ŞADİ  ERDAL

ŞADİ ERDAL

FABRİKA İNÖNÜ’YE KURULURSA

FABRİKA İNÖNÜ’YE KURULURSA

Milliyetçi Hareket partisi'nin milletvekili adayı Sayın Bahattin Şeker, Bozüyük Organize Sanayi Bölgesine bir işadamının fabrika kurmak istediğini,yüksek fiyat verildiğinden fabrikanın İnönü'ye kaptırıldığını açıklamıştı

Sayın Vali Akpınar bu açıklamaya ''Bugün yerel gazetede yer alan bir şey vardı. Bozüyük'te vagon fabrikası kurmak üzere bir firma gelmiş yer istemiş sonra arsa pahalı olduğu için yer alamamış gibi bir şey vardı. Hiç gerçekle alakası olmayan tamamen hayal mahsulü bir durum. Bize resmi ya da sözlü olarak vagon fabrikası kurmak üzere hiçbir firmanın talebi olmadı. Ne Osmaneli' nde nede başka bir sanayi bölgemizde, yani belki biraz espri olacak ama ilimizde tersane kurmak üzere de bir müracaat olmadı. Belki bundan sonra bir firma tersane kuracaktı buralardan yer verilmedi onun için vazgeçti diyen de çıkabilir. Tersane kurmak üzere de bir firmanın müracaatı olmadı. Biraz espri ama yazabilirsiniz.'' diyerek cevap verdi

MHP milletvekili adayı Sayın Şeker, bilindiği gibi evvelce de milletvekilliği yapmış ,spordan sorumlu bakanlık görevinde de bulunmuştu.Sayın Vali'nin açıklamasına''Çok değerli basın mensupları basın konseyinde sizlerinde olduğu ilde sorunlarını tartıştığımız bir toplantıdan sonra sayın valimiz benim sözlerim üzerine basına bir açıklama yapmıştır. Malesef sözlerim yanlış ve hayal ürünü olduğunu belirtmiş ve espirilerde yaparak sözlerimizle dalga geçmiştir. Değerli basın mensupları benim ismim Bahattin Şeker siyasette ve siyaset dışında bu güne kadar devlet görevlileriyle hiç bir zaman karşı karşıya gelmedim. Basın yoluyla konuşmadım, polemiğe girmedim. Hele seçim zamanı tarafsız olmakla yükümlü, demokrasiyi savunan farklılıkları kabul ederek mutlu olmak mümkündür diyen sayın Bilecik valimiz için burada basın toplantısı yapmak istemezdim. Burada yapacağımız bu toplantı bir hesaplaşma değil bir tespit toplantısıdır. Kamuoyunu aydınlatmak ve sayın valimizin yoğun işlerinden dolayı Bozüyük kaymakamı ile yaptığı telefon konuşmasını hatırlatmaktır. Sayın Basın Mensupları anlatacağım olaydaki kişileri sizlerde araştırın ve doğru neyse onu yazın. Olayda geçen kişilerin telefonlarını toplantıdan sonra vereceğim. Araştırmadan sonraki yazıları ile sayın valimizde, sayın kamuoyuda aydınlanır. Gazeteciler için söylenen güzel bir laf vardır. Gazetecilere tarihin tanığı derler. İşte bu olayıda sizler araştırıp yazacaksınız'' dedikten sonra Bozüyük Kaymakamının,şahit olarak gösterdiği birkaç ismin yanında Sayın Vali Akpınar'a telefon ettiğini, Vali'nin (olay aralık ayında yaşanıyor) 2010 yılı için arsa fiyatlarına zam yapıldığını zamlı fiyatla verebileceklerini belirtiyor işadamı da vazgeçiyor.

Şeker'in açıklamasına Sayın Vali Akpınar, ''telefonla iş takibi yapmıyoruz...'' cevabını verdi.Ayrıca Bozüyük Kaymakamı' da olayla ilgili kamuoyuna açıklama yaptı.

Kaymakam'ın açıklamasında Şeker' i doğrular olmakla beraber,amiri olduğu Sayın Vali'yi zor durumdan kurtarmak için yorumlarda bulunduğu da bir gerçek. Sayın Vali Akpınar'ın ilk açıklaması doğrusu hiç de hoş değildi. Bugün bir siyasi partiden aday olmuş,evvelce devlet yönetiminde bulunmuş bir siyasiye verilecek uygun cevap hiç değildi.

Sayın Vali'nin cevabını okuduğumda ,Sayın Vali'nin geldiği il olan Bolu'daki ''Zübük '' tartışması aklıma geldi. Acaba Sayın Vali Akpınar görev yaptığı illerde illâki biriyle gereksiz tartışmaya

girmek mecburiyetinde mi? diye düşündüm.

Sayın Akpınar'ın daha sonraki açıklamasında ''Telefonla yapılan bir müracaat var. Yani biz telefonla postaneden, otel odasından, gazinodan yapılan müracaatlara göre işlem yapmıyorum ...'' diyor.

Burada telefonla arayanda arsa arayan işadamı değil ,Sayın Vali'nin emrinde çalışan Bozüyük ilçemizin Kaymakamı. Sayın Vali'nin Kaymakam'ına “siz müracaatların telefonla yapılmayacağını bilmiyor musunuz?'' demesi gerekmez miydi?

Karşılıklı açıklamalar sonuç itibariyle bürokrasinin resmiyeti ileri sürerek mesuliyetten kurtulma yolu görülüyor. Eğer ileri sürelen fabrika İnönü'ye kurulursa ne olacak? Espiri yapmak kimin hakkı göreceğiz.

 

TAŞI GEDİĞİNE 

Sayın Vali Akpınar "Biz telefonla, hastaneden, postaneden, otel odasından ya da gazinodan yapılan müracaatlara göre işlem yapmıyoruz" diyorlar, yani yazılı resmi işleme göre hareket ederiz, demek istiyorlar.

Dodurga'da, Kurtköy'de kuduz vakası dolayısıyla karantina uygulandı.İlgililerin bu yerleşim yerlerini ziyaeret etmemeleri dolayısıyla yöre halkı sitem etmişlerdi. Yöre halkı kusurlu bulundu. Siz resmi yerlere dilekçe vererek resmi ziyarette bulunmaları için talepte bulunmamışsınız. Tabii gelmezler. Resmi yerlerde resmiyet geçerlidir.

***

Edebali Türbesi sahasında hediyelik eşya satan Muhsin Bey ziyaretime geldi. "Abi ben bakan olmaya karar verdim"

Hayrola Musin Bey, "Herkes herşeyi biliyor, hiç kimse birşey yapmıyor başlıkla gazetemizde haberim yayınlandı, hiç kimseden ses çıkmadı. Bakanlık yapan Şeker vagon fabrikası yapılması için ilgililerin ilgisiz kaldığını söyledi, Kaymakamı, Valisi cevap yetiştirmeye kalktı. Demek ki mevki makam sahibi değilsen bu memlekette kaale alınmıyorsun. İşte bunun için Bakan olmaya karar verdim."

Doğru söze ne denir.

Bu yazı toplam 1418 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
ŞADİ ERDAL Arşivi
SON YAZILAR