HİKMET ÖZTÜRK

HİKMET ÖZTÜRK

DİNLEMEK İSTEMİYORUZ!..

DİNLEMEK İSTEMİYORUZ!..

Hocalı katliamının 20. Yılında, yıllardır bizi soykırım yapmakla suçlayan Ermenilerin masum insanlara karşı giriştikleri soykırımı bir kez daha dünya hatırlattık.

Hocalı katliamı nedir? Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesinin 11.000 nüfuslu Hocalı kasabası, 26 Şubat 1992 tarihinde, Rus ordularını arkasına alan ermenilerin istilasına uğramış, 83 ü çocuk, 106 sı kadın olmak üzere 613 Türk vahşice katledilmiştir. Olaylara şahit olan bir gazeteci şöyle anlatıyor: Elleri bir ağaca arkadan bağlanan hamile bir kadının başına dikilmiş olan iki ermeni yazı tura atıyordu. Karnı burnunda çaresiz bir Azeri kadının doğumu oldukça yakın görünüyordu. Titriyordu, elbiseleri yırtık, ayakları çıplaktı. Ermenilerin uzun boylu olanı elindeki Rus yapımı otomatik tüfeğin namlusuna monte edilen seyyar kasaturayı çıkartırken, diğeri elindeki demir parayı havaya attı; Kız mı, oğlan mı? Kız…Bu cevap üzerine “oğlan” diyerek bahse giren Ermeni, elindeki kasatura ile hamile kadının karnını bir hamlede yarıp çocuğu çıkarttı, kan bürülü gözleri çocuğun kasıklarına kilitlendi. Sen kazandın yoldaş!

Aynı dakikalarda Hocalı’nın başka bir semtinde tek kale futbol maçı hazırlığı vardı. İki kesik Azeri kadın başını kale direği yapmışlar, top arayışına girmişlerdi. Başı traşlı bir çocuk bulup getirdiklerinde ise Ermeni çeteci sevinçle bağırdı; Bu hem saçsız, hem de küçük, iyi yuvarlanır. Kopartın…

Vahşet, tüm ajanslar tarafından dünyaya haber olarak duyurulmuştu.

Bu olaylara sessiz kalanlar, yıllardır Türklerin Ermenileri soykırıma tabi tuttukları yalanını her vesileyle gündeme getiriyorlar. Hrant Dink’in öldürülmesi olayını görüyorsunuz, yüzlerce Mehmetçiğin şehit edilmesine duyarsız kalan ulusal televizyonlar, haber programlarında, sık sık önümüze getiriyorlar. Elbette ülkemizde hiç kimsenin burnunun dahi kanamasını istemeyiz ama katili yakalandığı ve yargılaması devam ettiği halde, konunun her vesile ile gündeme getirilmesinden bıktık.

Polis-Mafya-Siyaset ilişkilerini araştırdığı sırada, arabasını konulan bomba ile 24.01.1993 tarihinde öldürülen Uğur Mumcu; Çekiç güce, Kürt devletine, Jitem’in kurulmasına ve yargısız infazlara karşı çıktığı için 17.02.1993 tarihinde uçağı düşürülen Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis; Türk dünyasını bir araya getireceğinden endişe edildiği için 17.4.1993 tarihinde,limonatasına katılan arsenikle öldürüldüğü ailesi tarafından iddia edilen 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal; Ülke siyasetinde söz sahibi olacağından endişe edildiği için 25.3.2009 tarihinde şaibeli bir helikopter kazası sonucu vefat eden , inançlı lider, BBP genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve daha nicelerinin katilleri, aradan yıllar geçmesine rağmen bulunamamışken, neredeyse her gün Hrant Dink’ten bahsedilmesini dinlemek istemiyoruz!..

Bu yazı toplam 629 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
HİKMET ÖZTÜRK Arşivi
SON YAZILAR