’YENİ BİR İMAN TARİFİNE İHTİYAÇ VAR’
Ahmet MEŞE
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. 'Türkiye'de İlahiyat Tecrübesi: Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Örneği' konulu sempozyumun açılışında konuşan Rektör Özcan, İslam dünyasının yeniden Müslüman olmak gibi bir ihtiyacı olduğuna vurgu yaptı.
Geldiğimiz noktada IŞİD gibi terör örgütlerinin bile İslam'dan beslendiğini söyleyebildiğine dikkat çeken Rektör Özcan,"Yeni bir iman tarifine ve yeni bir İslam dönüşümüne ihtiyaç var. Hatta söylemek belki haddi aşmak olacak ama İslam dünyasının yeniden Müslüman olmak gibi bir ihtiyacını da dillendirmek lazım" dedi.
Ankara Üniversitesi ve Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen 'Türkiye'de İlahiyat Tecrübesi: Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Örneği' konulu sempozyumun açılışı gerçekleştirildi.
23-25 Ekim tarihleri arasında ilimizde gerçekleştirilecek sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Rektör Özcan, İslam dünyasının yeniden Müslüman olmak gibi bir ihtiyacı olduğuna vurgu yaptı.
Geldiğimiz noktada IŞİD gibi terör örgütlerinin bile İslam'dan beslendiğini söyleyebildiğine dikkat çeken Rektör Özcan,"Yeni bir iman tarifine ve yeni bir İslam dönüşümüne ihtiyaç var. Hatta söylemek belki haddi aşmak olacak ama İslam dünyasının yeniden Müslüman olmak gibi bir ihtiyacını da dillendirmek lazım" dedi.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan konuşmasında şunları kaydetti:
"Türkler, İslam kültür ve medeniyetine, İslam kültür ve medeniyetinin ikbal devrinde girmediler. Moğolların Emevi ve Abbasiler ile yürüyen yolculuklarını sonlandırdıkları bir dönemde adeta insanlık adına İslam'ın da kaderi buymuş dendiği bir zaman diliminde bu yükü omuzlamak adına Türk-İslam coğrafyasından dünyaya yayılan Türkler kendilerine verilen bu emaneti bugüne kadar taşıdırlar. Ama bunun son 300 yılı bir hicran, bir hüzün, bir acı, gözyaşı hikayesi. Belli ki bu 300 sene içerisinde bu girdaptan kurtulmak adına ürettiğimiz,üretilen her ne varsa kıfayet etmemiş ki bugün bu haldeyiz.
Bir bakış açısına göre 300 sene çok kısa olabilir zira Batı bin sene beklemiş ama bir bakış açısına göre de 300 sene ziyadesiyle yetecek bir zaman dilimi. Yeni bir iman tarifine, yeni bir İslam idrakine ihtiyaç olduğu hep söylenegelir. Ama bu 300 senelik hikayeyi az çok kenarından takip edebilmiş bir öğrenciniz olarak hicap duyarak ifade ediyorum ki; biz büyük emanetin bizden istediği dönüşümü maalesef gerçekleştirememiş bir kültür temsilcileri olarak karşınızdayız. İman ve İslam Kur'an ve Sünnet'de ve gelenekte bizden beklediği dönüşümü çok net bir şekilde ifade etmesine rağmen biz bu dönüşümü maalesef hep başkaları için ifade etmek gibi bir talihsizlik girdabındayız.
Öyle ki; insanlık adına vahşet temsilcisi olarak gösterilen IŞİD dahi bizim kaynaklarımızdan beslendiğini ifade edebiliyorsa, din tüccarları hep bizim kutsal kaynaklarımızı referans olarak gösterebiliyorsa belli ki bunun idrakinde ve temsilinde bizim zaaflarımız var. O yüzden yeni bir iman tarifine ve yeni bir İslam dönüşümüne ihtiyaç var. Hatta söylemek belki haddi aşmak olacak ama İslam dünyasının yeniden Müslüman olmak gibi bir ihtiyacını da dillendirmek lazım.
Hz. Ömer'in yaşadığı dönüşümü yaşatacak bir din ihtiyacımız var. Dün çocuğunu kuma gömen Ömer nasıl ertesi gün bütün insanlık tarihi boyunca adaletin sembolü olabiliyorsa bizde de bu dönüşümü gerçekleştirecek yeni bir ruha ihtiyaç var. Bu ruhu üfleyecek olan da işte bu salonda bulunan hocalarımız ve onların öğrencilerinin öğrencileri ve devamı olacak" dedi.
Rektör Özcan'ın konuşmasının ardından Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Hakkı Ünal ve Vali Ahmet Hamdi Nayir'de duygu ve düşüncelerini dile getirdiler.
Açılış konuşmasının ardından sempozyumun ilk oturumu gerçekleştirildi.
Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.