100 yılımızın müzmin sorunu eğitim.

Aslında 19. yüzyıldan beri Türk milletinin çözemediği sorunların başında Eğitim sistemimiz geliyor. Dolayısıyla 200 yıldır çözemediğimiz bir sorun.

Rahmetli Nurettin Topçu’ya da Eğitim sistemimiz ile ilgili “Efendim sizce Eğitim sistemimizin sorunu nedir?” şeklinde bir soru yöneltilir.

Topçu ise;

Eğitim sistemimizin iki problemi vardır. Birincisi Eğitim, İkincisi sistem

Biraz kinayeli bir cevap olsa da ne yazık ki Topçu, bir realiteyi ortaya koymuş.

Ülkemizde modern bir eğitimden veya sistemden söz etmek çok da mümkün değil.

Her gelen bakanımız da sağ olsun Eğitim sitemine bir dokunuş yapıyor ve kendi getirdiği yeni eğitim modelini ballandıra ballandıra anlatıp övgü dolu sözlerle piyasaya sürüyor.

Pe ki ya sonrası???

Aradan 3-5 sene geçmeden

Yeni gelen bakanımız ile birlikte çığır açacak yeni bir siteme geçiyoruz elbette.

Anlayacağınız ıslah diye bir şey yok Türk Eğitim Sisteminde.

Kökten çözüm metodu kullanıyoruz.

Dolayısıyla da kobay bir Türk toplumu yetişiyor. Bir çocuk lise eğitimini bitirene kadar İlk, orta ve Lise de ne yazık ki hep farklı bir sistemle mezun oluyor.

Dolayısıyla ülkemizin gelişiminin temelinde eğitim olduğu düşünülecek olursa bugün Milli Eğitim Bakanı olmak gerçekten çok zor. Bir bakıma ateşten gömlek giymekten farksız.

Gelelim içinde yaşadığımız, küçük, şirin, kısıtlı imkânları olmasına rağmen belki de çocuk yetiştirmek için 81 vilayet içerisindeki en güzel, en korunaklı şehir olan Bilecik’e.

Bu haftaki köşe yazımda Bilecik’in en köklü Eğitim Kurumu olan Ertuğrul Gazi Lisesinin tarihini sizlere aktarmaya çalışacağım. Devletin kurucusu Osman Gazi’nin Babası Ertuğrul Bey’den dolayı bu ismi almıştır.

Evet kökleri Osmanlı’ya kadar dayanan bir Lise.

Bilecik’in ilk lisesidir, Ertuğrul Gazi Lisesi.

Osmanlı Devleti Bilecik merkezinde ilk liseyi 1905 yılında açmıştır.

1905 yılında 2.000 liraya kiralanan bir bina da hizmet vermeye başlamıştır.

Ancak bu binanın yetersizliği dolayısıyla II. Abdülhamid zamanında yeni bir lise binası yapılması kararlaştırılmış ve Bilecik halkı da binanın yapımı için 1.500 lira para yardımında bulunmuştur.

Ağustos ayında ise bugünkü Belediye binası olarak kullanılan binanın yapımı tamamlanarak okulun buraya taşınması kararlaştırılmıştır.

1. Abdülhamid’in tahta çıkış tarihi ağustos olduğu için 1905 ağustosunda Bilecik Lisesi bu binada eğitime başlamıştır.

Bilecik Lisesinin ilk müdürü olarak Ahmet Raşit Efendi atanmış ancak 21 Ağustos 1905 yılında yapılan değişikle bu göreve Rıfat Efendi tayin edilmiştir.

1921 yılına kadar eğitim öğretim faaliyetlerine devam eden lise ne yazık ki Milli Mücadele yıllarında yaşanan Yunan işgalleri dolaysıyla eğitim faaliyetlerine ara vermek zorunda kalmıştır. 1922 yılında ise Yunan ordusu şehri terk ederken ne yazık ki bu tarihi eğitim binasını da tahrip ederek kullanılamaz hale getirmiştir.

Cumhuriyetin ilanıyla birlikte yaralarını sarmaya çalışan Bilecik halkı, ilk olarak bu yıkılan binanın onarımına başlamıştır. Kısa süre de okul binasının tadilatı tamamlanmış ve 1924 yılında bina da yeniden eğitim-öğretim başlamıştır. Ancak bu sefer Lise olarak değil ilk ve orta mektep olarak eğitim verecektir.

1931 senesi

1931 senesi

1931 yılında İkmal Mektebinde Bilecikli öğrenciler

Bugünkü Belediye binası bahçesinde 1933 yılında bir Jimnastik Dersi

 Bugünkü Belediye binası bahçesinde bir başka Jimnastik Dersi

29 Ekim 1933 Orta Mektep talebelerinin Cumhuriyet Bayramı ile ilgili Tiyatro müsameresi

1934 yılında Orta Mektep öğrencileri teneffüste

1934 yılı Bilecik Orta mektep Mezunları ve Hocaları

1934-1935 Bilecik Orta Mektep Üçüncü Sınıf Öğrencileri ve Muallimleri

 Bilecik Orta Mektep Öğrencileri ders dinlerken 1935

1937-1938 Bilecik Ortaokulu Mezunları ve Hocaları

 1924 yılından itibaren orta mektep olarak eğitim faaliyetlerine devam eden bu okuldan tanınmış birçok ünlü de mezun olmuştur.

