TÜRKLERDE HARP SANATI 6
Değerli okuyucularım Türk askerlik sanatında yer alan hususları yazmaya devam ediyoruz. Kıta komutanlığı sonrasında yer alan ikinci sıradaki husus “MÜTEHASSISLAR VE KURMAYLAR”dır. Günümüz yönetim biliminde de önemli bir yere sahip olan kurmay kademesi başarı için son derece kritik bir husustur. Yönetim kademesinde en tepede yer alan yöneticinin iki alt birimi bulunur. Birincisi bizzat işi yapan, fonksiyonel yönetim kademesidir. Yani günümüz işletme yönetimi ile örneklendirirsek en üstte genel müdür/CEO bulunur. Ona bağlı olarak iki yapı işlerin sürekli, sağlıklı, başarılı bir şekilde yürütülmesini sağlar. Birinci yapı, finans, insan kaynakları, pazarlama, üretim, ARGE vb. birim yöneticilerinden oluşur. İşletmenin varlığının sürdürebilmesi için bu birimler ve sorumlu yöneticileri işleri eksiksiz bir şekilde yapmalıdırlar. Eğer bu yöneticilerin herhangi biri başarısız olursa işletme de başarısız olur. İşi bizzat yapan bu kademenin askeri karşılığı birlik/kıta komutanlarıdır. Barışta birliklerin harbe hazırlık (eğitim, donatım vb.) seviyesini koruyup yükseltirken savaşta da bizzat birliklerini sevk ve idare ederler.
İkinci birim ise bizzat işi yapmayan, işin başında olmayan ancak yöneticinin/komutanın işini doğru yapması, doğru karar vermesi için onun danıştığı uzman kişilerdir. Kurmay birim olarak adlandırılan bu birim aynı zamanda diğer yöneticiler/birlik komutanlarına da danışmanlık yaparlar. Bu birimdeki uzmanların birlikler üzerinde emir komuta yetki ve sorumlulukları yoktur. Tek sorumlulukları komutana karşıdır. Kısa açıklamadan sonra kaynağımıza dönersek ana başlığın altında önce “Teklifler” sonra da “Kurmay Subaylarının Vasıfları” anlatılmaktadır. İlk önce “Teklifler” bölümünü aktaralım.
- Komutan; kendi mütehassıs ve kurmaylarından kuvvetli ve şiddetli reyleri almalıdır. Bunun için maiyetine itimat etmelidir. Bu hususta İslam olmayan mütehassısların da fikirlerinden istifade edilmelidir. Dost ve iyilik isteyen birisinin fenne uygun söylediği sözlerini dinlemek de faydalıdır.
- İstişare (danışma) ve teklifler olmaksızın her şeyi dikine ve oluruna yapmak istemek sureti ile yapılmak istenen işlerin sonu nadiren iyi çıkar.
- Gerek kurmayların gerek mütehassısların çok ketum ve inanılır kimseler olması şarttır. Bunların fikirleri alınıyor diye öğünmemeleri ve komutanlarının kendilerine karşı olan itimadından bir menfaat aramamaları lâzımdır.
Değerlendirme: Komutanların her konuya ve bilgiye hâkim olmaları söz konusu değildir. Komutanlar bu konuyu kurmay, uzman danışmalar ekibi ile aşabilirler.
Kurmay ve mütehassısların tekliflerinin hedefi:
- Yapılması istenilen işte faydalı ve mahzurlu şıklarını gösterecek, en iyisinin yapılmasındaki hesapları ve nihayet bu işteki (fikir birliğini) husule getirecek şekilde olmalıdır. Gerek komutanlar gerek mütehassıs ve kurmaylar kat'iyyen tekliflerinde ve meşveretlerinde (grup içinde fikir alışverişinde bulunma ve karar verme süreçleri) mütereddit (bir türlü karar veremeyen, kararsız, tereddütlü) olmamalı. Tereddüt, düşman lehine dönüm noktası doğuracağı gibi vaziyete bir çare bulmaktan âciz kaldıkları andan itibaren de hastalık daha ziyade büyüyecektir. Bu sebeplerle fikir birliği kat'î olmalıdır.
