Doç. Dr. TANER BİLGİN

Doç. Dr. TANER BİLGİN

Hamsu Köprüsü Yıkılırsa

Hamsu Köprüsü Yıkılırsa

Sene 1936.

Cumhuriyet döneminde yayınlanan Tan gazetesinin 15 Ekim günü çıkan haberinde;

Bilecik’in bütün yollarının geçen seneden beri yapılan hummalı bir çalışma ile yapıldığı ve Bilecik merkezindeki bütün yolların asfaltlandığı bilgisi verilmiş.

Ayrıca Bilecik’in köylerinde 242.570 ağacın dikildiği, 265 km’lik köy yolunun yapıldığı, 133 km’lik yolun tamir olunduğu ve 420 çeşme de inşa edildiği de ifade ediliyor.

Bundan Başka Bilecik İstasyonunda yeni ve büyük bir beton köprünün ve Bilecik ile Söğüt arasında ise 2 beton köprünün inşa edildiği ifade edilmiş.

Son olarak İstiklal Savaşı sırasında yakılmış, yıkılmış olan Eski Bilecik’in yerine az bir zamanda kurulan yepyeni beyaz ve bahçeli evleriyle, geniş caddeleriyle, çok güzel bir manzaraya sahip ve havasının temizliğini eklersek, “BİLECİK’İN PEK YAKINDA MODERN BİR ŞEHİR HALİNİ ALACAĞINA ŞÜPHE EDİLMEMELİDİR” yorumu yapılmış.

Eminim ki yukarıdaki yazılanları okuyan birisi Bilecik’i görmese bugünkü haliyle yani 2022 ile ilgili, Bilecik’in alt ve üst yapısıyla modern bir şehir haline geldiği yorumunda bulunacaktır.

Şimdi gazete haberine bakacak olursak 1935-1936 yılları arasında Şehir merkezindeki bütün mahalle yolları asfaltlanmış.

Bugün de asfaltsız mahallemiz belki yok ama, asfaltların hali ortada.

1935-1936 senesi içerisinde Bilecik’de 265 km yeni yol yapılmış.

Bugüne bakacak olursak Bilecik ile Yenişehir arasındaki 40 km’lik yolun hala yapılmadığını görmekteyiz. İnsanın hafızası açıkçası almıyor. Yıl 2022, dünya 603 km hızla gidebilen trenler icat ederken, Uzay’da yaşamı araştırırken, şehirlerarası bir yol olan Bursa-Yenişehir-Bilecik yolunun hala bitmemiş olması, hiçbir bahane kabul etmez.

Gerçi milletvekilimiz Selim Yağcı, geçtiğimiz hafta yapmış olduğu açıklama da 2022 yılı sonunda yolun biteceği müjdesini verdi ve ekledi. “Bilecik’in Bilecik’ten başka dostu da yok, düşmanı da”

Ne enteresan bir şehir Bilecik değil mi?

Yukarı çıkan kim olursa olsun, aşağıdakiler onun ayağından tutup indirmek için elinden geleni yapıyor.

Mevzu Bilecik ise benim için gerisi teferruattır. Ancak bir türlü Bilecik’teki bu yapıyı kıramadık. Bu kadar ayrışma neden olur anlamadım.

Bilecik’e hizmet söz konusu ise, artık ideolojik düşünmemek ve Bilecik’in menfaatleri için el ele vermek son derece elzem. Aksi takdirde Bilecik’in üzerindeki ölü toprağını atmak söz konusu olmayacaktır.

Bilecik coğrafi konumu dolayısıyla aslında son derece stratejik bir konuma sahip, butik bir şehir olarak inşa edilebilir ve belediyecilik anlamında bütün ülkeye örnek teşkil edebilirdi.

Ama bu kadar küçük bir şehri de ne yazık ki Modern bir yapıya büründürememişiz. Cumhuriyetten günümüze kadar birçok Belediye Başkanı gelip geçmesine rağmen şehrin hali ortada.

Bu haftaki köşe yazımda Bilecik Hamsu Köprüsünden bahsedeceğim.

