Merhaba. Daha, yeni haftanın yazısını yazmadan, bir haftaya sığmayacak kadar haber değerinde bilişim gelişmesi yaşanıyor. Bunlardan önemli gördüklerimi burada yayınlamaya devam etmek istiyorum.
Önceki haftalarda Rusya’dan ulusal ve kendi işletim sistemlerini oluşturacaklarına dair haberler geliyordu. Güvenlik ve maliyet hesabı ile ülkeleri için en kârlı işleyişin bu olduğuna karar veren Rusya, öyle görülüyor ki bu işi uygulamaya geçirerek özellikle soğuk savaş dönemindeki müttefiklerine örnek oluyor. Küba, ABD’nin uyguladığı ambargo nedeniyle zaten Microsoft ürünlerinin alımında sorunlar yaşıyordu. Küba devleti ve vatandaşları alternatif bulmakta gecikmediler. Ulusal işletim sistemleri olan Linux tabanlı Nova’nın tanıtımını yapan Küba yetkilileri, Amerikan güvenlik birimlerinin Microsoft kodlarına erişim izninin olduğunu ve bunun da ülkeleri için güvenlik tehdidi oluşturacağını söylüyorlar. Zaten bilgisayar satışının geçen sene başladığı Küba, hayat görüşlerine daha uygun olduğunu söyledikleri özgür yazılıma destekle ülkelerindeki Nova kullanım oranının 5 yılda başta devlet kurumları olmak üzere %50’yi geçeceğini umuyorlar.
Ülkeler birer birer güvenlik tehdidiyle Microsoft ürünlerinden vazgeçerken, Microsoft da internet mağazası ve internetten indirilip kredi kartıyla satın alınabilecek yazılımları ile piyasadaki yerini korumaya çalışıyor. Bir diğer yeniliği ise işletim sistemini kullanırken karşımıza gelen hataların çözümü ile ilgili. Şimdiye kadar karşılaştığımız hata kodlarını internette araştırır, genelde de Microsoft sitesinde anlatılan yöntemleri denerdik. Microsoft artık aynı sayfalara “fix-it” çözümünü yerleştiriyor. Böylece yapılması gerekenler otomatik yapılacak, biz de uğraşmaktan kurtulacağız. Bir diğer haber ise güvensizlik üzerine. Güvenliğimizi sağladıklarını söyleyerek ürünlerini satan firmalar, kendi güvenliklerinin kırılması ile itibar kaybına uğradılar. Önce Kaspersky sonra BitDefender firmalarının internet sitelerinin bir kısmını kıran yaramaz yazılımcılar, F-Secure sitesine de dadandılar. F-Secure, zaten halka açık olarak yayınladıkları belgelerin olduğu site sayfalarının zarar gördüğünü, müşterilerine dair bilgilerin güvende olduğunu söylese de, bunun kendileri için bir ders olduğunu itiraf etmekten de geri kalmadı.
Güney Kore’den gelen haber ise bence haftanın en iyisiydi. Halen ortalama 43,3 Mbps internet erişimi olan Güney Kore’de, hükümet ve özel sektör işbirliği ile internet hızı 1 Gbps’ye ulaşacak. 2012’de bitmesi planlanan proje ile 120 dakikalık bir filmi 12 saniyede indirmek mümkün olacak. IP TV gibi uygulamaların güzelliğini söylemek ise az bile olacak. Darısı başımıza diyeceğimiz bir çalışma olmasına rağmen, bana halen ülkemize çok uzak gibi geliyor. Güney Kore’de de ülkenin her alanında bu hizmetin olamayacağını, belirtmek isterim. Saygılarımla.
TÜRKÇESİ VARKEN
fit : İngilizce fit (fit) sözü "1. Birbirine olan borçları ödeyip alacak verecek bırakmama, 2. Karşılık olarak benzer iş, hareket yapıp veya bir şey verip borçlu kalmama." anlamlarında kullanılmaktadır. Bu söz için dilimizdeki razı olma, ödeşme ifadeleri yerine göre kullanılabilir. TDK
tire : Fransızca tire (tiret) sözü dilimizde "1. Satır sonuna sığmayan kelimeleri hecelere bölerken kullanılan noktalama işaretinin adı, 2. Karşılıklı konuşmada, konuşanın değiştiğini göstermek için kullanılan noktalama işaretinin adı, konuşma çizgisi." anlamlarında kullanılmaktadır. Sözün birinci anlamı için kısa çizgi; ikinci anlamı için de uzun çizgi karşılıkları kullanılabilir. TDK
tirbuşon : Fransızca tirbuşon (tire-bouchon) sözü "Tıpa çekmeye yarayan, ucu sivri ve helis biçiminde genellikle demirden alet." anlamında kullanılmaktadır. Sözün bu kullanımı için dilimizdeki burgu sözü uygun bir karşılıktır. TDK