’KANTİN İŞLETMECİLERİ DERTLİ’

Semih KILINÇ

Kantin İşletmecileri Esnaf Derneği'nden yapılan açıklamada,"Kantin işletmecileri dertli" denildi. Dernek yönetim kurulunun açıklamasında kantincilerin sorunlarına dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:

"Kantincilik 507 sayılı esnaf ve sanatkarlar kanunu ile meslek olarak tanınmıştır.

Bu sayede ülkemizdeki tüm kantincilerin sorunlarının çözümü ve kurumsal kimliğinin kazanılması için Milli eğitim bakanlığı ile sürekli titiz çalışmalar 2008 yılında kurulan Türkiye kantinciler federasyonu tarafından yürütülmüştür.

Bizler ilgili kanun ve yönetmelikler doğrultusunda işlerimizi yürütmeye çalışmaktayız. Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın en iyi şekilde okullarda eğitim alırken güvenli beslenme ihtiyaçlarının karşılanması için en iyi şekilde onlara hizmet vermeye çalışıyoruz. Obezite ile mücadele ediyoruz, gazlı içecekleri ve katkılı gıdaları satmıyoruz fakat bu yasaklı gıdalar okullara dışarıdan gelmeye devam etmektedir.

Konu ile ilgili il hıfsı sıha kurulu kararında derki öğrencilerin kantinlerde satışı yasak olan gıdaların ders aralarında ve öğle saatinde okul çevrelerindeki satış noktalarından ulaşılmasına engellenmesine diye alınan kararın uygulanmasını istiyoruz. İlgili kurumlar belediye zabıta memurları ile emniyetten polis memurları ilgili kurumlardan alınan kararın uygulanmasını istiyoruz. 

Öte yandan Ankara Valiliği İl Tarım Müdürlüğü okullarda düzenlenen kermes veya herhangi bir etkinlikte türk gıda kodeksine uygun olmayan şekilde bakanlığımızda onay veya kayıt belgesi alınmamış yerlerde üretilmiş hangi koşullarda hazırlandığı belli olmayan gıdaların asgari teknik ve hijyenik şartları sağlanmadan satışa sunulmuş gıda güvenirliliği şartlarını taşımayan gıda sorumlulukları altında olması nedeniyle okul yetkilileri hakkında tespit edilecek hususlar doğrultusunda kanunda belirtilen hükümler gereğince yasal işlem yapılacaktır demektedir.

Bu yasaklı gıdaların dışarıdan gelmeye devam ettikçe bu gıda kermesleri yapılmaya devam ettikçe bizler işlerimizi yapamıyoruz. Sözlerimize Şeyh Edebali'nin 'İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın' sözüyle son veriyoruz."