Doç. Dr. TANER BİLGİN

Doç. Dr. TANER BİLGİN

Osmanlı’dan günümüze Bilecik’in ünlü mebusları

Osmanlı’dan günümüze Bilecik’in ünlü mebusları

Osmanlı’dan günümüze Bilecik’in ünlü mebusları

Türk demokrasi tarihimizin dönüm noktalarından biridir Meşrutiyet sistemine geçiş. Zira meşrutiyet ile birlikte seçimle iş başına gelen bir meclis kurulmuş ve Türk halkı da kendisini temsil edecek temsilcileri seçmeye başlamıştır. Demokrasilerin olmazsa olmazı olan seçim sayesinde Osmanlı’dan günümüze kadar birçok mebus halkın oylarıyla seçilerek meclise girmiştir. Osmanlı Devletinin kuruluşuna ev sahipliği yapmış olan Bilecik’imiz de de birçok ünlü isim mebus seçilerek mecliste görev almıştır. Bu hafta ki köşe yazımda bu isimlerden bazılarına yer vermeye çalışacağım.

Kimler kimler seçilmiş desem?

Elbetteki günümüze yakın tarihler için birkaç isim söylemek mümkün. İsterseniz biraz daha uzağa giderek bu isimlerden bazılarını tanıyalım.

Osmanlı’da halkın katılımıyla gerçekleşen ilk mebus seçimleri 1908 yılında gerçekleşmiştir. II. Meşrutiyetin ilanı sonrası halktaki büyük coşkuyla yapılan bu seçimlerde Bilecik’ten Mehmet Sadık Bey ve Mehmet Sıtkı Bey mebus seçilmiştir.

mehmet-sitki-bey.jpg

1915 yılında ise aynı zamanda Tarihçi olan Şemsettin Günaltay Bilecik mebusu seçilmiştir. Aynı zamanda Şemsettin Günaltay, 1949 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin 8. Başbakanı olmuştur. Böylece Bilecik’ten seçilen bir mebus ilk kez Başbakanlığa da kadar yükselmiş olacaktı.

23 Nisan 1920 tarihinde açılacak olan TBMM’ye ise Bilecik’ten Mustafa Kemal Güney de seçilmiştir. Milli Mücadele yıllarında Bilecik Belediye Başkanlığı yapan ve Bilecik’teki direniş ateşini yakan kişilerin başında gelen Mustafa Kemal Güney, isim benzerliği dolayısıyla Times Gazetesine de konu olmuştur. Nitekim Times gazetesinde çıkan haberde Mustafa Kemal Atatürk’ün Bilecik’ten mebusluğa aday olduğu şeklinde yanlış bir haber çıkmıştır.

Öte yandan 23 Nisan 1920 tarihinde açılan ilk TBMM’ye seçilen mebuslar arasında her kesin çok yakından tanıdığı bir isim daha seçilmişti. Osmanlı Devletinde ve Cumhuriyet Döneminde (1946 seçimlerine kadar) mebuslar 3 ilden aday olabilmekteydi. Mustafa Kemal’in en yakın silah arkadaşlarından olan ve daha sonraki süreçte Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanı olacak olan İsmet İnönü’de Bilecik’ten aday olmuş ve Bilecik halkı tarafından ilk TBMM’ye mebus olarak seçilmişti. Ancak İsmet Paşa Bilecik’in yanında Edirne ve Malatya illerinden de aday olmuş ve 3 ilden mebus seçilmişti. Dönemin seçim kanunu gereği bir seçim bölgesini seçmek durumunda olan İsmet Paşa, Edirne’yi seçecek ve Bilecik halkına da kendisini seçtiği için müteşekkir olduğunu belirtecekti.

