Doç. Dr. Muzaffer AYDEMİR

Doç. Dr. Muzaffer AYDEMİR

BİLECİK’İN GELECEĞİNİN YÖNETİMİ

BİLECİK’İN GELECEĞİNİN YÖNETİMİ

Değerli okuyucularım son yazımızda güzel ilimizin sahip olduğu hazinelerin bir değer yaratmaması yanında ona büyük bir yük oluşturduğunu yazmıştık. Eleştirmek işin en kolayıdır. Eğer doğru çözümleri üretemiyorsanız yapılan eleştiriler sadece boş söz kalabalığından öteye geçmez. Dilerseniz çözüm üzerinde yazmaya başlayalım.

Sadece şirketler değil tıpkı ülkeler gibi o ülkelerin parçası olan illerin de başarılı olabilmesi ancak stratejik yönetim ile mümkündür. Stratejik yönetimi diğer yönetim şekillerinden ayıran temel özellikler vardır. Bunlardan ilki stratejik yönetim tüm örgütü kapsamasıdır. Yani Bilecik ilinin uzun vadeli kalkınmasını, hak ettiği yeri yakalamasını istiyorsak uzun vadeli, ilin tamamını kapsayan ve tüm işlevleri bütünsel şekilde ele alan bir plan yapılmalıdır. Turizm planı da bu planın bir alt fonksiyonu olacaktır. Yoksa tek başına ideal bir stratejik turizm planı hazırlamak ve bu planı uygulamak sonuçsuz bir çaba olacaktır. Çöldeki tek çiçek çölü ne kadar güzelleştirebilirse bu plan da o kadar başarılı olabilir.

Stratejik planın ikinci özelliği uzun vadeli olmasıdır. Literatüre, yani stratejik yönetim ile ilgili yazılı bilimsel kaynaklara baktığımızda planın en az 10 yıllık olması gerekmektedir. Bizim kamu ve bazı özel sektörlerin stratejik planlarına baktığımızda hazırladıkları dokümanların 4-5 yıllık oldukları görülmektedir. Bunlar sadece zorunluluk olarak hazırlanmış belgelerden başka bir şey değildir. Mevcut planlar ancak ana planın alt unsuru olan stratejik programlar olabilir. Kamuda stratejik planları olması gerektiği şekilde hazırlayıp uygulayan neredeyse tek kurum bir önceki mesleğimdeki kurumdur. Mesleğimi sonlandırmadan önce uzun süre bu müthiş çalışmalar içinde görev yapma şansına sahip oldum. Doktora eğitimim sonrası işin mutfağında çalışmak herhalde dünyada çok az kişiye nasip olabilecek bir şans idi. Burada kazandığın yetenekler ve bilişsel kazanımlarım sadece askerlik mesleğinde değil akademik yaşamımda da çok etkili olmuştur. Bu kazanımlar yaşamımım sonuna kadar artarak devam edecektir. Tekrar konu özeline dönersek ilimizin bir stratejik planı olmalı. Bu plan en az 10 yıllık olmalıdır. Hatta bu işi en iyi yapan kurumdaki gibi 30 yıllık da olabilir. 30 yılın uzun bir zaman olduğu düşünülebilir. Aslında toplumsal yaşamda çok kısa bir süredir.

Stratejik yönetimin bir diğer özelliği de planlamanı yaşayan, nefes alan bir süreç olmasıdır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi 10 veya 30 yıllık bir plan hazırlamak, sonrasında planın bitmesini beklemek hayatın gerçekleri kadar bilime de aykırıdır. Dolayısıyla planın belli periyotlarda tekrar yapılması gerekir. Ana plan yapıldıktan sonra 3-4yılda bir mevcut plan üzerinden değişim ve gelişimlere bağlı olarak yeni plan hazırlanmalıdır. Bu plan belirttiğimiz gibi mevcut planın güncellenmesi ve değiştirilmesi şeklinde olacaktır. Yeni plan çıkınca eskisi hükmünü yitirir. Uzun vadeli olan plan ile birlikte yaklaşık onun yarı veya üçte bir zamanı kadar olacak şekilde yine bir stratejik program hazırlanmalıdır. Burada aklımıza zaten plan var niye program hazırlıyoruz diye bir soru gelebilir. Stratejik program planın bütçelendirilmiş bir formudur. Her planlama döneminde stratejik plan ile birlikte program da yenilenmelidir. Ve hazırlanan bu plan ve program tavizsiz bir şekilde uygulanmalıdır. Planlama döneminde ortaya çıkabilecek beklenmedik durumlar karşısında değişiklik ancak planlama ekibi ve onay makamının izin vermesi yoluyla yapılmalıdır. Yoksa bu kadar çalışma boş bir çabadan öteye geçmez. Fayda değil zarar getirir.

Stratejik yönetimi diğer yönetim tarzlarından farklı kılan diğer önemli özelliği sadece bu kapsamda yetkin kişilerin yapabileceği olgu olmasıdır. Yani stratejik yöneticiler vizyoner kişiler olmalıdır. Vizyoner kişiye verilebilecek son yüzyıldaki en büyük örnek Mustafa Kemal Atatürk’tür. Gençliğe Hitap dünyada ancak çok ender vizyoner kişiliğin kişinin söyleyebileceği bir tarihi vesikadır. Özele dönersek ilimizin stratejik planını hazırlayacak kişilerin vizyoner kişiliğe sahip, geleceği çok iyi okuyabilen kişiler olması zorunludur. Eğer ekip böylesi kişilerden oluşmazsa toplantı ve çalışmalar sadece kişisel görüşlerin dikte edildiği zaman kaybı olmanın ötesine geçemez.

Değerli okuyucularım ilimizin turizmi üzerinde bu hafta stratejik yönetim ve planlama konusunu özetlemeye çalıştık. Tabi ki stratejik planlama bir iki sayfaya sığdırılmayacak kadar kapsamlı bir konudur. Gelecek yazımızda stratejik yönetim ve ilimizin turizmini ele alacağız.

Bu yazı toplam 365 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Doç. Dr. Muzaffer AYDEMİR Arşivi
SON YAZILAR