CHP 92 YAŞINDA

Ahmet MEŞE

CHP'nin kuruluşunun 92. yıldönümü dolayısıyla sade bir program düzenlendi. Son günlerde artan terör olayları ve gelen şehit haberlerinin ardından sade bir program yapan CHP İl Örgütü, Atatürk Anıtı'na çelenk, Şehitliğe ise çiçek bıraktı.

CHP'liler ilk olarak Seven Çarşısı'nda bulunan Merkez İlçe Başkanlığı'nda toplandı. Buradan yürüyüşe geçen partililer önce Alirıza Özkay Caddesi'ne daha sonra Tevfikbey Caddesi üzerinden Cumhuriyet Meydanı'na geldi. Yürüyüş esnasında slogan atılmadı ve açılan pankartlarla terör lanetlendi.

Cumhuriyet Meydanı'nda, Atatürk Anıtı'na çelenk bırakılmasının ardından şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşımız okundu. Daha sonra konuşan CHP İl Başkanı Şinasi Çetinkaya terörü lanetleyerek, şehitlerimize rahmet, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diledi. Çetinkaya, CHP'nin kuruluşu hakkında bilgiler verdi.

'ÇÖZÜM SÜRECİ ÖLÜM SÜRECİ OLDU'

Çetinkaya'nın ardından kürsüye gelen CHP Milletvekili Yaşar Tüzün ise AK Parti iktidarını eleştirdi. Son günlerde artan terör olayları ve gelen şehit haberleri üzerinden AK Parti'yi topa tutan Tüzün,"Çözüm süreci ölüm süreci oldu" dedi.

Ülkemiz yine büyük bir tehdit altında. Birlik, beraberlik ve kardeşlik ortamımız bozulmaya çalışılıyor. Her türlü kirli oyun sergileniyor. 13 yıldır ülkeyi tek başına yöneten zihniyet, Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucusu Büyük Önder Atatürk'ün,"Yurtta sulh cihanda sulh" politikasını terk edip ülkeyi tüm komşularıyla kavgalı hale getirdi.   

Eğitim sistemimizi, hukuk sistemimizi alt üst etti. Bağımsız yargıyı kendine bağımlı hale getirdi. Yolsuzlukları, yasakları, yoksulluğu kaldıracağız diye geldiler, yolsuzluklarını örtmek için her şeyi yasakladılar. Özelleştirme adı altında yandaş zenginler yarattılar.

En tehlikelisi ise terör örgütleri ile müzakere masası kurdular. Dolmabahçe'de mutabakat imzaladılar. Sonra o mutabakatı kendileri bozdular, masayı kendileri devirdiler. Geldiğimiz noktada ise çözüm süreci, ölüm süreci oldu.

'TÜRKİYE EN KARA GÜNLERİNİ YAŞIYOR'

Dağlıca'da şehit olan Bozüyüklü kardeşimizi toprağa verdik. Dağlıca'nın acısı dinmeden Iğdır'dan acı haber geldi. 7 Haziran seçimlerinden bu yana kan ve gözyaşı bir an olsun durmuyor. Analar ağlamasın diye propaganda yapanlar şimdi şehit edebiyatıyla anaların ocaklarını söndürüyor. Her gün bir ocağa ateş düşüyor. Neden? Başkanlık hayali, 400 milletvekili hayali suya düştü de ondan. 7 Haziran'da halkımız, altlarındaki iktidar koltuğunu çektide ondan. Türkiye en kara günlerini yaşıyor.

'ARTIK YETER DEMELİYİZ'

7 Haziran'da halkın iradesini içlerine sindiremeyenler, evlatlarımızı feda ediyor. Bu dökülen kanlar oy sevdalılarının eseridir. Askerlerimizin, polisimizin, gençlerimizin o minicik Suriyeli çocuğun Soma'daki işçilerin ve daha nice insanlarımızın ölümüne sebep olanlar kimdir? Giden bir canı kimse geri getiremez ama bundan sonra hiçbir can eksilmesin. Analar babalar evlatsız, çocuklar ana babasız kalmasın istiyorsak artık yeter demeliyiz.

'GİDİŞİNİZ YAKINDIR, GİDECEKSİNİZ'

İç savaş büyüyor, büyütülüyor. Kan gölüne dönüyor Türkiye. Terör ve şiddet koca ülkeyi teslim alıyor, yüreğimiz yanıyor, terörü lanetliyorum. 7 Haziran'da sandık sonucunu sindiremeyip, anayasa darbesi ile 1 Kasım'da seçim kararı alanların, sırf CHP'ye hükümeti kurma görevi vermemek için kurdukları uydu hükümet ise bu istikrarsızlığı seyrediyor. Ettikleri yemini çiğneyenlere, rejimi fiilen değiştirdiğini itiraf edip, 400 milletvekili hayali ile bu güzel ülkeyi kan gölüne çevirenlere artık yeter demenin zamanı geldi geçiyor. Bu toprakları kurtarmak için din, dil, ırk farkı gözetmeksizin 92 yıl önce Metristepe'de omuz omuza can verenlerin torunlarını birbirine düşürenleri, kardeşi kardeşe kırdıranlara yeter demenin zamanı geldi geçiyor. Bu ülkeyi koltuk hayali ile kan gölüne çevirenler; Gözü yaşlı analar sizi hiç unutmayacak. O acıları, ayakkabı kutularındaki dolarlar gibi sıfırlayamayacaksınız. Gidişiniz yakındır, gideceksiniz. Yakındır bu ülkeye barışın, demokrasinin, kardeşliğin, özgürlüğün yeniden gelmesi. Bu ülkenin makus talihi 1 Kasım'da yine bu topraklarda yenilecek" dedi.

Cumhuriyet Meydanı'ndaki törenin ardından Şehitlik'e çiçek bırakıldı.