Şükürler Olsun...

Bugün, Dünyamızda aldığımız faydalı gıdalarımızdan, nacizane fikirlerimi sizlere aktararak "ekmek"ten bahsetmek istiyorum.

Ekmek, bünyemizin günlük ihtiyacını karşılayan en önemli besinlerimiz arasında, bu yüzden son derece önemli. Ekmeğimiz nimetimiz, sofraların tacı, hatta ekmek aile düzenimizin, kardeşliğin, paylaşımın da sembolü değil midir? Ekmek insanlar arasındaki bir çok ortak noktayı bir araya getirebilen büyük bir nimettir.

Evet! şükretmeliyiz ki, oldukça bol olarak üretilen besinlerimizi kolayca sahip olabiliyoruz. Ulaşmakta hiçbir sıkıntı duymadığımız besinlerimizi iyi değerlendirmekten bahsedelim. Savurganlığın önüne nasıl geçebiliriz, savurganlığa ortak mı oluyoruz, bunları düşünelim ve ele alalım. Çünkü kontrollü olmalıyız.

Çoğu zaman kaynaklarımızın değerini bilmiyoruz. Ekmeğinde değerini anlayamadan savurganlık yapıyoruz. Aslında medya ve iletişimin güçlenmesiyle her akşam haberlerde izleme fırsatı bulan insanoğlu, kendi başına gelmeyinceye kadar ekmeğin değerini anlamakta geç kalabiliyor. Depremler oluyor sokaklarda kalan, ev düzeni bozulan kardeşlerimizin mahcup muhtaçlığını, fakir ülkeleri görüyoruz.

Muhtaç olmanın, zor zamanlardan geçenleri, insanoğlunun durumunu günümüzde, her akşam haberlerde canlı canlı yaşıyoruz. Bunlar için tedbir almak, sadece anlamaktan geçtiğine inanıyorum. Oradaki durumu bir anlayabilsek, eminim israfı önlemek için bir adımda kendimizden gelecektir. Vicdani sorumluluğumuzu da yerine getirmiş oluyoruz.

Duyduğum kadarıyla Türkiye’de üretilen 120 milyon veya üzeri ekmek üretiminin 12-13 milyon civarında israf ettiğimiz belirlenmiş. Bunun hem yukarıda saydığımız paylaşım bütününe zede vermesine hem de ülkemizin ekonomik gelişimine pranga vurmasına sebep olduğu açıkça görülüyor.

Kendi çevremden bir uygulamayı örnek olmak adına sizle paylaşmak isterim. Komşularımız, akrabalarımız tarafından bizzat şahit olduğum ve ailemin de uyguladığı güzel bir yöntem, pozitif bilinç aynı zamanda.

Canlı varlıklar arasında insanoğlunun yanında hayvanlarımız ve bitkilerimizde bulunuyor. Bitkiye su vermek, hayvanlarımıza da besin vermek gerekir. Bu düşünceden yola çıkan çevrem, sofrada dökülen ekmek kırıntılarını balkonun kenarına veya cam kenarına, kaseye koyup dışarıda kuşların ulaşabileceği yerlere koymaktalar. Diğer güzel ve heyecan verici yanı ise evin etrafında kuş ordusunun uçuşması. Teşekkür edercesine...

Kuşların şölen havasındaki kanat çırpışlarının seyri ortaya çıkıyor. İzlemekten geri kalmamanızı tavsiye ederim. Kırıntıları bile değerlendirenler olduğu kadar, ekmekleri bütünüyle çöpe atan insanlarımızda bulunmakta. Amaç bu durumu bilinçlendirerek en aza indirmek olmalıdır.

İsrafın önüne geçmede küçük bir tarif verecek olursak, bayatlamış ekmeklerinizi doğrayıp fırınlayabilirsiniz. Böylece çorbalarınıza lezzet katan bayat ekmekleri değerlendirmede "çıtır ekmek"ler oldukça katkı sağlıyor.

Peki "Askıda Ekmek" uygulamasını hiç duydunuz mu?

Burada da paylaşımın, el vermenin örneğini yaşamaktayız. İlimizde de uygulanıyor!

Bu uygulamaya dahil olmak için evinize her akşam ekmek aldığınız fırınlardan, (gönlünüzden ne koparsa) "1 tane ekmek askıda" demeniz yeterli oluyor. 1 ekmek alıp 2 ekmek parası ödeniyor. Kazancı yerinde olan bir kişiye 2 ekmek parası ödemek zor değildir, mahcup muhtaçlar için 1 ekmek parasını temin etmek oldukça zordur. Verdiğiniz askıdaki ekmeği fırıncılar ihtiyaç sahibi olan kişiye ücretsiz olarak veriyor.

Böyle bir güzel uygulamayı duyduktan sonra, sizin de bir askıda ekmeğiniz olsun istemez misiniz? İstersiniz...

Bu anlattığım kısımlar bireysel olarak bizlerin yapabilecekleri uygulamalar, üstelik bunlarla da sınırlı değil. Ekmek politikası, devletin uygulamaları, kuralları ile ilgili yaptırımları da bulunuyor. Geliştirilmesi için ise ilgili kurum, dernek, birliklerin ortak olarak toplanıp alacakları kararlar ile ortaya yeni yeni uygulamalar çıkacaktır. El ele verilen birlikteliğin sonuçları daha demokratik, daha kabullü, uygulanabilir oluyor takdir edersiniz ki!

Ayrıca bugünü önemli kılan diğer bir konu ise, Öğretmenler Günü! Ülkemizin geleceği olan çocuklarımızın eğitiminde, gelişiminde katkı sağlamış fedakar hocalarımıza buradan teşekkür ediyor, günlerini kutluyorum. Çünkü Güçlü Gelecek onların ellerinden geçiyor...Hoşçakalın...