SULTAN ABDÜLAZİZ’İN PEHLİVANI, MAKARNACI HÜSEYİN PEHLİVAN
Osmanlı Devlet-i Aliyye’nin 32. Padişahı Sultan Abdülaziz'in başpehlivanlığını yapan Makarnacı Hüseyin Pehlivan'ın kabri Pazaryeri’nin Karadede köyünde bulunmakta.
Önümüzdeki pazar günü Oğulpaşa Yayla Şenlikleri yapılacak. 15. düzenlenecek oğulpaşa şenliklerinde pehlivanlar er meydanına çıkacak. Güreş sezonununda başlaması hasebiyle bu haftaki yazımı Kırkpınar Başpehlivanlarından kendisi de bir günerçi olan Sultan Abdülaziz’in başpehlivanı Makarnacı Hüseyin Pehlivana ayırdım.
Geçtiğimiz hafta sonu Kırkpınar Başpehlivanlarından Makarnacı Hüseyin Pehlivan’ın kabrini ziyaret ettik. Karadede camiinin bahçesinden bulunan kabr-i şerife gittiğimizdeki daha da duygulandık.
Köy halkından isminin Celal Aktaş olduğunu öğrendiğimiz bir vatandaşımız cami bahçesindeki otları kosasıyla biçiyor, cami bahçesini ve başpehlivanın mezarının etrafını temizliyordu. Celal abiye Allah kolaylık versin deyip öncelikle başpehlivanımıza birer Fatiha okuduk.
Celal abiye, Köyde Makarnacı Hüseyin Pehlivan’ın soyundan yaşayanlar mı, sülelasi devam ediyor mu diye sorduk. Köyde olmadıklarını söyledi. Meğerse biz fırsatı kakırmışıyız. Bizim köye gittiğimizden yarım saat önce Başpehlivanın torunu dedesinin kabrini ziyarete gelmiş. Kabr-i Şerif’in üzerini, torunu kendisi temizlemiş. Biz köye gelmeden de ayrılmış. Gitmesi muhtemel yerleri aradık, ulaşamadık. Torunuyla görüşmek nasip olmadı.
2007 yılındaki Pazaryeri Belediye Başkanı Hikmet Öztürk, Makarnacı Hüseyin Pehlivan’ın kabri şerifini ziyarete gider. Başpehlivanın mezarı başında sadece dikili bir taş vardır. Bahçesine gömülü olduğu camide yıkılmak üzeredir. Başkan Öztürk, Karadede’de ikamet edenlerle birlikte Başpehlivanın kabri şerifinin restorasyonuna ve yıkılmak üzere olan Cami’nin de yenisinin yapılmasına karar verirler.
Köy halkı, hayırseverler ve belediye işbirliği ile cami kısa süre içerisinde ibadete açılır. Başbehlivan Makarnacı Hüseyin Pehlivanın’da kabri onarılır.
Hüseyin pehlivan Sultan Abdulaziz’in başpehlivanıdır. Ünlü Kel Aliço’yu yenerek ün yapmıştır. Sarayda Kuşcubaşılık görevi verilmiş, 164 kilo geldiği tahmin edilmekte olan iri bir pehlivandır.
Pehlivanın mezarı başında; “Deliorman’ın Silistre Kazasının Sulh Köyünden Muhaceret edip bu köyü kuran Abdülzaziz’in Baş Pehlivanı Osmanoğlu Hacı Makarnacı Hüseyin. (1850 – 1910)” diye yazmaktadır. Mezarı yapılırken, eski mezar taşı da yeni mezarın yanına dikilmiş. Eski mezar taşında yazan yazıyı, yeni mezar taşına da yazılmış.
KİMDİR BU MAKARNACI HÜSEYİN PEHLİVAN? (*)
Sultan Azizin başpehlivanlarından Makarnacı Hüseyin pehlivan Filiz Nurullah çapına yakın bir pehlivandı. Yalnız boyu Filiz kadar yoktu. İki metreye yakındı.
Makarnacı Hüseyin Pehlivan, sultan tarafından “paşa” diye anılırken, sarayda da Kuşcubaşılık görevini yürütmüş. Yunan pehlivanı yenen Makarnacı bu başarısıyla Sultan Abdulaziz’in büyük övgüsünü kazanmış. Pehlivanlığı ve saraydaki görevinin sona ermesinden sonra memleketine dönen Makarnacı Hüseyin Pehlivan, hayatını kaybedince Karadede Köyünde toprağa verildi.
Makarnacı Hüseyin pehlivanın ayağına geydiği güreş kispeti tam kırk okka safi gelirdi.
Makarnacının aslen Deliormanlı olduğunu biliyoruz. Fakat Deliormanın hangi köyünden olduğu malûmumuz değil... Yalnız rivayet tarikiyle not ettiğimize nazaran aslen Zağradan olduğunu söyleyenler var. Fakat Şumnu köylerinden olması rivayeti daha kuvvetlidir. Sonra Makarnacının ustası da malûmumuz değildir. Malûm ya her Türk pehlivanının muhakkak bir ustası vardır. Lâkin çok eski pehlivanların bazı güreşlerine vâkıf olduğumuz halde ustalarının kimler olduğunu tesbit etmek mümkün olamamıştır. Bu sebeple Makarnacı Hüseyinin de ustası bizce malûm değildir.
Makarnacı, aslen Deliorman Türklerindendir. Bu cihet muhakkaktır. Makarnacı Hüseyin, senelerce Pomaklara karşı durmuş ve boğuşmuştur. Pomaklar, Makarnacıyı hiç çekemezlerdi.
Saray başpehlivanlığı Arnavutoğlundan sonra Pomak Kavasoğlu Koca İbrahim’e düşmüştü. Kavasoğlu, Pomak olduğundan Saray başpehlivanlığını Pomaklardan başkalarına kaptırmamaya çalışırdı. Kendi başpehlivanlığı zamanında Pomaklardan gayrı her kim meydana çıktıysa mağlûp etti ve saray kapısından içeri sokmak iktidarını bırakmadı.
Kavasoğlu, güreşten çekilmek üzereyken Makarnacı Hüseyin yetişti ve Kavasoğluna karşı koydu.
Kavasoğlu, kendi akrabalarından üç kişiyi Makarnacının önüne dikti. Bu üç pehlivan da belâların belâsı idi. Bunlardan birincisi Pomak Kara İbo, ikincisi Pomak Kel Aliço, üçüncüsü de Pomak Karagöz Ali idi.
Kavasoğlu, geçmek üzere iken Makarnacı yetişti. Makarnacıyı daha saray tanımıyordu. Makarnacı, ilk güreşini yani baş güreşini Kırkpınarda yaptı ve hasımlarını yenerek Kavasoğlu ile karşı karşıya kaldı.
(*) M. Sami KARAYEL’in, Kurtdereli Mehmet ve Makarnacı Hüseyin isimli kitabından alınmıştır.
Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.