BAŞKA ÇAREMİZ YOK

BAŞKA ÇAREMİZ YOK

Son dönemlerde ilimizin tanıtılması için güzel çalışmalar yapılıyor. “Kuruluş ve kurtuluş şehri Bilecik”in manevi değerleri ön plana çıkarılıyor, ecdadımızın özelliklerini yansıtan çalışmalar Bilecik Belediyesi başta olmak üzere resmi ve özel kurum ve kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları çaba sarf ediyorlar.

Yapılan çalışmaları Bilecik ilinde doğup büyüyen, yaşayan kişi olarak takdirle karşılıyorum. 623 sene üç kıtaya Allah’ın kelamını yaymak, toplumların huzurlu yaşamaları için hak, adalet, barış ve kardeşliği götürmüş ecdadımızın değerlerini yaşatmak, onlara layık faaliyetlerde bulunmak hepimizin görevidir.

Bir hususa dikkat çekmek istiyorum. Siz hiç bal tatmamış birine balın tadını, lezzetini ne kadar anlatırsanız anlatın, balı tatmadıktan sonra onun değerini anlayamaz. Kuruluşa beşiklik etmiş, 623 sene hüküm sürmüş ve koca bir çınara dönüşmüş olan Devlet-i Aliye-i Osmaniye ömrünü tamamlamış, üç kıtaya yayılan çınarın köklerinden filizlenerek ve gelişerek Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurulmasına yani kurtuluşun da meşalesinin yakıldığı Bilecik’imizin tanıtılması için genç neslimiz başta olmak üzere ülke genelinde yaşayan insanlarımızın bu manevi toprakları ziyaret etmesinin yollarını aramalıyız. Bunun da tek yolu içinde yaşadığımız tarihi bölgenin müfredat programlarına alınması ve öğrencilerimizin kuruluşun beşiği Bilecik’i öğrenmeleri, yapacakları eğitim gezileri ile de Osmanlı devletinin manevi kurucusu Şeyh Edebalı’yı, Ertuğrul Gazi’yi, Dursun Fakıh’ı, Mihal Gazi’yi tanıma fırsatı bulacaklardır. Bu manevi şahısların özelliklerini öğrenebilmeleri ise yaşadıkları dönemlerin benzer ortamlarını oluşturmakla mümkün olacaktır.

Milli Eğitim Bakanımızın gayretleri ile müfredat programına dâhil edilecek kuruluş ve kurtuluş şehri Bilecik var olan, fakat bilinmeyen değerine kavuşacaktır.

Başbakanımızın da önem verdiği ve olmazsa olmazları arasında yer alan Bilecik, Yenişehir, İznik ve Bursa bölgesinin Tarih Havzasına dönüştürülmesi düşüncesi bizleri umutlandırmaktadır.

Bilecik ve çevresinin müfredat programına alınması ve kültür havzasına dönüştürülmesi ecdadımıza yapılabilecek en güzel hizmet olacaktır.

Bu haber toplam 0 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.