AYAĞA KALK EY ÜMMET

AYAĞA KALK EY ÜMMET

Ahmet MEŞE 

Mısır'da 3 Temmuz 2013'te seçimle iş başına gelen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve hükümetine yönelik darbenin ardından 14 Ağustos 2013'te, Mısırlılar'ın iradelerine sahip çıkmak için Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarında toplananlara ​emniyet güçlerinin müdahalesiyle hayatını kaybeden binden fazla kişi, Bilecik'te anıldı.

14 Ağustos Dünya Rabia Günü münasebetiyle Bilecik'te bir araya gelen Memur Sen'e bağlı sendika üyeleri dünyanın farklı yerlerinde Müslümanlara yapılan zulümü kınayarak basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında konuşan Genç Memur-Sen İl Temsilcisi Emrah Gülük 'Ayağa kalk ey ümmet' diyerek haykırdı.

İl Kültür Turizm Müdürlüğü galeri salonu önünde yapılan basın açıklamasında Genç Memur-Sen İl Temsilcisi Emrah Gülük şunları kaydetti;

"VAHŞETİN ÜZERİNDEN TAM BİR YIL GEÇTİ"

"Bugün 14 Ağustos 2014. Hürriyete sınırsızca aşık Esma'ların Rabia meydanı'ndaki özgürlük ve demokrasi nidalarını, ölüm feryatlarına döndüren zulüm ve vahşetin üzerinden tam bir yıl geçti. Zalimlerin dünyayı kuşatan barbarlıklarına son vermeyecek misin? 

Mazlumların kulakları sağır eden çığlıklarını daha ne kadar duymazlıktan geleceksin? Zulüm kalesinin burçlarından atılan vahşet oklarının, kaç çocuğun daha bağrına saplanmasını bekleyeceksin? Mısır'da darbeci SİSİ'nin, Suriye'de cani ESED'in, Gazze'de katil İsrail'in, Doğu Türkistan'da vahşi Çin'in insanlığı katletmesini, insanlık onurunu çiğnemesini daha ne kadar seyredeceksin?

"ZULÜM GÖKDELENİNİ SEN YERLE BİR EDECEKSİN"

Dünyadaki zulüm kuşatmasını sen bitireceksin. İnsanlığın katline ferman çıkaran kirli küresel ittifakı sen yok edeceksin. Özgürlüğün esaretine, demokrasinin mahkumiyetine sen son vereceksin. Vahşet mühendislerinin, 2013'ün 14 Ağustosunda Mısır'da temelini attığı zulüm gökdelenini sen yerle bir edeceksin. Zindanları mazlum mekanı haline getiren emperyalist cinnete sen dur diyeceksin. Döktükleri mazlum kanlarının üzerine iktidarlarını inşa etmek isteyen petrol diktatörlerini sen devireceksin. Çocukları öldürülen anaların feryatlarını kahkahalarıyla bastırmak isteyen ölüm makinelerine haddini sen bildireceksin.  

Ey Ümmet; Sen susmasaydın, sen ayağa kalksaydın, sen hakkı haykırıp zalimin karşısında dursaydın, sen mazluma el verip, mağdura kol kanat olsaydın; İsrail, Filistin ve Gazze'de soykırım yapamaz, Afrika'nın çocukları açlık ve susuzluktan kıvranmaz, Afrika'da küresel sermayenin sömürü pazarı kurulmaz, Arakan'da, Doğu Türkistan'da Mali'de müslümanlar hunharca vurulmazdı. Sen ayağa kalksaydın, sen insanlığı ayağa kaldırsaydın, sen hakkıyla ümmet olsaydın; Mursi'ye darbe yapılamaz, İhvanlar hapise atılamaz, Mısır'da Rabiatül Adeviyye ve Tahrir meydanları Esmaların ve Abdullahların ölümüne sahne yapılamazdı.  

"SEN MAZLUMLAR İÇİN DİRENİŞ, İNSANLIK İÇİN DİRİLİŞ SİMGESİSİN"

Ortadoğu'yu ve Arap yarımadasını, küresel sömürü şebekelerinin petrol pazarlığı mekanı olmaktan, Siyonist İsrail eliyle "Müslüman mezarlığı" yapılmaktan sen kurtaracaksın. Dünyanın yeniden insanlığın olmasına, barışın, kardeşliğin ve huzurun hakim olduğu yeni bir dünyanın kurulmasına öncülük yapacaksın. Ayağa kalk ve unutma! Sen Rabia meydanının sahibisin, sen merhamet ve adalet medeniyetinin varisisin, sen kim olduğuna bakmadan el veren kimden olduğuna bakmadan zalime direnen idrakin müntesibisin. Sen mazlumlar için direniş, insanlık için diriliş simgesisin. Sen, 'Yaratılanı, yaratandan ötürü seven' bir insanlık zirvesisin. 

"RABİA ARTIK MISIR'DA BİR MEYDANIN ADI DEĞİL"

Ey insanlık, ey ümmet artık ayağa kalk. Küresel emperyalistlerin, insanlıktan istifa eden diktatörlerin, soykırımı meslek edinmiş vahşi katillerin, cinnet hali süren canilerin dünyayı kuşatan zulmünü bitir. Mazlumların çığlığına kulaklarını kapatanlara bütün gücünle seslen, bütün zalimlere haykır. Rabia, artık Mısır'da bir meydanın adı değil, insanlığın zulme ve zalime meydan okumasının adıdır.