- Söz söylemiş olmak için mütalaa yürütmek veya komutanın hatırı için bazı hakikatleri gizlemek caiz değildir. Düşünülen şey intizamsız, şahsiyattan ari ve vicdanın ve zekânın ilham ettiği muhakemeye dayanarak mahzurları saklamadan söylemek icap eder.
Değerlendirme: Günümüz yönetim bilimi ile ifade edersek kurmay ve danışma ekibi evet efendimci yani yöneticinin her söylediğini onaylayan değil onun doğru karar vermesini sağlayacak her bilgiyi iletip söyleyecek yetenekte olmalıdırlar.
- Husus ile teklif zamanlarında açık ifadeleri ile pürüzsüz, muhakeme ile dimağın ayıkladığı güzel ve doğru sözleri serbestçe söylemelidirler. Bunun için kurmaylar ve mütehassıslar yüksek düşünceli ve keskin anlayışlı bir insan olmak vasıflarını kazanmış olmalıdırlar.
- Yapılmağa karar verilen işler için o işin nasıl yapılacağı mes'elesi kalır. Bu hususta icraya taallûk eden şeylerde mütehassısların reyleri ile tatbik sahasına dökülür.
- Bilgilerini saklayarak ve haktan görünerek hakikate aykırı fikir yürütenler, kendilerine ve menfaatlerine uygun gördükleri şeyi müdafaa edenler faydalı bir mütehassıs ve kurmay heyetinin mensubu olamazlar.
Şimdi de kaynakta teklif kısmı sonrası yer alan “Kurmay Subaylarının Vasıfları”nı aktaralım. Bir kurmay subayının başlıca vasıfları şunlar olmalıdır:
1. Hak ve hakikate tapmalıdır.
2. Tama ve menfaati uğurunda vicdanını satmamalıdır.
3. Komutanına karşı sadakatle beraber sevgisi olmalı.
4. Bu sevgi bir karşılığa bedel olmamalı, fikrini alacak zata karşı varlığını feda edercesine bağlı bulunmalı, bu bağ da temiz ve riyasız olmalıdır.
5. Danışılan sırları gizli tutmalı yani ketum olmalı.
6. Fikirlerinden istifade ediliyor diye gurur duymamalı, böylelerine ancak mağrur ve ahmak denilir.
7. Komutanının yakınlığına ve mahremiyetine hulûl ettiği (bütünleşmek dahil olmak) ve fikri alındığı için şımarmamalı ve komutanının kendisine minnettar olduğu zehabını (bir fikir veya düşünceye uyma, sâhip olma; sanma, öyle zannetme, zan) taşımamalı.
8. Komutanı herhangi bir arızaya uğrayıp çekilse onun sırlarını ifşa etmemeli; mevki ve menfaat kapmak kaygısı ile buna yeltenenlere umduğunu bulmayan hain derler.
9. Kendisinden sorulan veya teklif edeceği işlerde vukuf sahibi bulunmalıdır.
10. Bu vasıfları tamamı ile haiz olmakla asırların doğurduğu yetişmiş insanlar sırasına girmelidir.
11. Кat'iyyen tereddüt sahibi olmamalı ve bu gibi fikirleri müşevveş “bulanık, karışık” insanlardan kendilerine tereddüt geçebilmesine müsait bulunmamalıdırlar.
- Mütereddit (tereddüt, ikilem) ve çare bulmaktan âciz müşavir ve kurmaylar, vukua gelebilecek karışık vaziyetlerde hastalığı büyütmekten başka bir işe yaramazlar.
Değerlendirme: Kurmay ve danışma ekibi komutanın gözü, kulağı, beyninin bir kısmıdır. Komutanın barışta birliğini iyi bir şekilde yönetebilmesi, savaşta da zaferi kazandıracak doğru kararlar verebilmesi için bu kapsamlı ekibe ihtiyacı vardır. Kurmay ve danışma ekibinin öncelikle yüksek ahlaki niteliklere ve güncel, doğru bilgilere sahip olması gereklidir. Dikkat edilirse kitapta yer alan 11 maddenin 8 maddesi ahlaki vasıflar, kalan 3 madde de yönetsel yaklaşımlar ile ilgilidir.
Değerli okuyucularım konuya kaldığımız yerden devam edeceğiz. Saygılarımla…..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.