NECATİ TAYYAR TAŞ

NECATİ TAYYAR TAŞ

ÖZLENEN VE GÖZLENEN RAMAZAN

ÖZLENEN VE GÖZLENEN RAMAZAN

Fazileti Allah tarafından belirtilen, Peygamberimizin diliyle övülen ve “Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ay’ım, Ramazan ümmetimin ayıdır” iltifatına mazhar bulunan, üç ayların sonuncusu, Kur’anın inmeğe başladığı oruç ayı, kameri takvime göre dokuzuncu ay olan Ramazan ayını ve ramazan ayının ilk gününü bu gün idrak etmiş olduk. Bu sebeple, Rabbımıza milyonlarca hamd ve şükürler ediyoruz. Günahları yaktığı, gönülleri temizlediği, duygu ve düşünceleri güzelleştirdiği, teneffüs edilen atmosferi İslâmî iklim perspektifinde atlastan ibrişimle gergeflediği için bu aya “Ramazan” denmiştir. Sayılı günler gelip geçiyor. Ömrü olan nice ramazanlara kavuşuyor. Geçen sene beraber oruç tutup, iftar ettiğimiz, teravih namazı kıldığımız, ramazan davulu dinlediğimiz pek çok yakınlarımız, nice dostlarımız, her gün beraber olduğumuz arkadaşlarımız belki bu sene aramızda yoktur. Gelecek sene bizim de nerede olacağımız, bırakın gelecek seneyi, bu sene orucumuzu tamamlayıp tamamlayamayacağımız, bayrama kavuşup kavuşamayacağımız belli değil...
Evet, ayların sultanı ramazan ayına erişmek, Mevla’nın özel nimeti, engin keremi, eşsiz bereketidir. Ne mutlu bu mübarek ayın rahmet ve merhamet yağmurunda ıslananlara... Yazık bu ayın bereketinden nasiplenemeyenlere... Şair öyle demez mi: Bîbaht olanın bağına bir katresi düşmez / Bârân yerine dürrü Güver yağsa semâdan. Yani, gökten altın ve gümüş yağsa, bahtsız olanın bağına bir damla düşmez. Bu ayın simge iki kelimesinden biri; “Kur’an,” diğeri; “Oruç”tur. Bu iki kelime hakkında yüce Peygamberimiz buyururlar ki: “Oruç da, Kur’an da kıyamet gününde mü’mine şefaat edecektir. Oruç diyecektir ki: Rabbim! Ben oruçluyu gündüzleri yemekten, içmekten ve tabiî zevklerden alıkoydum, beni, onun için şefaatçi kıl! Kur’an da şöyle diyecektir: Rabbim! Ben Kur’an okuyan kulunu geceleri uyku ve istirahatından ettim, ona şefaat etmeme izin ver! Bunun üzerine Oruç ile Kur’anın bu niyazları kabul edilerek şefaat edeceklerdir.”
Ramazan ayı, kulluk şuurunun doruğuna tırmanarak, ufuklara yelken açmak, maddî ve manevî kirlerden arınmak ve sıyrılmak için karlı bir pazar ve panayır, kazançlı bir ticarettir. Ramazan ayı, kendimizi sorguladığımız, nefsimizi terbiye, muhakeme ve muhasebe ettiğimiz bir duruşma ve hesaplaşma ayıdır. Ramazan ayı, itaat ve ibadetlerin, niyetlerin, hayırların bire bin karşılığının devşirildiği, ekilenlerin nisan yağmurlarıyla gümrahlaştığı mümbit bir zemin, müsait bir zaman, özlenen ve gözlenen bir hasat mevsimidir. Onu, onu getiren Peygamberden dinleyelim: “Ey insanlar! Büyük ve mübarek bir ay sizi gölgesi altına almıştır. Bir ay ki, içinde bin aydan daha hayırlı olan bir gece, Kadir gecesi vardır. Bir ay ki, Allah, gündüz orucunu farz, gece ibadetini / teravihi sünnet kılmıştır. Bu ay da bir iyilik yapan, başka zamanlarda bir farzı yerine getirmiş gibi sevap kazanır. Bu ayda bir farzı yerine getiren kimse de başka aylar da yetmiş farz eda etmiş gibi olur.”
Kâinatın Efendisi, ramazan ayında yapılacak hayırlardan ve özellikle fakir-fukaraya verilecek iftarlardan dolayı kazanılacak sevapların üzerinde ısrarla durunca, muazzez dostları kendisine: “Ya Resulallah! Oruçluya iftar verecek bir şey bulamaz isek ne yapalım” dediklerin de, Peygamberimiz: “Allah bu sevabı, oruçluyu, bir tadımlık süt, bir hurma tanesi veya bir yudum su ile iftar ettirene de verir” dedi ve ekledi: “Kim bir oruçluyu doyurursa, Allah ona kıyamet gününde benim kevserimden öyle bir şerbet içirir ki, cennete girinceye kadar susamaz. Kim o ayda çalıştırdığı kişilere kolaylık sağlarsa, Allah o kimseyi de affeder ve ateşten korur.”
Bu ayın milletimize ve bütün İslam âlemine birlik, dirlik, rahmet, merhamet, kuvvet, kudret, bereket, hikmet, huzur ve şuur bahşetmesine ve özellikle iftar ve sahurlarda kan içip, ıstırapla doyan masum ve mazlum milletlerin çilelerinin dindirilmesine, ezenlerin ve zalimlerin ödlerine korku ve zaafların çöreklenmesine vesile olmasını yüce Rabbımızdan temenni ediyor, Ramazan ayınızı kutluyorum... Ramazan ayınız mübarek olsun… Allah’ın selâmı, selâmeti ve mağfireti üzerinize olsun…

Bu yazı toplam 474 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
NECATİ TAYYAR TAŞ Arşivi
SON YAZILAR