Hamsu Köprüsünü aslında hepimiz biliyoruz. Gün içerisinde herhalde köprüyü kullanmayan yoktur. Askeriyenin hemen önündeki köprüden bahsediyorum. Şehri ikiye bölüp bağlantıyı sağlayan bir köprü.

İsterseniz önce yapımından bahsedelim.

Bakalım nasıl inşa edilmiş?

1943 yılında yapımına başlanan Bilecik Hamsu Köprüsü, 17 Aralık 1944 tarihinde yapılan merasimle hizmete açılmıştı. Dönemin Bilecik Valisi Salahattin Üner köprünün yapımı noktasında büyük çaba sarf ederek, Köprünün inşaatı sırasında maddi ve manevi büyük sıkıntılar yaşanmasına rağmen insiyatifi alarak her ne pahasına olursa olsun köprünün yapımını 1 yıl içerisinde tamamlamıştı.

26.863 liraya ihale edilen köprünün tamamlanması düşünülmüş ancak bu gerçekleşmeyince Vali ve il protokolü birlikte hareket ederek 41.000 liraya mal olan köprünün yapımını tamamlamıştı.

1944 yılı aralık ayında Selahattin Üner tarafından köprünün kurdelesi kesilmiş ve bütün Bilecik halkı köprünün üzerinden geçmek suretiyle bu tarihi olaya tanıklık etmişti.

Şimdi tarihe bakar mısınız !!!

1944 yılından bahsediyorum. II. Dünya Harbi yılları, ülke açlık ve sefalet ile uğraşıyor.

Köprü inşası için 26.863 liraya ihaleye çıkılıyor, tamamlanamaması söz konusu olduğu vakit ilin valisi ve Belediye Başkanı ve diğer protokol erkânı taşın altına elini sokarak köprünün inşaatı için gerekli olan artı 15.000 lira parayı temin ediyor ve köprüyü hizmete açıyor.

Mevzu Bilecik ise gerisi teferruattır felsefesinden hareketle bütün Bilecik, kenetlenip birlikte hareket ediyor.

Bilecik’e hizmet noktasında bugünde artık kenetlenme vakti diye düşünüyorum. Bu kadar ayrışma veya ötekileştirme ne yazık ki şehre zarar veriyor.

https://www.kgm.gov.tr/SiteCollectionImages/KGMimages/Gorseller/GecmistenBuguneKgmFotograflari/1923_1940/1923_1940_2.jpg

Yukarıda görmüş olduğunuz bu fotoğraf ise 1928 yılına ait. Yani bugünkü Hamsu köprüsünün altında bulunan ve Şeyh Edebali Türbesine giden yol güzergâhında bulunan köprü.

Hamsu Köprüsü yapılmadan önce bu köprü kullanılıyordu. Tüccarların, Hacı adaylarının ve Bilecik halkının kullandığı köprüydü.

1944 yılından itibaren de HAMSU KÖPRÜSÜ kullanılmakta.

Bugünkü süreçte Bilecik’in çarşı merkezinden çıkıp Hastane, Üniversite, Organize ve Küçük Sanayi, Pelitözü, Bahçelievler ve Hürriyet mahallesine gitmek isteyen birinin kullanacağı tek bağlantı noktası HAMSU KÖPRÜSÜ.

Allah göstermesin herhangi bir afet olması ve Hamsu Köprüsünün kullanılamaz bir hale gelmesi durumunda Bilecik Merkezindeki birinin evine veya hastaneye gitmesi kelimenin tam anlamıyla büyük bir zulüm olacaktır.

Cumhuriyet döneminde eldeki kısıtlı imkânlar ile bir şey yapılmaya çalışılmış. Bugün ise imkânlar ve teknoloji çok daha geniş.

Bu nedenle alternatif viyadükler veya alt geçitler bir an önce yapılmalı, aksi takdirde 3-5 yıla kalmaz trafik nedeniyle Bilecik yaşanmaz bir şehir haline gelir.

Haftaya yeniden görüşmek dileğiyle… Hayırlı Ramazanlar…

Bu yazı toplam 8429 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
13 Yorum
Doç. Dr. TANER BİLGİN Arşivi
SON YAZILAR