor.

Teşkilatlanmamızın 4'te 1'i kadar teşkilatlanması olmayan partileri anketlerinde göstermeye kalkıyorlar bizim büyük kongremizin 10'da 1'i kadar kalabalıkla büyük kongre yapan, bizim sadece İstanbul'daki üyemiz kadar üyeyi Türkiye genelinde yapamayan, bizim sadece Adana ve Kocaeli'ndeki kadar üyemizi Türkiye genelinde yapamayan siyasi partileri anketlerde göstermeye kalkıyorlar ama Yeninden Refah Partisi'ne yer vermiyorlar. 3 seneden beri bu böyleydi ama suç üstü yakalandılar. Manüpüle ettiler ama en son mızrak çuvala sığmadığı için ve bizim onlara yaptığımız eleştirilerden dolayı son birkaç ankette artık göstermeye başladılar. En son yapılan bir ankette yüzde 3 vermiş bu noktada yine Erbakan hocamızı hatırlamamız lazım. Erbakan hocamız, 'Bunların bize anketlerde verdiği rakamın başına 1 eklerseniz bizim gerçek oyumuzu bulursunuz' diyordu. Biz ikinci kırk yılda başına 2 ekliyoruz ve bu gerçeği ilk seçimde göreceğiz.

“HALKIN HALİNDEN ANLAMIYORLAR”

İktidar partisi 20 seneden beri iktidarda ve hiçbir bahanesi olamaz. Büyük bir kopuş yaşıyorlar. Bakan Nebati bir konuşma yaptı ama kendisinin de anladığını zannetmiyorum. Sizin yaşadığınız düpedüz gerçeklerden, halktan kopuş. Öyle bir noktaya geldiler ki artık halkın halinden anlamıyorlar. Yeni ekonomi modeli dediler herkesi kendi çevrelerindeki ballı müteahhitler, 5 maaşlı bürokratlar gibi zannettiler.

Bir senede yüz bin esnaf kepenk indirdi. TÜİK’in enflasyonu ile bile dünya 5’incisiyiz. Gerçek enflasyonla ise şampiyonuz. AK Parti enflasyonun herkesin sorunu olduğunu söylüyor. Onların yıllık enflasyonu bizim yıllık enflasyonumuz kadar. Savaşın içindeki Rusya'da yüzde 14, Ukrayna'da 24 enflasyon var. Bizim TÜİK enflasyonu bile yüzde 83. Açlık sınırı 7 bin 300 TL, asgari ücret 5500 TL,  emekli maaşı daha da düşük. Halkın yüzde 45’i açlık sınırının altında yaşıyor. 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 23 bin TL,  asgari ücret tek başına bir insanın yaşamasına bile yetmiyor. İşte AK Parti iktidarının sonu zengin daha zengin, fakir daha fakir.

“KILIÇDAROĞLU’NUN SAMİMİYETİNDEN ŞÜPHELİYİZ”

Sayın Kılıçdaroğlu 'Başörtüsü hakkını yasal güvence altına alalım' dedi ve meclise bir kanun teklifi sundu. Biz Yeniden Refah Partisi olarak bu yaklaşımın samimiyeti ile ilgili şüphelerimiz olduğunu ifade ettik. Çünkü 70 senedir başörtüsü düşmanlığı yapan, başörtüsü yasağı devam etsin diye Anayasa Mahkemesine kadar başvuran bir CHP'nin seçimlere 6 ay kala birden bire böyle çıkmasından dolayı son derece şüpheli olduğumuzu ve samimiyeti ile ilgili şüphelerimizin olduğunu ifade ettim. Şimdi kamuoyu da bizim gibi haklı olarak CHP'nin samimiyetini sorguluyor. Acaba bu kanun teklifini savunan CHP, LGBT ve İstanbul Sözleşmesi savunuculuğundan da vazgeçecek mi? Okul öncesi 5 ve 6 yaşındaki çocuklara Kur'an öğretilmesin ısrarından da vazgeçecek mi? Din dersi zorunlu ders olmaktan çıkartılsın ısrarından da vazgeçecek mi? Bunları haklı olarak soruyoruz ancak bu sorularımıza maalesef şuana kadar herhangi bir yanıt alamadık. Tabii sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan grup toplantısında bu gündem üzerine tam 20 senenin sonunda tamda gider ayak başörtüsü özgürlüğünün yasal teminat altına alınması için çalışma yapsınlar diye talimat verdiğini söyledi. Bizde Yeniden Refah Partisi olarak bunun takipçisi olacağımızı ifade ettik. Başörtüsünün yasal hatta anayasal teminat altına alınması çok önemlidir ve çokta gecikmiştir. Bu noktada atılacak adımların da arkasında duracağımızı ifade ettik. Özellikle Anayasadaki laiklik ilkesinin meali anayasaya yazılmaz, çünkü laiklik yabancı bir kelime. Ne manaya geldiği anlaşılmıyor ve bunu alıyorlar din düşmanlığı, başörtüsü düşmanlığı olarak uyguluyorlar. Buna mahal vermemek için, bunun ne manaya geldiğinin açık bir şekilde yazılması ve başörtüsüne, inanç özgürlüğüne asla halel getirmeyecek şekilde gerekli düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.

