BAYAM’DAN İLGİNÇ ANEKTOD
Sedat Bayam, Bilecik ile ilgili 1930 yılına ait ilginç bir anektodu gazetemize anlattı.
Ahmet MEŞE
Basın Masası programına katılan Sedat Bayam, Bilecik ile ilgili ilginç bir bilgiyi gazetemize anlattı. 1930 yılının Bilecik'inde, iki Fransız tarafından yapılan imar çalışmalarını anlatan Bayam'ın bu anektodu oldukça dikkat çekti.
'Bilecik'in en büyük sorunu nedir' sorusuna cevap aranan program çerçevesinde, Bilecik'e yapılması planlanan yeni hastane konuşuldu. Bayam, konuya farklı bir boyut getirerek, Bilecik'te imar sıkıntılarının yaşandığını anlattı. Şehirdeki yeşil alanların azlığından dert yanan Bayam, 1930 yılında iki Fransız tarafından Bilecik için hazırlanan imar çalışmasından bahsetti.
O yıllarda yakılan yıkılan Bilecik'in imara ihtiyacı olduğunu kaydeden Bayam, dönemin yöneticileri tarafından biri mimar diğeri ise şehircilik planlama uzmanı iki Fransızın kente getirildiğini anlattı. O dönem yapılan imar çalışmasını paylaşan Bayam şöyle konuştu:
'İNSAN BAŞINA 11 METRE KARE YEŞİL ALAN'
" 1930 yılında Bilecik yanmış, yıkılmış ve yeniden imarı gerekiyor. O zamanın yöneticileri Bilecik'e iki Fransız getiriyor. Bunlardan biri mimar diğeri ise şehircilik planlama uzmanı. O zamanlar Bilecik dar bir alanda olduğu için Şerifpaşa Camii'yi merkez alıyorlar. Şimdiki otogar yok, Orman İşletme Müdürlüğü yok, deve dağı yok, Cumhuriyet Mahallesi'nin üst tarafları, Hamsu köprüsünün öbür tarafı yok.
Böyle bir ortamda gelen bu iki kişi Şerifpaşa Cami'yi merkez alarak, oradaki avcılar kulübü, din görevlileri derneği ve esnafların bulunduğu yerleri park olarak belirliyorlar. Çarşıdaki tuvaletin, Yalı mağazasının bulunduğu alanlar park, merkezdeki çay bahçesi park, şehitler parkının olduğu alan park, Çınar marketlerin bulunduğu alan ve belediye fırının üstü park. İnsan başına 11 metre kare yeşil alan planlaması yapılmış, bu rakam o zamanlar dünya standartlarında kabul görmüş bir gerçek herhalde" dedi.
'SADECE YEDİLER TEPESİ KALDI'
Programın moderatörlüğünü yürüten Gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Mücahid Erdal, yeni hastane yerinin belirlendiği dönemlerde CHP yönetiminde olan Bayam'a CHP'nin Kent Ormanı'nın bulunduğu Yediler Tepesi'ne hastane yapılmasına karşı çıktığını anımsattı. Bunun üzerine açıklamalarına devam eden Bayam, 1930 yılında yapılan planlamaya göre, Şerifpaşa Camii'den tepe başı mevkisine kadar ferah bir ortamın yaratılmak istendiğini ifade etti.
Bayan şöyle devam etti:
" Bu planlamaya göre camiden baktığınız zaman tepe başına kadar nefes alabileceğiniz, rüzgarı olan, yürüyebileceğiniz, oturabileceğiniz park alanları var. Artık Bilecik'te bu yok, sadece Yediler tepesi kaldı, ileride adam gibi değerlendirebilirseniz. Orayı kamuya açarsanız bugün hastane girer, yarın hastanenin idari binası gelir, falanca müdürlüğü de bina yapalım derler. CHP adına konuşmuyorum ama o dönemde yönetimde olduğum için CHP'nin Yediler parkına hastane yapılmaması yönünde görüş beyan ettiğini biliyorum.
'NEFES ALACAK YERİMİZ YOK'
Cem Yılmaz geçenlerde Amerika'dan dönmüş, basında açıklamaları var;" Bu Amerikalılar manyak, ne ticaretten anlıyorlar ne de imardan anlıyorlar" diyor. Nedenini sorduklarındaysa," New York diye bir şehirleri var, ortasında kocaman Central Park diye bir yerleri var. Dönümlerce yer bomboş, yeşil duruyor. Ne imar var ne ticaret" diyor. Yani Bilecik'in bu tip yerlere gerçekten ihtiyacı var. Nefes alacak yerimiz yok ve Yediler ormanı 1966 yılında Bilecikliler tarafından kurulmuş. Bilecik'in nefes alınacak nadir yerlerindendir.
Şimdi görüyorsunuz nerdeyse yeşil alanlar imara açılır hale geldi. İnsanların yürüdüğü kaldırımlar bile yok. Bu şehirde özellikle Hürriyet, Bahçelievler, Beşiktaş mahallesi tarafında sıfır kaldırımlı sokaklar görürsünüz. "
Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.