halil-isik.jpg

Halil Işık Meclis önünde Mustafa Kemal ve diğer mebuslarla birlikte

Halil Işık’ı da burada anmadan geçemeyeceğim. 1879 yılında Bilecik’in Söğüt ilçesinde doğan Halil Işık, Milli Mücadelenin en önemli kahramanlarından birisiydi. Müdaafaa-i Hukuk Cemiyetinin kuruculuğunu da yapan Halil Işık aynı zamanda iyi bir ittihatçıydı. Bugünkü yazıma konu olmasındaki sebep ise yüce Türk milletindeki en asil duyguları bünyesinde barındırmasından kaynaklanmaktadır. Nitekim kendisiyle ilgili araştırmalarım sırasında edindiğim bilgiler beni derinden etkiledi. Tez çalışmam sırasında Halil Işık Bey’in mezarını araştırmak ve birkaç fotoğraf almak amacıyla Söğüt’e gitmiştim. Ancak bütün mezarlığı adım adım gezmeme rağmen Halil Bey’in mezarını bulamamıştım. Daha sonra kendisinin hayatta olan torunlarıyla tanışma ve konuşma fırsatı buldum. Torunlarına mezarının nerede olduğunu sorduğumda bu soruya cevap veremeyeceklerini, dedeleri Halil Bey’in “ Bana Devlet töreniyle bir mezar asla yaptırmayın ve mezarımın yerini kimseye söylemeyin” dediğini ifade etmişlerdi. Evlerine gittiğimde Halil Işık’ın İstiklal Madalyasını, İsmet Paşa tarafından kendisine hediye edilen kılıcını, Mustafa Kemal ve İsmet Paşa ile çekilmiş olan fotoğraflarını da paylaşmışlardı. Hepsinden önemlisi de Gazi Maaş Defterini göstermişlerdi. Maaş Defterindeki bütün sayfalar duruyordu. Zira Halil Işık, Gazi maaşını da almayı reddetmiş ve vatan için yaptıkları dolayısıyla alınacak bir kuruşu zül addetmişti. Ayrıca torunlarına da şu vasiyetini bırakmıştı: “ Bana devlet töreniyle bir mezar taşı asla yaptırmayın.” Ne asil bir davranış öyle değil mi? Vatanını seven bütün bürokratlarımıza örnek olması dileğiyle….

colak-ibrahim.jpg

Çolak İbrahim Mustafa Kemal ve İsmet Paşa ile

Cumhuriyet’in ilanı sonrasında da Bilecik ilimizden son derece tanınmış isimler mebus seçilmişti. Nitekim yine Milli Mücadele Döneminin en önemli kahramanlarından Mustafa Kemalin yakın arkadaşlarından İbrahim Çolak, Nam-ı diğer Çolak İbrahim de Bilecik’ten 4 dönem mebus seçilmiştir. 1881 Bozüyük doğumlu olan Çolak İbrahim, 2. İnönü Savaşı, Sakarya Meydan Muharebesi ve Büyük Taarruzda büyük yararlılıklar göstermişti. Aynı zamanda Cumhuriyet Döneminin ilk kereste fabrikasının da kurucularından olan Çolak İbrahim, Atatürk’ün Bilecik’i ziyaretlerinde Ata’yı her zaman evinde ağırlamıştı. Halil İbrahim Çolak adı, Bilecik’te, fabrika kurduğu Bozüyük’te, işgal ve isyan kuvvetleri ile mücadele ettiği Torbalı, Seferihisar ve Mudurnu gibi birçok ilçede çeşitli yerlere verilmiştir.

 

https://i1.wp.com/mustafakemalim.com/wp-content/uploads/2018/10/Atat%C3%BCrk-ve-Salih-Bozokun-beraber-%C3%A7ekilen-foto%C4%9Fraflar%C4%B1.jpg?resize=800%2C445&ssl=1

Mustafa Kemal ve Salih Bozok

Bilecik’ten mebus seçilen bir diğer önemli isim de Salih Bozok’tur. 1881 Selanik doğumlu olan Salih Bozok Atatürk'ün çocukluk arkadaşıydı, 1931, 1935 ve 1938 yıllarında Bilecik ten 3 dönem mebus seçildi. Mustafa Kemal’in hayata gözlerini yumduğu dakikalarda elini öperek ona veda ettikten sonra son kalan işini tamamlamak için odayı terk etti... Bozok’un odadan ayrılmasının üzerinden birkaç dakika geçtikten sonra silah sesleri duyuldu ve insanlar odaya girdiklerinde Bozok’u kanlar içinde buldu. Salih Bozok, “Başkomutan yaversiz gidemez!" diyerek uzun süredir planladığı gibi kalbine kurşun sıkarak intihar teşebbüsünde bulunmuştu. Ancak Bozok’un intihar teşebbüsü başarılı olamamış; kurşun kalbine değil, akciğerini boydan boya deşerek sırtına saplanmıştı.

