MESELE SADECE HASTANEYE YER BULMAK DEĞİL
Murat Yorulmaz
Her kentin geleceğe dönük projeksiyonlarla 20-30 yıl sonra ne kadar büyüyeceği; nüfusunun, ekonomisinin, sosyal ve kültürel hayatının nereye geleceği az çok kestirilebiliyor. Bununla ilgili çalışan uzmanlar var ve artık küçük belediyeler bile imar uygulamaları yaparken, kentte yeni yaşam alanları oluştururken, arazileri şehirleşmeye açarken şehir planlamacıları ve bu tür projeksiyon yapanlarla birlikte çalışıyorlar…
Böylelikle şehri istediğiniz gibi büyütme imkânına kavuşuyorsunuz ve elinizdeki mevcut malzemeden azami faydayı sağlamaya çalışıyorsunuz.
Geleceği iyi tahlil eden, buna dair vizyonu ve fikri olan, seçilmişler için 5 yıllık kendi kariyer hesabını yapmayan, atanmışlar için 2 veya 3 yıllık koltuk sevdasına düşünmeyen yöneticilere sahip olanlara mutlu…
2000’li yılların başında Konya’ya gittiğimde, Selçuk Üniversitesini geçtikten sonra yeni yapılan otogar binasına gidene bomboş araziler ile karşılaşmış ve otogarda inip şehir merkezine ulaşınca üniversitenin ve otogarın neden bu kadar şehirden uzağa yapıldığına bir anlam verememiştim. 10 yıl gibi kısa bir sürede üniversite kampüsü ile otogar arasındaki yapılaşmayı gördükçe alınan bu kararın sebebini daha iyi anlıyorum…
17 Aralık depreminden sonra Sakarya’da Valilik ve Adliye binasının da dahil olduğu tüm kamu kurumlarının bir kampus içerisinde yer aldığı yerleşkenin, şehrin yaklaşık 20-30 kilometre uzağına yeni bir yerleşim alanına yapılmasına karar verildi. Bu binalar ilk yapıldığında çevresindeki arazileri köylüler hala ekip biçiyorlardı. Şimdi yapılaşma sayesinde şehrin kontrollü bir şekilde büyüdüğünü müşahade ediyoruz… Sadece 5 yıl içinde…
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün…
Özellikle son 5 yılda Bilecik nüfusu emsal şehirlerden daha hızlı artmakta ve Türkiye ortalamasını takip etmekte. Üniversitenin kurulması ile öğrenci sayısındaki artış ve 3. OSB’nin kurulma çalışmaları nüfusun hızla artmaya devam edeceğini gösteriyor. Nüfus artışı ile birlikte yeni yerleşim alanı ve konut ihtiyacı da artacağından Bilecik’in çevresine doğru büyümeye devam edeceği ortada…
Önümüzdeki 10 yıl içerisinde hastane dışında Bilecik’in mutlak surette bir Adliye Sarayı’na Valilik Konağı’na, Belediye Sarayına ihtiyacı olduğu muhakkak… Yeni bir stadyum yapılma ihtimali dahi var… Bu binaların yapılacağı yerler veya bu binalar için ayrılan yerler Bilecik’in hangi istikamette büyüyeceğini de ortaya çıkartacak… Bu bakımdan yeni imar planları yapılırken kamu kurumlarına mutlak surette şehrin gelişeceği bölgelere göre yer seçilmeli…
Şehirleşmede temel kuraldır, şehirler en kolay suyu ve yolu takip eder… İçerisinden büyük akarsuların geçtiği tüm şehirlerin öncelikle akarsu güzergâhına büyüdüğü, otoban veya büyük kentleri birbirine bağlayan yolların etrafındaki nispeten küçük şehirlerin de bu yolların güzergâhında büyüdüğü sosyal bir vakıadır…
Bilecik bu yönüyle şanslı … İstanbul ile Batı ve Akdeniz kıyılarının neredeyse tamamını birbirine bağlayan yol Bilecik sınırları içerisinden de geçiyor. Ayrıca hızlı tren hattı da aynı yolla paralel bir güzergâh kullanıyor. O halde Bilecik’in en verimli büyümesinin Eskişehir-İstanbul yolunun etrafında olması en akla uygunu gözüküyor… Böylelikle Edebali vadisi yeniden yerleşime açılır rakım farkından ve aşırı yükseklikten kaynaklanan pek çok şehirleşme problemi de ortadan kalkar. Bizce gelişme hamlesine emsallerinden çok geç başlayan Bilecik için bu büyük bir şans… Gerek şehirlerarası otobüs terminalinin, gerekse hızlı tren terminalinin de bu arazi üzerinde olması, yapılacak olan yeni hastanenin mutlak surette vadiye indirilmesini ve çevresindeki arazilerin de imar tadiline tabi tutularak bir an önce buranın yerleşime açılmasını zorunlu kılıyor …
İleride yapılacak olan tüm kamu kurumlarının bu yol güzergahına belirli aralıklarla yapılması, imar değişiklikleri ile geniş bulvar ve caddelerin, alışveriş merkezlerinin park ve sosyal yaşam merkezlerinin bu güzergah üzerinde şimdiden belirlenmesi ile Bilecik’in hem şehirleşme hızının artacağı hem de dengeli büyüyeceği meydanda. Güney-küney ekseninde bu gelişme Küplü’den başlayıp tünellere kadar devam edebilir. Daha sonra Yenişehir’den Söğüt’e doğru bir hat ile içi doldurulabilir.
Hastanenin şimdiki İl Özel İdaresi alanına yapılması kısa vadede Bilecik için doğru olabilir. Ancak orta ve uzun vadede Bilecik’in gelişmesi için yeni yapılacak olan bu hastanenin mutlak surette Bilecik’in ileride tahmin edilen nüfus ve sosyal kültürel konumu da dikkate alınarak şehrin büyümesinin düşünüldüğü bir yere yapılması bunun da mevcut ihtimaller içerisinde en uygununun Karasu vadisi olduğu açıktır…
Bu sebeple kamuoyunda konuşulduğu üzere Akparti Milletvekil Poyraz’dan Belediye Başkanı Yağcı’ya İl Genel Meclisi Başkanından İl Başkanı’na kadar herkes, hastane yerini tespit ederken sadece bir yer tespit etmiş olmayacak, Bilecik’in önümüzdeki yıllardaki gelişme yönünü de bununla birlikte tayin edecekler… Alacakları karardaki isabet kendilerine mükafat olacağı gibi, yanlış bir tercihin vebalini de gelecek nesillere karşı üzerlerine almış olacaklar.
Bu bilinç ile karar vermelerini ümit edelim…
Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.