Esma, Sisi'nin vahşet kurşunlarıyla şehit olan Mısır'lı mazlum ihvanın sadece adı değil, insanlığın demokrasi, özgürlük ve adaletin hakim olduğu bir dünya inşa etmekteki ısrarının adıdır. 14 Ağustos, insanlığın dünyaya sahip çıktığı gündür. 14 Ağustos, ümmetin adaleti ve merhameti dünyaya hakim kılmaya karar verdiği gündür. 14 Ağustos, Mısır'ın darbecisi Sisi'nin, Suriye'nin canisi Esed'in Filistin ve Gazze'de kan pazarı kuran Netenyahu yönetimindeki Siyonist katil İsrail'in, Doğu Türkistan'da Müslüman kıyımı yapan zalim Çin'in, Mali'de Arakan'da, Orta Afrika'da Muhammedi bedenleri vahşet ve işkenceyle tanıştıran insanlıktan nasipsiz yönetimlerin Halep'te, Şengal'de, Telafer'de dünyanın farklı yerlerinde, farklı dinlere, farklı mezheplere farklı milletlere mensup mazlumlara zulm ederek insanlığı katleden zalimlerin kabus günüdür. 

"RABİA GÜNÜ İNSANLIĞIN VİCDANLARA SESLENME GÜNÜDÜR"

14 Ağustos, insanlığın vicdanını dünyaya hakim kılmak isteyen bütün insanların, zalimi def etmenin, zulmü fek etmenin, merhamet ve adaleti insanlığa hediye etmenin, ümmet olmanın ilk şartı olduğuna inanan bütün müslümanların ayağa kalkma günüdür. 14 Ağustos Dünya Rabia günüdür. Rabia günü insanlığın vicdanlara seslenme günüdür. Rabia günü ümmetin kim olduğuna bakmaksızın mazlumlara el verme günüdür. Rabia günü insanlığın ve ümmetin dünyanın bütün zalimlerine birlikte direnme ve diklenme günüdür. Rabia günü çocuklarımıza, gelecek nesillere, dünya insanlığına birlikte yaşayabileceğimizi, birlikte yol alabileceğimizi, zulmü ve zalimleri birlikte bitirebileceğimizi haykırma günüdür. 

Küresel adalet için, insanların ölmemesi için, insanlık onurunun korunması için, çocuklarımız için, ayağa kalk ümmet! Ayağa kalk insanlık! Bize her yer Rabiatül Adeviyye Meydanı, Bize her yer Gazze, bize her yer Halep, bize her yer Doğu Türkistan, bize her yer Arakan ve Mali, bize her yer orta afrika, bize her yer Telafer.

"HAYKIR İNSANLIĞIN ORTAK VİCDANININ ŞAHLANIŞINI"

Her birimiz Esma, her birimiz Abdullah'ız. Biz insanız, biz vicdanı seslendiren insanlığız. Biz insandan yanayız. İnsanlıktantarafız diyerek, haykır ayağa kalkışını. Zulme sessiz kalmayacağını, mazluma sahip çıkacağını, Esma'nın çığlığına ses vereceğini, Rabia meydanında özgürlük ve demokrasiyi getireceğini haykır, insanlığın ortak vicdanının şahlanışını. 

Mazlumlara vurulan zulüm propagandalarını kıracağını, dünyada adaleti hakim kılacağını, insanlığa zulmedenlerden hesap soracağını ırkçılığın kökünü kazıyacağını, soykırımcı zihniyeti tarihin çöp sepetine yollayacağını haykır. Gün bugündür. Gün, bütün dünyanın, bütün insanlığın, bütün ümmetin, Rabia meydanındaki direniş için ayağa kalkma günüdür. Gün, insanlığın ortak acısına son vermek için birlik günüdür.  Gün, insanlığın ortak düşmanı haline gelen katil ve vahşi yönetimlere karşı birlikte mücadele etme günüdür. 

"KÜRESEL SÖMÜRÜ DÜZENİNE SON VERECEĞİZ"

Biz Rabia gençliği olarak, biz Esma'nın yolundan giden dünya gençleri olarak, biz insanlığın vicdanının bu çağdaki güçlü sesleri olarak, biz ümmetin bu çağı kuşatan merhamet, adalet ve medeniyet nefesi ve neferleri olarak söz veriyor ve diyoruz ki; insanlığı ve ümmeti ayağa kaldıracağız. Zulme direneceğiz, zalimin karşısında diz çökmeyeceğiz. Emperyalistlere biad etmeyecek, küresel sömürü düzenine son vereceğiz. İnsanlığı ve ümmeti ayağa kaldıracağız. Rabia Meydanında yakılan özgürlük ateşini söndürmeyeceğiz. Hürriyete sınırsız aşık Esma’nın yolunu terk etmeyeceğiz. İnsanlığı ve Ümmeti Ayağa Kaldıracağız.

Mısır’ı Sisi’den, Suriye’yi Esed’den, Filistin ve Gazzeyi İsrail ve Siyonizmden, Doğu Türkistan, Kerkük, Keşmir, Musul, Halep, Telafer, Şengal, Orta Afrika Cumhuriyeti, Patani ve Arakanı zulümden, zalim yönetimlerden ve onların küresel patronlarından kurtaracağız. 

Ey insanlık, ey ümmet, bugün 14 Ağustos Rabia günü, hep birlikte ayağa kalkacağız. Huzurun, barışın, kardeşliğin ve adaletin hakim olduğu yeni ve adil bir dünya kuracağız."

Bu haber toplam 0 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.