MHP; GELECEĞİNİ MAHKEME SALONLARINDA ARIYOR

MHP; GELECEĞİNİ MAHKEME SALONLARINDA ARIYOR

Mehmet ERDEM'in köşe yazısı

MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ (MHP), Türk Siyasi hayatının günümüzdeki en eski iki partisinden biridir. “Türklük guru ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti” ilkesi ve Türk Milliyetçiliği ideolojisi temelleri üzerine inşa edilen MHP, bugün 47 yaşındadır. Kırk yedi yıllık siyasi geçmişinde 1980 öncesi MC hükümetlerinde ve 1999-2002 yılları arasında üçlü (DSP-ANAP-MHP) koalisyon hükümetinde yer alabilmiş, geri kalan ömrünü muhalefette geçirmiştir.

Oysa %99,9’u TÜRK ve MÜSLÜMAN olan Anadolu coğrafyasında, yukarıda da belirttiğim temeller üzerine inşa edilmiş olan MHP’nin bugün tek başına iktidarda olması gerekmez miydi? 15 yıllık bir partinin (AKP) 14 yıldır iktidarda olduğu ülkemizde, MHP’nin 30 yıldır iktidarda olması gerekmez miydi? Elbette ki Türk Milliyetçiliği davasına gönül vermiş bütün Ülkücülerin gönlünde yatan Aslan MHP’nin tek başına iktidar olması idi. Bugün Ülkücülerin konuşması ve tartışması gereken konular, iktidarda ki bir MHP’nin terörü nasıl bitirdiği, ülkemize sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik yönden nasıl çağ atlattığı yönünde olmalıydı. Türk Milletini dik baş, tok karın, açık alınla gezdirmesi gerekirdi. Rahmetli Başbuğumuz Alpaslan TÜRKEŞ beyin hedef gösterdiği Yıldızlara ulaştırması idi. Ülkemizde birliği-beraberliği-kardeşliği tesis etmiş, insanlarımızın huzur ve refah içerisinde yaşamaları için gerekli bütün çalışmaları yapmış, “LİDER ÜLKE TÜRKİYE” sevdasını gerçekleştirmiş bir iktidarın mensupları olmak, Ülkücülerin hakkı değil miydi?

Bugün ülkemizin geldiği nokta ortadadır. Güneydoğumuzda ve ülkemizin çeşitli yerlerinde terör azmış, her gün 8-10 Şehidin geldiği, sivil halkın canlı bombalar ile şehirlerin meydanlarında öldüğü günleri yaşamaktayız. Ülkücülerin ve Türk Milliyetçilerinin konuşması ve tartışması gereken konuların bunlar olması gerektiği yerde, bugün konuştukları mevzular çok farklıdır. MHP yöneticilerinin memleket meselelerini bir kenara koyarak parti içi meselelere yoğunlaşmış olmaları, TBMM’nde ki 40 vekilin gelinen noktada kimin yanında yer alacağını düşünür olmaları, başka birilerinin MHP koltuğuna ben nasıl otururum hesaplarını yapar olmaları, MHP’nin geldiği ve getirildiği noktayı özetlemektedir.

Türk Milliyetçilerinin yegâne adresi, Bin yıllık bir fikrin 47 yıllık siyasi yapılanması olan ve temellerini Rahmetli Başbuğ Alpaslan TÜRKEŞ beyin attığı MHP’nin, bu günlerde geleceğini mahkeme kapılarında arıyor olması, bütün Ülkücüleri derinden üzmektedir. Durum öyle bir hal almıştır ki, Ülkücüler ve Türk Milliyetçileri kendi içlerinde de, DEVLET’Çİ, MERAL’Cİ, KORAY’cı, SİNAN’cı diye ayrışmaya başlamışlardır. Partinin geleceği açısından da en tehlikeli nokta da budur. Birilerinin inadı yüzünden partinin mahkemelere düşmesi, partililer kadar kamuoyunda da yıpranmaya yol açmıştır. Kendi iradesi ve inisiyatifi ile kongre yapıp yapmamaya karar veremeyen bir siyasi partinin, Ülkeyi yönetmedeki kararlılığına hangi vatandaş, hangi seçmen güvenip te oy verecektir. Gelinen noktadan rahatsız olan Ülkücüler bile, bir sonraki seçimlerde MHP’ye oy verip vermemeyi düşünmeye başlamışken, hatta MHP’de kalıp kalmamayı tartışmaya başlamışken, milletin huzuruna nasıl çıkılacaktır. Türk Milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekasının teminatı olmuş, geçmişte bu uğurda verdiği binlerce Ülkücü Şehidi (Hepsinden Allah Razı Olsun, Mekânları Cennet Olsun) ile bunu ispatlamış MHP’yi, bugün mahkeme kapılarına düşürenlerin yakaları, her iki cihanda Ülkücülerin ve Ülkücü Şehitlerin ellerinde olacaktır.

Bugün Mahkeme Varmış..!

Bana ne mahkemenin sonucundan. Mahkeme kongre yapılsın dese ne olacak, yapılmasın dese ne olacak. Bu gemi bir defa su almaya başlamıştır. Çatlak her geçen gün büyümektedir. Kongre yapılmaz kararı çıkar ise Genel Merkez muhalifleri tasfiye edecektir. Kongre yapılsın kararı çıkar ise bu defa da Muhalifler göreve gelebilirlerse Genel merkez tarafını tasfiye edecektir. Bu da binlerce, on binlerce, yüz binlerce partilinin MHP’den kopuşudur ki, bu da baraj altı ve MHP’nin tasfiyesi anlamına gelecektir. İnşallah bu dediklerim gerçekleşmez. İnşallah bunların hiç birisi yaşanmaz. Yoksa bundan sonra partinin başına kim gelirse gelsin, en küçük başarısızlıkta muhalifler kongre salonları yerine mahkeme salonlarında soluğu alacaklardır. Çünkü bu yol açılmıştır. MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ varlığının devamını kongre salonları yerine mahkeme salonların da arar hale gelir ki;

ALLAH KORUSUN..!

Bu haber toplam 1423 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum