ŞADİ  ERDAL

ŞADİ ERDAL

ÜRETİCİ İLGİSİZLİKTEN ŞİKAYETÇİ

ÜRETİCİ İLGİSİZLİKTEN ŞİKAYETÇİ

Dün gazetemizde "Çiftçiler sulama kanallarından şikayetçi." haberimizi manşetten verdik.

Başbakan Erdoğan partisini kurdu ilk seçimlerin propaganda safhasında "Yağ var mı var, şeker var mı var, un var mı var hepsi var ama helva yapacak usta yok. İşte o usta biziz" demişti.

Bilecik il çapında baraj var mı var, suları var mı var, sulayacak çiftçi var mı var, peki arızayı giderecek adam var mı işte o yok. 

Devlet milyarlar harcıyor barajlar için. Sulama kanalları yapıyor. Üretici üretsin para kazansın. Tüketici meydana gelen bolluktan ucuz yiyecek alarak istifade etsin. 

Bu güzel düşünceler maalesef işini iyi takip etmiyen yetkililer tarafından hüsrana uğruyor. Kızıldamlar, Kurtköy, Bakraz, Yenipazar barajlarına yapılan kapalı sistem kanallar çok sık patlıyor. Hatalı bir yapılış, DSİ elemanlarınca yeterli kontrolün yapılmadığı düşüncesi hakim.

Müteaahit ve iyi kontrol yapmayan kontrol mühendisinin cezasını üretici çekiyor. Haberimizde de okuduğunuz gibi sulama sistemine güvenerek sebze, meyve ekiyor. kanallarda bir patlama başlıyor. Arka arkaya 3,5 onu buluyor. Tamiri günler hatta 1 sene bulan oluyor. Sezon sonu patlaklar bir yıl sonraya kalıyor. 

Kuraklıkla ilgili üniversite salonunda yapılan panelin ardından "Kuraklık" başlığı ile ilgili yazmıştım. Şuanda pazaryeri , yeniköy ve kurtköy halkının şikayetlerini duydukça ilgililerin ne kadar duyarsız olduklarını gördüm.

O yazımda alınması gereken tedbirler neler olabilir demiştim. Aynen tekrarlıyorum. İlgililerden ilgi bekliyorum.

Alınması gereken tedbirler neler olabilir? :

1-Yazımın başında bahsttiğim, Devlet Su İşleri Bilecik Şubesi açıldı. Müdürü olmayan , 3 memeuruyla yetkisiz bir şube. Bilecik ne çekiyorsa bağlı olduğu  Bölge Müdürlüklerinden çekiyor. Üretici DSİ ´ nin ilimiz Şubesine şikayetlerini yapsın bakalım derdine deva olabilecekler mi? böyle bir şube  açılsa ne olur , açılmasa ne olur? Açıldıysa, işler hale getirilmeli.

2- İlimizde genelde barajlar ihtiyatlı kullanıldığında sulamaya yetecek durumda. Kanallara  Mayıs ayından itibaren su verilmeye başlanır. Su verilmeden tedbir alınmazsa işte kuraklık  o zaman başlar. Bilgisizce kanallara su verildiğinde havasını atamayan kanallarda; borular patlıyor , sular boşa akıyor ,heba oluyor, ekili araziler zarar görüyor, ekilecek araziler geç tava  geldiğinden geç ekiliyor.Günlerce böyle su  aktığı oluyor. Kurulan kooperatifler , Birlikler güçsüz olduğundan yaptıramıyor. Köylerde genç nüfus azaldı. Kazma kürekle çalışacak, arızayı giderme imkanı zor, açılsa bile tamir edecek usta yok.

3-Valilik acilen sulama kanalı olan barajları tespit ettirmeli geçen yıldan patlak olan alanlar derhal yaptırılmalı.DSİ´nin açılan şubesi yetkili hale getirilmeli; en az iki kepçe ve usta bulundurulmalı , arıza şikayetleri en seri şekilde giderilmeli. Barajlarla ilgilenen  köylerdeki yetkililer patlak olduğunda vanaların nasıl kapatılacağı öğretilmeli. DSİ şubesi bahsettiğim şekilde çalıştırılamayacaksa İl Özel İdaresi bu işi üstlenmeli.

4-İl Gıda  ve Hayvancılık İl Müdürlüğü sulama hususunda üreticileri eğitmeli. Hububat hasatı sırasında biçerdöğerler denetlendiği gibi sulama yapılan arazilere İl Müdürlüğü uzman elemanlarını göndermeli üreticinin fazla sulamasını önlemeli. Kooperatif ve Birlik yetkililerinin yanında olmalı, söz dinlemeyen üyelerine yaptırım uygulanması sırasında yanında olmalı.

 Tarımla ilgili İl Gıda ve hayvancılık İl Müdürlüğü, DSİ şubesi ve İl Özel İdaresi Genel sekreterliği bünyesinde Tarımla ilgili şube müdürlüğü var. İddia ediyorum  bu resmi kurumların hiç birinin şuan sulama kanallarından üreticinin çektiği sıkıntıdan haberi yok.

İlimizde 1 Vali, 5 Vali yardımcısı var, Tarım il müdürlüğü bir vali yardımcısına bağlı acaba bu vali yardımcısı arkadaş şimdiye kadar masasını bırakıp üreticinin yanına gitti mi?

Benim bu yakınmalarımdan sonra birisi kalkıp "Sen resmi kurumlardan dert yanıyorsunda çiftçinin kuruluşu Ziraat odası neden üyesinin şikayetini gündeme taşımıyor" diyebilir. 

Bu söze ben sadece sende haklısın demekten başka ne diyebilirim ki!

Bu yazı toplam 1306 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
ŞADİ ERDAL Arşivi
SON YAZILAR