MEHMET AKİF ERSOY
Elif GÜNAL
Milli kahramanımız Mehmet Akif Ersoy. Hepimizin bildiği ama yabancısı olduğumuz bir şair. Ne okudu, neler yazdı en önemlisi nasıl yazdı? Büyük şairi düşündüğümüz zaman eminim ki aklımıza ilk önce İstiklal Marşımız gelir, gelmelidir de. Fakat bu onu tanımaya, anlamaya ve anmaya yeterli değildir. Sene de bir güne sığacak bir şair, düşünür ve ilim adamı olmamıştır hiçbir zaman. Her mısrasında bir nasihat, dua ve aşk olan İstiklal Marşımızın yazarını mısra mısra tanıyarak anlayalım ve anlatalım…
Ünlü şairimiz Sezai Karakoç’un penceresinden Mehmet Akif Ersoy’un hayatı: “ Baba soyu Rumelili, ana soyu Buharalı, doğuş yeri Fatih: Yani tam bir Doğu İslamlığının, Batı İslamlığının ve Merkez İslamlığının bir sentezi bir çocuk.
Anne çizgisi, duyarlılığı, sağduyuyu, kendini bir ülküye adayışı, şairliği getirecek; baba çizgisi, ataklığı, savaşkanlığı, yılmaz ve her vuruşmada daha da çelikleşen bir savaş adamını, gözüpekliği, korkmazlığı, ürkmezliği, umutsuzluğa sürekli olarak düşülmemeyi getirecektir. Doğuş yeri ise, ümüslü ve verimli bir topraktır ki, tabiatta nice saçılıp da kaybolan iyi tohumların bir gramını bile ihmal etmez, değerlendirir, yemişlendirir.” Diye bahseder Sezai Karakoç. Ünlü şairin gözünden şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un yaşadığı Fatih semtini tanıyalım biraz.
“Fatih semti, İstanbul’un içinde ikinci bir İstanbul’dur. Yüzdeyüz Fatih şehridir. Fatih Camii, İslâm- Türk kültürünün bu ölmez abidesinin çevresinde halka halka fatih medreseleri ve semti, en saf Müslüman Türk heyacanının ördüğü bir toplumdur.”
Mehmet Akif Ersoy ise kendi mahallesini şöyle anlatır.
Bizim mahalleye poyraz kışın da uğrayamaz
Erir erir akarız semtimize geldi mi yaz!
Çiçeklenmiş ağaçlar, yeşillenirmiş yer.
Demek şu arsada ot bitse nevbahâr olacak?
Ne var gidip Yakacık’larda demgüzâr olacak
Fusulü dörde çıkarmaz bizim sokaklarımız;
Kurak, çamur..İki mevsim tanır ayaklarımız!
Fakir bir mahalle de yaşayan şairimiz, annesinden ve babasından ibadetin verdiği zevkin ne olduğunu her daim heyecanla yaşamış ve bu heyecanla da İstiklal Marşımızı yazmıştır.
4 buçuk yaşlarında iken Emir Buhari Mahalle Mektebine gitmeye başlamış olan Akif, iki sene sonra da Fatih İptidaisi’ne yani ilkokula kaydını yaptırır. 1895 yılında ise Fatih Merkez Rüştiyesi’ni bitirdikten sonra aile arasında yeni mektebinin neresi olacağı tartışması olur. Annesi Emine Şerife Hanım, oğlunun sarıklı olmasını, medresede eğitiminin devam etmesini istiyordu. Babası Tahir Efendi ise medresede alacağı eğitiminin kendisinin de verebileceğini belirterek dönemin şartlarına uygun olan bir okula gitmesini istemekteydi. İleri görüşlü bir âlim olan Tahir Efendi tercihi oğluna bırakır ve Mehmet Akif, babasının istediğini yaparak gözde okullardan biri olan Mülkiye’ye babasıyla birlikte kayıt yaptırır. Burada hazin bir olay
yaşanır. Kayıt tamamlandıktan sonra kâtip kayıt harcı ister fakat Tahir Efendi’nin cüzdanında yeterli para yoktur. Bunun üzerine Tahir Efendi gümüş saatini rehin bırakmak istese de kâtip kabul etmez ve kayıt ücretini ertesi gün getirebileceğini belirtir. Bu okulda hem annesinin hem de babasının dualarını gerçekleştirir. Dini ve müspet bilim derslerini başarılı bir şekilde tamamlayarak okulunu birincilikle bitirir.
Okuduğu kitaplar; Mesnevi, Hafız Divanı, Gülistan, Leyla ve Mecnun (Fuzuli), Victor Hugd, Zola ve Daudet.
İlk eseri olan 7 beyitlik gazeli 28 Aralık 1893’te Servet-i Fünun’da yayınlanır. 25 yaşında (1 Eylül 1898) Tophane-i Amire veznedarı Mehmed Emin Bey’in kızı İsmet Hanım ile evlenir. İkinci Meşrutiyetin ilan edildiği dönemde İstanbul’da Umur-ı Baytariye Dairesi Müdür Muavini’dir.
İttihat ve Terakki Cemiyetine üye olur fakat “Cemiyetin bütün emirlerine, bilâ kayd ü şart (kayıtsız şartsız) itaat edeceğim” şeklindeki yeminin “bilâ kayd ü şart” beyanına itiraz ederek iyi ve doğru olanlarına diye düzeltilmesi şartıyla yemin eder.
Eserleri; İstiklal Marşı, Çanakkale Şehitlerine, şiirlerini yedi kitapta topladığı Safahat adlı eseri, Son Safahat, Süleymaniye Kürsüsünde, Hakkın sesleri, Fatih Kürsüsünde, Hatıralar, Asım ve Gölgeler.
Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.