NECATİ TAYYAR TAŞ

NECATİ TAYYAR TAŞ

ÖĞRETMENLER GÜNÜ

ÖĞRETMENLER GÜNÜ

Bu hafta, Öğretmenler haftası... Hz. Ali’nin “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” ifadesine muhatap olan öğretmenler için herhalde bu sözden daha güzel söylenecek bir söz olamaz... Bu sebeple, ben; hava, su güneş ve toprak misali muhtaç olduğumuz öğretmenimi, neslimizin mukaddes ruh hamurunu mübarek avuçlarında yoğuracak öğretmenimi, yıllarca yollarını gözlediğimiz, hasretle özlediğimiz öğretmenimi, kendisine emanet edilenlere sebil, karanlığa kandil, göz yaşına mendil, bîçareye çâre, bîkese kimse öğretmenimi, gönüllere, beyinlere, zihinlere sesle, nefesle, hevesle dolan, benim edebiyatımı, benim tarihimi, benim dilimii, konuşan, benim sanatımı, benim güftemi, benim bestemi, benim töremi anlatan öğretmenimi arıyorum... Konuşmak, dertleşmek, hemhal ve hemdem olmak istiyorum onunla… Bakmak, dokunmak istiyorum ona… İşte bu öğretmenimi, evet evet, işte bu öğretmeni selamlıyorum ve de ayakta alkışlıyorum... Selâm sana öğretmenim diyorum!.. Haftanız kutlu, hayatınız mutlu olsun öğretmenim!..

Büyük İskender, öğretmenlerine, ana ve babasından daha çok hürmet edermiş. Bir gün sebebini soranlar şu müthiş cevapla irkilmişler: “Annem ve babam beni gökten yere indirdiler. Hâlbuki öğretmenlerim beni yerden göğe çıkardılar...” Taptâze dimağlara evrensel doğruların, iyilerin, güzellerin muazzez ve mukaddes tohumlarını ekmeyi tek ve mutlak hedef bilen öğretmenim!.. Ebemkuşağı rengindeki desenleri, çeşit çeşit tatlardaki, huylardaki ve cevherlerdeki kimlikleri atlastan ibrişimle gergefleyerek dünyaya gelmelerine vesile olduğumuz aşkımızın ve sevgimizin nâdide gülleri, geleceğimizin ve umutlarımızın çiçekleri, sevdası uğruna, uğrunda gerekirse kan ve can vereceğimiz bütün değerlerimizin ve kıymetlerimizin bekçileri, ruhlarımızın serinliği için semaya açılan avuçların sahipleri nesillerimizi bir ibâdet aşkıyla yetiştirmek ve aydınlatmak amacıyla kendilerini mum gibi eriten ve kahredercesine paralayan, parçalayan öğretmenim!..

Kitabı, kalemi, defteri, okumayı, öğrenmeyi, öğretmeyi, öğretmenliği sevdiren, gündüzlere kin ve inat zifiri geceleri andıran en acımasız yaman düşman cehalete karşı duygu ve düşünceleri bileyen öğretmenim!.. “Dünyanın en güzel çiçeği insandır” Vietnam atasözünde resimleştirilen, “Yaratılmışların en şereflisi insandır” mührüyle Kur’anda şekilleştirilen, “İnsan ne sinirdir, ne kemiktir, ne de kandır / İnsanları insan yapan ulvî heyecandır” tespitiyle Âkif’in şuur perspektifinde şiirleştirilen insan fidesinin köklerine Kevser ve zemzem suyu misali “Hakikatleri” zerk eden öğretmenim!..

En mâsum çağda, minnacık zihin ve idraklere sevgiyi, “Sevgi alışveriş değil, veriş alıştır” diye öğreten, “Gönül Çalap’ın tahtı / Çalap gönüle bahtı / İki cihan bedbahtı / Kim gönül yıkar ise” şeklinde belleten, “Bir kez gönül yıktın ise / Bu kıldığın namaz değil” hükmünü ezberleten, bütün mekteplerin cümle kapısının üzerinde bulunan “OKU, İNAN, KURTUL” parolasını derin derin düşündüren ve hikmetine inandıran, “İlim ilim ilmektir / İlim kendin bilmektir / Ha kendini bilmezsin / Ya nice okumaktır” gerçeğine boyun eğdiren, kalemine, Hak’ka râm olacak mürekkebi Hakkın hokkasından çekme erdemini, “Geçme nâmert köprüsünden ko götürsün su seni / Yatma tilki gölgesinde ko yesin aslan seni” dizelerindeki olmazsa olmaz doğruları sadırlarımızın satırlarına altın harflerle empoze ve enjekte eden öğretmenim!..

Kimliğin, kişiliğin, erdemin, medeniyetin, sanatın, kahramanlığın, iffetin, izzetin, lezzetin ve hürriyetin atlastan altın ibrişimle dokunan imbiklerini, daha doğrusu Allah’ın en büyük eseri insan kitabını en mukaddes rütbe olan ve mânâsı Âkif’in öğretisiyle “îmanlı, vicdanlı, liyâkatli” anlamında olan “Muallimliğe” muvafık ve mutabık bir şekilde ilmik ilmik inşa eden ve onu naif ve zarif bir ustalık mârifet ve mahâretiyle biçimlendiren ustaların ustası en büyük ruh ustası ve mimarı öğretmenim!.. Sizlerin mesleği peygamberlerin mesleğidir. “Ben muallim olarak gönderildim” diyen yüce peygamberimiz, sizleri meslektaşı olarak tebrik ve tebcil ediyor... O güzeller güzelinin mesleğinden olmak bir fâni için ne devlettir, ne şevketti, ne şereftir… Ne mutlu sizlere...Ne mutlu bu meslektaşlığın derûnî anlamını anlayanlara ve kavrayanlara… Selam, saygı sizlere armağan olsun... Ölümsüzleşen merhumlara rahmet ve merhamet, hayattakilere sıhhat ve saadet olsun...

 

Bu yazı toplam 504 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
NECATİ TAYYAR TAŞ Arşivi
SON YAZILAR