BÜROKRATİK BİR ACZİYET

Eğitim-İş Sendikası’nın; “..velileri ve öğrencileri imam hatip okullarına yönlendirmeye yönelik faaliyetlerin engellenmesi” hususunda, içinde imam hatip mezunları ve Ensar vakıflarına ağzı alınmayacak hakaretlerde bulunduğu yazıyı, bakanlık talimatı gibi işlem yapılması, 7 ilçe kaymakamlığına, merkez okul ve kurum müdürlüklerine İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak imzasıyla gönderilmesi üzerine “28 Şubat zihniyetine ALTINKAYNAK” başlığı ile verdiğimiz manşetin ardından Bilecik kamuoyu adeta ayaklandı.

Eğitim Bir-Sen Başkanı Ahmet Selöz’de gazetemize yaptığı değerlendirmede konuyu idari bir körlük, bürokratik bir acziyet olarak değerlendirdi.

Selöz açıklamasında şunları kaydetti:

"Bilecik İlimizde yayın yapmakta olan Değerli, saygı duyduğumuz ve her konuda istişare etmekten memnun olduğumuz, hassasiyetlerimizin aynı olduğunu bildiğimiz yayın kuruluşları www.bilecikhaber.com ve Bilecik Sakarya Gazetesinde İl Müdürümüz ve Bir Sendika ile ilgili yapılan haberler Bilecik’in en büyük ve eğitimin yetkili sendikası olarak Eğitim-Bir-Sen’e konu ile ilgili söz söyleme hakkını fazlası ile verir diye düşünüyorum.

Öncelikle konu ile ilgili yetkili merciler gerekli açıklama veya varsa savunmalarını yapacaklardır. Bizim görevimiz ne kimseyi sınırsız savunmak ne de yerden yere vurmak; bizler hep söylediğimiz gibi ‘SORUNLU DEĞİL SORUMLU SENDİKACILIK’ yapıyoruz. Öncelikle konunun üç önemli boyutu var. Birinci boyutu bir eğitim sendikasının eğitim çalışanlarının refahı, mesleki performanslarının ve mutluluklarının artırılması , müfredatın, ders kitaplarının eğitim ortamlarının iyileştirilmesi dururken kafayı İmam Hatip Liselerine takması, her fırsatta bu okulları diline dolayarak bu okulları ve bu okullara gönül veren kişi ve stk ları itibarsızlaştırmaya çalışması ki bu asla kabul edilemez. Bütün ortaöğretim kurumları gibi bu okullarda en iyi en zeki öğrencileri bünyesine katmak için elinden geleni yapmalı eğer yapmazsa suç işlemiş, görevini yerine getirmemiş olur. Bu görevlerini yerine getirirken de sivil toplum örgütlerinden yararlanması, gönüllülerini devreye sokması etkili bir yöntemdir ve de başarılı bir uygulamadır.

Konunun ikinci boyutu ise yerel kamuoyunu ilgilendiren asıl meseledir. İl Milli Eğitim Müdürümüz İsmail ALTINKAYNAK’ın geçmişi, mücadelesi, hassasiyetlerini anlamak bilmek için onu tanımaya bile gerek yoktur kısa bir google araştırması yapmak bile konu İmam Hatip Liseleri olduğunda mangalda kül bırakmayanlardan ne kadar daha hassas olduğunun kanıtıdır. Biz İl Müdürümüzün hassasiyetinin kefiliyiz hatta bizden çok daha fazla bu konularda dertlidir bundan da eminiz. Dolayısı ile bu göle çalınan yoğurt maya tutmaz kimse buradan malzeme çıkarmamalıdır. Konu ile ilgili İl Müdürümüz ve çalışma arkadaşları ile sendika olarak da gerekli görüşmeler yapılmış olup yetkili sendika olarak gerekli uyarılar yapılmıştır.

Konunun asıl odak noktası şudur ki bu konuda yaşanan sıkıntı bir art niyet değil olsa olsa İdari bir körlük, bürokratik biz acziyettir. Konu önemsizleştirilecek değersizleştirilecek bir hadise değil idari yönden düşünülmesi, sorgulanması gereken belki de yönetimsel anlamda fırsat olarak görülmesi gereken bir konudur. Bu sendikanın yazısının sanki İl Milli Eğitim Müdürünün Vali adına katıldığı bir görüş yazısı gibi okullara servis edilebilmesinin ve ilk etapta bizim uyarımızla konu kendilerine iletildiğinde dahi konu hakkında kimsenin bilgisinin olmaması kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu konuda il müdürümüzün gerekli tedbirleri alacağından kesinlikle eminiz."