Mesela Edebiyat dünyamızın önemli isimlerinden biri olan Cemal Süreyya ve eşi Seniha Nemli bu okuldan mezun olacaktır.

1931 Erzincan doğumlu olan Cemal Süreyya 22 Ağustos 1944 tarihinde Bilecik Orta Mektebine başlayacaktır.

Cemal Süreyya 

Cemal Süreyya’nın eşi Seniha Nemli,

Ayrıca 1987 yılında Genel Kurmay Başkanı olacak Necip Torumtay ile Türkiye’nin en büyük markası olan Ülker’i kuran Sabri Ülker’de bu okulun mezunları arasındadır.

Gnl Krmy Bşknı Necip Torumtay  

Sabri Ülker

Yine büyük besteci ve sanatkâr Berkant Akgürgen ile Adalet Bakanlığı yapan Seyfi Oktay da Bilecik Orta Mektebinden mezun olan isimler arasındadır.

Besteci ve Sanatkâr Berkant Akgürgen    

 Adalet Bakanı Seyfi Oktay

Cumhuriyetin ilanından sonra Bilecik’te bir lise ne yazık ki uzunca bir dönem açılamamıştır. Dönemin Belediye Başkanı olan Necmi Kadıoğlu şehirde bir liseye ihtiyaç olduğunu sürekli olarak devlet erkânına iletmiş ve cumhuriyetin ilanından tam 49 yıl sonra 1954 yılında Bilecik ilk lisesine kavuşmuştur.

Ertuğrul Gazi Lisesi adıyla bugünkü belediye binasında böylece lise düzeyinde eğitime başlanmıştır.

Dönemin Bilecik Valisi Ekmel ÇETİNER, Belediye Başkanı Necmi KADIOĞLU, Maarif Müdürü Rüstem ERDEMLİOĞLU ve Demokrat Parti İl Başkanı Müeyyet ZEYREK’te dönemin Başbakanı Adnan Menderes’e bir telgraf çekmiştir.

“Bilecik’in yıllardan beri hasret çektiği Liseye bugün kavuşmuş olmasından dolayı vilayetimiz halkı adına minnet ve şükranlarımızla en derin hürmetlerimizi arz ederiz.”

VALİ                                     BELEDİYE BAŞKANI                   MAARİF MÜDÜRÜ

Ekmel Çetiner                           Necmi Kadıoğlu                             Rüstem Erdemlioğlu

BİLECİK DP İL BAŞKANI

   Müeyyet Zeyrek

Bu telgrafa cevaben dönemin Başbakanı Adnan Menderes ise 1 Kasım 1954 tarihinde;

“Vilayetinizin liseye kavuşması dolayısıyla izhar olan iyi duygulara teşekkür eder, hayırlı olması temennisi ile saygılarımı sunarım” şeklindeki telgrafı göndermiştir.

1971 yılına kadar bugünkü Belediye binası olarak hizmet veren taş binada Eğitim ve öğretim hizmeti veren Ertuğrul Gazi Lisesi 1969 yılında yapımına başlanan ve 1971 yılında tamamlanan bugünkü yeni binasına taşınmıştır.

1969-1971 yılları arasında yapılan Ertuğrul Gazi Lisesi Binası

Elbetteki bu tarihten sonra da tanınmış birçok kişi bu tarihi liseden mezun olmuş ve önemli yerlere gelmiştir.

Bu haftaki köşe yazısında Ertuğrul Gazi Lisesinde okuyan ve mezun olan isimlerden sadece bir kısmına yer verebildim. Elbette ki ismini zikredemediğim daha birçok önemli isim var. Onlardan af diliyorum.

Bu arada bu haftaki köşe yazıma konu olan Ertuğrul Gazi Lisesi ile ilgili bilgileri ve bu güzel resimleri siz değerli okuyuculara ulaştırmamda büyük emeği olan Ertuğrul Gazi Lisesi Müdürü Zaim Akbulut Hocama da hassaten teşekkür etmek istiyorum.

Zira Liyakatin tartışıldığı ülkemizde görevini layıkıyla yerine getirme de tartışma götürmez bir idareci olan Zaim Hoca kendi okuluyla ilgili bütün tarihi bilgileri toplayıp dijital ortama atarak güzel bir arşiv oluşturmuş ve koruma altına almış. Şehrin hafızası açısından gerçekten takdire şayan bir arşivcilik örneği.

Umarım bütün okullarımıza örnek olur.

Umarım fotoğrafları beğenirsiniz.

Haftaya yeniden görüşmek ümidiyle Hoşçakalın…