Kuruluş ve kurtuluşun beşiği, Şeyh Edebalı’nın diyarı, Ertuğrul Gazi’nin, Dursun Fakıh’ın, Kumral Abadal’ın maneviyatının yaşandığı, doyduğumuz, doğduğumuz ve yaşadığımız bu güzel toprakları tanımak ve tanıtmak için gayret göstermeliyiz. Tanıtım çalışmalarını Bilecik Valiliğimiz ile birlikte Bilecik Belediye Başkanlığımız ve ilçelerimizin yerel yönetimleri ve kurum ve kuruluşları imkânları nispetinde yerine getirmektedirler.

Bilhassa son on yıldır Bilecik Belediyesi, Belediye Başkanı Selim Yağcı’nın öncülüğünde, Kültür Müdürlüğü ve Basın ve Halkla işleri Müdürlüğü ve personelinin gayretleri ile ilimizi tanıtım aşamasında gece gündüz çalışmakta, güzel etkinliklerle ilimizi tanıtmaktadırlar.

Şeyh Edebalı’nın türbesinin olduğu mekan sanki ecdadımızın dönemini yaşıyormuşuz gibi düzenlenmiş, Osmanlı Padişahlarının yer aldığı Tarih şeridini gezerken Osman Gazi’den itibaren, son Padişah VI. Mehmet Sultan Vahidettin’e kadar geçmişi yad ediyoruz. Osman Bey’in gördüğü rüyayı ve Kuran-ı Kerime olan hürmetini, 1. Murat Han’ın şahadetini, Fatih Sultan Mehmet Han’ın Peygamber Efendimiz’in müjdelediği hadsi Şerife nail olabilmek için İstanbul’u fethetmek için verdiği mücadeleyi, Haremlerde değil at sırtında savaştan savaşa koşup, Allah’ın kelamını her tarafa götürmek için mücadele veren, Bahçesindeki armut ağaçlarına zarar veren karıncaları imha etmek için fetva isteyen Kanuni Sultan Süleyman Han’ı, Hocası abdest alırken ibrikle su dökme tevazusunu gösteren 1. Ahmet Han’ı, Devletin hiçbir resmi evrakına abdestsiz imza atmayan, Hicaza kadar döşettiği demiryolunun son 3o kilometresinin raylarına keçe kaplatıp, peygamber Efendimiz rahatsız olmasın diye keçe ile kaplatan Cennet Mekan 2. Abdülhamid Han’ı, Borcu yüzünden tabutuna varıncaya kadar haciz konulan Sultan Vahidittün Han’ı hatırlıyoruz.

Ayrıca ecdadımızı simgeleyen kayı bayrağını, Şehre girerken ecdat şehri olduğunu bütün ihtişamı ile gözler önüne seren Osmanlı Armasını unutmak mümkün mü? Yerelde ve ulusal hatta uluslararası etkinliklerle, TV. Programlarıyla, fuarlara katılarak Bilecik’imiz en güzel şekilde tanıtılıyor. Ertuğrul Gazi’yi anma törenleri bu tanıtımın en önemli göstergesi oluyor.

Bizler de bu tanıtımlara katkı sağlamak için canla başla çalışmalıyız. “Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de yendiniz sözleri ile Mustafa Kemal Atatürk’ün dile getirdiği Metris Tepe’yi, Osman Gazi’nin göreceği rüyayı görmeden önce Hızır Aleyhisselam tarafından müjdeyi verdiği Kumral Abdal’ı, Osmanlı devletinin kurulduğu müjdesini Cuma hutbesinde duyuran ve Osman Gazi’ni bacanağı, Şeyh Edebalı’nın damadı Dursun Fakıh’ı ve ismini saymayacağımız kadar çok alperenleri tanıtmak ve ziyaret etmek için çalışmalıyız.

Şeyh Edebalı’nın nasihatinde dediği gibi “Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez. Osman, geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın..." Bizler çocuklarımıza ve gençlerimize geçmişimizi, ecdadımızı öğretmemin en başta gelen görevlerimiz arasında olacaktır.