ÇEYİZLERİMİZ, GELİN OLMUŞ GİDİYOR
Peygamber Efendimiz' in nesli kızı Hazreti Fatıma Ana' mızdan devam etmiştir. Kız çocuklarına ve kadınlara en fazla değeri bizim dinimiz İslamiyet vermiştir. Cennetin bile ayakları altına serildiği annelerimizin hakkı ne yapsak ödenmez.
Kız çocuklarının oynadığı oyunların başını ''evcilik oyunu'' çeker. Küçük hanımefendiler kendi aralarında oyuncak bebekleriyle oynayarak geleceğin anne adayları olarak bir nevi prova yaparlar. Oyuncak kap kacaklarla yemek pişirir, komşuculuk oynarlar. Allah' ın lutfu keremiyle yuvayı yapacak olan kızlarımız hayata hazırlanırlar. Kızlarımız büyüyünce evlenecek, yuva kuracak ve baba ocağından gidecektir. Baba ocağında bu düşünceyle yaşanır, hazırlıklar yapılır. Atalarımızın da dediği gibi ''Allah kız evladını eve değil, ele yaratmış''. Burada anne ve babaya düşen vazife de kızlarını evleninceye kadar en iyi şekilde yetiştirmektir. Dini, ahlaki bilgilerin yanı sıra ev işlerinde ve el işlerinde beceri kazandırmaktır. Benim üzerinde durmak istediğim konu el işleri.
Çocuklar büyüme çağında büyüklerini taklit ederler. Bunu oyun olarak yaparlar belki ama bu sayede de taklit ettiklerini öğrenirler. Anneler el işi yaparken kız çocukları da ellerine aldıkları bir tığ ve biraz ip ile zincir çekerek başlarlar çeyiz yapmaya. Kızımızın ilk çıkarttığı el işi çok değerlidir. Düzgün olmasa da çok emek harcanmıştır ve manevi değeri vardır. Bazı yerlerde ilk yapılan işin çeyize konulması adettir. Yetişkin hale gelmeye başlayan kızlarımız, birbirlerinden beğendikleri örnekleri isterler. Bu çıkarttıkları örnekler genelde sandıklardaki eski desenlerin ihtiyaca göre uyarlanmasıyla olur. Gazete köşelerinde bazı el işleriyle ilgili sayfalardan, kitap veya dergilerden alınanlar bayanlarımıza yardımcı olur. Genelde köylerde yaygın olan çeyiz işleri eski yoğunluğunu maalesef ki kaybetmeye başladı.
Önceden hane halkından sadece hane reisinin yani evin erkeğinin çalışması yeterli olur, geliri bütün ev halkına yeterdi. Günümüzde bayanların da çalışması ihtiyaç haline geldi. Çalışan bayanlarımız kızlarımıza vakit bulabildikleri kadar çeyiz yapıyorlar. Kızlarımız da okuyup meslek sahibi olabilmek için çoğu vakitlerini okulda geçirdiklerinden bilseler dahi, vakit ayırıp fazla yapamıyorlar.
Zamanın şartlarına göre ihtiyaçlar da değişiyor. Buna paralel olarak ta çeyiz anlayışı da değişiyor. Çeyiz deyince aklımıza danteller, kaneviçeler, el emeği ile olan örtüler v.s. gelirdi. Şimdi ise yemek takımları, çatal bıçak takımları, halılar, kanepeler yada durumu daha iyi olanlar çeyiz olarak ev veya araba alıyorlar. Mobilyalar dahi tasarlanıp imal edilirken örtü örtmeye fazla imkan vermiyor. Bakımı da temizliği de daha rahat ve pratik mobilyalar dizayn ediliyor. İnsanlarımızın önceliği evde oturup ailesiyle daha fazla vakit geçirmekti. Şimdi ise iş hayatı daha öncelik taşıyor. Evde oturmaya zaman kalmıyor. İşten yorgun gelen kadın da eşinin yardım etmesiyle yemek hazırlayıp, yoğun geçecek bir gün için dinlenmeye çekiliyor. kaldı ki;
Nerede o sandık sandık çeyizler?
Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.