Şehrin tam ortasında ve şehri yönetenlerin ve adalet dağıtanların her gün önünden birkaç sefer geçtikleri meşhur Kaçak Konak’ın suç ortaklarından bahsedeceğim.

Meşhur Kaçak Konak’ın arsası İl Özel İdaresi’ne ait. Evvelce bu arsanın üzerinde vali konağı denilen bina vardı. Yıllarca valiler bu konakta ikamet etti. Gün geldi konağın depreme dayanıklı olmadığı anlaşıldı. Konağın yapılış tarihini bilmiyorum. Bildiğim şu, ilin yöneticisine bile sağlam konak yapılmamış, vatandaşa sağlam bina yapılması nasıl öğretilir. Ufak bir depremde dahil ilk yıkılanların resmi binalar olduğunu şimdi daha iyi anlıyoruz. Vali konağının depreme dayanıklı olmadığı için yıkılması kararını il genel meclisi verdi. Sıra geldi arsayı nasıl değerlendirelim işine.

Aynı meclis arsanın tamamına AVM yapılması kararını verdi. AVM yapmak için talip çıkmadı, yine aynı meclis eğlence merkezi yapılması kararını verdi. Gördüğünüz gibi öncelikle kararları meclis veriyor, bürokrasi alınan kararları uygulamaya geçiyor. İhaleye çıkıldı Kaçak Konak olmasına sebep olan ihaleyi aldı. Daha inşaat yarısında belediyenin verdiği ruhsata uygun yapılmadığı basında yazıldı. Belediye “duymadım, görmedim” rolüne girdi. 198 m2 olması gereken inşaat alanı, 1260 m2 oldu. İhale şartnamesinin 14. Maddesi ne diyor; “Taşınmaz üzerinde bulunan binaların yıkılmasından sonra kiralayan tarafından yapılacak olan yapılar için alanı 300 metrekareyi geçmemek üzere en fazla iki katlı olarak projelendirilerek yapı malzemesi ve teknik şekil açısından idareden izin alınacaktır. İdareden izin alınmadan herhangi bir yapım işine başlanılmayacak, İdarenin İl Encümeni Kararı ile uygun gördüğü projeler için gerekli olan izin ve ruhsatlar ilgili makamlardan kiralayan tarafından alındıktan sonra yapım işine başlanacaktır. Yapım işi projenin İl Encümenince onayından itibaren üç ay içinde tamamlanacaktır”

İl Özel İdaresi inşaatta kullanılacak malzemeyi ve projeye uygun yapılıp yapılmadığını kontrol etseydi, bugün şu Kaçak Konak manzarası ile karşılaşır mıydık? Basın inşaatın proje dışında yapıldığını yazdığında İl Özel İdare Genel Sekreteri Halis Nalbant “İnşaat belediyenin kontrolünde bizim yapacağımız bir şey yok” diyordu. Halbuki 14. Madde İl Özel İdaresinin müdahalede bulunacağını açıkça belli ediyor. 

Vali konağının yıkılmasına, AVM yapılmasına, bilahare eğlence merkezi yapılması kararları vermesine rağmen, il genel meclis üyeleri basında çıkan haberleri göz önüne alarak mecliste gündeme getirmedi. 

CHP’nin il genel meclisinde iki üyesi, MHP’nin yedi üyesi milleti temsil ediyor. Kaçak Konak’ın kaçak hale gelmesine belediye ve il özel idaresi ne kadar sorumluysa o kadarda muhalefet üyeleri susmakla o kadar sorumludur. 

Yine Belediye Meclis Üyeleri MHP 7, CHP 3 üye ile halkı temsil ediyorlar. Hiçbiri meclis toplantısında belediyenin kaçak inşaatı kontrol etmediğini gündeme getirmediler. Böylece sorumluluğa ortak oldular. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Kaçak Konak’ta boy gösterdi. MHP ve CHP’nin il genel meclis üyeleri Kaçak Konak’ta yer aldılar. Kaçak Konak’ın suç ortağı oldular. Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Yaşar Tüzün, İl Başkanı, Merkez İlçe Başkanı ve ekipleri bir bildiride ‘savaş’ kelimesi geçti diye Cumhuriyet Savcılığına bürokratlar için suç duyurusunda bulundular. Bende Kaçak Konak ne il genel meclisinde, ne de belediye meclisinde gündeme getirmeyen muhalefetin meclis üyelerini ve kamuoyuna açıklama yapmaktan kaçan muhalefet parti yetkililerini millete şikayet ediyorum. 

Şu hakkı teslim etmek istiyorum. CHP Belediye Meclis Üyesi iken kendi sosyal medya hesabından Kaçak Konak’ın yapılmasını doğru bulmadığını Erdoğan Yeşil açıklamıştı. Ne yazık ki; belediye meclisinde gündeme getirmedi. Neden getirmediğini açıklamak ona düşer. Daha sonra Yeşil, partisinden istifa etti. 

Ey CHP! Şov yapacağına, kanunlarına uymayanların yanında olmadığını açıkla. Siz ise hayırlı olsuna gittiniz.