“6284 SAYILI KANUN KALDIRILMALI”

Tabii sayın Cumhurbaşkanı aynı grup toplantısında 'Aile yapımızı tehdit eden bir takım tehditlere karşı ailelerimizi koruyacak adımlar atacağız' dedi. Bu açıklaması da bizim Yeniden Refah Partisi olarak yaptığımız aileyi ve milletimizi koruma isimli basın toplantımızdan 10 gün sonraya denk geldi. Biz böyle bir basın toplantısı yaptık ve dış güçlerin nesillerimizi, ailemizi ifsad etmek için yaptığı planlara karşı 'Ailemizi ve milletimizi koruma' başlıklı bir basın toplantısı düzenlemiştik. O toplantıda dış güçlerin oyun ve planlarını deşifre etmiş, yetkilileri ve iktidarı da buna karşı tedbirli olmaya davet etmiştik. Bunun hemen arkasından Sayın Cumhurbaşkanı böyle bir açıklamada bulundu. O toplantımızda dedik ki; 'Dünya siyonizmi ve ırkçı emperyalistler yüzyıllardan beridir hedeflerine ulaşmak için siyasi ve ekonomik ifsad yapıyorlar, sömürü, zihinsel ve kültürel ifsad, son olarak da ahlaki ve sosyal ifsadı eklediler'. Bunu bir takım uluslar arası sözleşmeleri devletlere dayatarak yapıyorlar. İstanbul Sözleşmesi’nin uzantısı 6284 sayılı kanun kaldırılmalı.

“ÖLME EŞEĞİM ÖLME…”

Geçtiğimiz pazar günü 6 birbirine benzemez 7. kez bir araya geldi. 7 tane masa başı toplantısı, 30 kez de baş başa toplamda 37 kez bir araya gelmişler. 6 aydır toplanıp dağılıyoruz bol bol edebiyat, resim, çay ve kahve ancak ortada milletin derdine derman olacak bir çözüm önerisi yok. Bu ekonomik krizden nasıl çıkacağımıza dair bir kaynak paketi var mı bizim partimizin ortaya koyduğu gibi? Bunları geçtim, bir Cumhurbaşkanı adayında bile uzlaşamadılar. 37 kez toplanıp dağılmış, bir arpa boyu yol alamamışlar. Bunlar iktidara gelecekler de, muhalefetteyken anlaşamayan, birbirlerini masa altından tekmeleyenler iktidar olunca anlaşacaklar da, kim Cumhurbaşkanı, kim Cumhurbaşkanı yardımcısı, kim Başbakan olacak buna karar verecekler de, birbirlerine diyet borçlarını ödeyecekler de, ülkeyi çift başlı eski sisteme geri döndürecekler de, memleketin meselelerini ele alacaklar da, milletin derdine derman olacaklar da, Anadolu'da meşhur bir söz var; 'Ölme eşeğim ölme'. İktidar ve 6’lı masa milletin derdinden kopmuş. Ne kasa başındakilerden ne de masa başındakilerden millete hayır gelmez.

“ELEŞTİREN DEĞİL ÇÖZÜM ÜRETEN BİR ANLAYIŞ SERGİLİYORUZ”

İlk 100 gün icraatları kitabımız, 81 ilimize 681 proje kitabımız, milli kaynak paketleri kitabımız, sadece eleştiren değil çözümü ortaya koyan bir muhalefet anlayışını sergiliyoruz ama işimiz sadece iktidarla değil aynı zamanda 6 tane benzemezin bir araya gelerek oluşturduğu o tuhaf yapıya, 6'lı masa denilen masa başındakilere de gerekli uyarıları yapıyoruz. Bunlardan da millete bir hayır gelmeyeceğini söylüyoruz. 6'lı masadaki yanlışlara ve sıkıntılara da dikkat çekiyoruz. Ancak masadaki sayın genel başkanlardan bir tanesinin ifadesinde olduğu gibi onlar bizleri dinlemek yerine habire masa altından birbirlerini tekmelemekle meşguller, bizim uyarılarımıza kulak asmıyorlar.

“MİLLİ GÖRÜŞÜ YENİDEN İKTİDARA TAŞIYACAĞIZ”

Milli Görüşü, Yeniden Refah’ı iktidara taşıyacağız. Biz hikaye anlatmayacağız, çözüm üreteceğiz. Milletin derdine derman olacağız. Yeniden Refah iktidarında bütün devlet makamlarının kapısına rüşvet alanda verende melundur yazılacak. Bizde denk bütçe var, havuz sistemi var. Faiz yok. Adalet var, 85 milyona refah var.

Gelir gelmez işçiye, memura, emekliye yüzde 150 zam vereceğiz inşallah. En düşük emeklilik maaşı asgari ücretin altında olmayacak. Çiftçilere destek verilecek. Doğalgaz, elektrik ve akaryakıt zamları geri alınacak. Ailenin korunması için adımlar atılacak. Projelerimiz ve kaynak paketlerimiz hazır. En önemlisi makam ve rakam için değil Allah için çalışacak kadrolarımız hazır.” ifadelerini kullandı.

Genel Başkan Erbakan’ın konuşmasının ardından kendisine hediye takdiminde bulunuldu. Daha sonra partiye yeni katılan üyelere rozetleri takıldı.

Son olarak gerçekleştirilen seçimde mevcut başkan Cafer Arslanboğa yeniden başkan seçildi.