besim-omer.png

Besim Ömer Paşa

1935 ve 1938 yılında ise Türk Tıp Tarihinin duayeni, Kızılay’ın logosundaki Hac işaretini Müslüman bir ülkenin asla kabul edemeyeceği itirazında bulunarak bütün dünyaya Hilal işareti koyulmasını kabul ettiren, bugünkü adıyla Çocuk Esirgeme Kurumunun kurucusu, İstanbul Üniversitesinin ilk rektörü ve Osmanlı ile cumhuriyetin ilk kadın doğum uzmanı Bilecik’ten mebus seçilmiştir. 80’nin üzerinde kitabı Binlerce makalesi olan Besim Ömer paşa bugün Bilecikliler tarafından pek bilinmese de Tıp dünyasında son derece meşhurdur. Meşhur olmasının bir diğer nedeni de batmaz gemi olarak adlandırılan Titanic isimli geminin ilk seferine, bileti olduğu halde binemeyen ve bu sayede kurtulan kişi olarak anılmasından kaynaklanmaktadır.

memduh-sevket-esendal.jpg

Memduh Şevket Esendal

Türk edebiyatının tanınmış bir öykü yazarı olan Esendal edebiyatçılığının yanı sıra Tahran, Bakü ve Kabil'de büyükelçilik yapmıştır. Kabil’den yurda dönüşü sonrasında hayatını kaybeden Bilecik milletvekili Salih Bozok’un yerine meclise girmiş VI., VII., VIII. Dönem TBMM’de Bilecik milletvekili olarak yer almıştır.

Soy ismi dolayısıyla bu haftaki yazıma aldığım ise Reşit Bozüyük’tür.  1901 yılında Bozüyük’te doğan Reşit Bey 1946 seçimlerinde Bilecik’ten mebus seçilmiş ve soy ismini Bilecik’in en büyük ilçesinden almıştır.

kasim-gulek.jpg

Kasım Gülek:

1905 Adana doğumlu olan Kasım Gülek, 1939 ve 1943 seçimlerinde Bilecik ten Mebus seçilmiştir. 1948 yılında ise TC ulaştırma Bakanı olmuştur. 7 dil bilen ve son derece önemli bir diplomat olan Kasım Bey’in uluslararası kariyerinde Birleşmiş Milletler Kore Komisyonu Başkanlığı, Kuzey Atlantik Asamblesi Başkanlığı, Avrupa Konseyi Kurucu Üyeliği, Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi Başkan Yardımcılığı, NATO Parlamenterler Konferansı Başkan Yardımcılığı, Atlantik Enstitüsü Başkanlığı, Doğu Akdeniz Kalkınma Enstitüsü İkinci Başkanlığı görevleri bulunmaktadır.

sebahat-vardar.jpg

1943 doğumlu olan Sebahat Vardar ise 1999 seçimlerinde Bilecik’ten seçilen ilk kadın milletvekili olarak tarihteki yerini almıştır.

Bilecik en tanınmış ve sevilen simalarından birisi olan Bahattin Şeker de 3 dönem Bilecik Milletvekili seçilmiştir. 20. Dönemde kurulan 54. Hükûmette Gençlik ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak görev yapan Şeker, Bilecik’e en fazla hizmet eden mebuslardan birisi olarak hala anılmaktadır.  

Bu arada 5 Dönem ile Bilecik’ten TBMM’ye en fazla seçilme başarısı gösteren Yaşar Tüzün’ü de unutmamak gerek. Bilecik’e hizmet eden bütün milletvekillerimizi saygı ile anarken Ebediyete intikal edenlere rahmet, hayatta olanlara Allah’tan uzun ömür diliyorum.

Haftaya yeniden görüşmek dileğiyle….

Bu yazı toplam 8648 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Doç. Dr. TANER BİLGİN Arşivi
SON YAZILAR